- Kategori
- Haber
Çözüme bak çözüme
fotoğraf milliyet gazetesindendir
“KÜRTLERLE KARADENİZLİLER YER DEĞİŞTİRSİNLER
1961'de askerler Kürt sorununa çözüm üretmek üzere bir "Doğu Grubu" oluşturdu. Bu grup, bir "Doğu Raporu" hazırladı. Yıllar sonra, o koalisyonun Çalışma Bakanı Bülent Ecevit'in arşivinde bulunacak bu belgedeki "yapılacaklar listesi"nde göç önerisi vardı: "Bölgenin, kendilerini Kürt sananlar lehindeki nüfus strüktürünü Türk lehine çevirmek için, Karadeniz sahillerindeki fazla nüfusla, memleket dışından gelen Türkleri bu bölgeye yerleştirmek, kendilerini Kürt sananları bölge dışına hicrete teşvik etmek...(MİLLİYET 22.01.08)”
İlginç bir haber. Yıllar öncesinde devleti yönetenlerin planları ve düşünceleri. Devleti yönetmek isterken, geleceği bozma girişimleri. Bir Ermeni tehciri nedeniyle Türkiye’nin haksız suçlanışlarına karşı yeni eklemeler yapabilecek düşünceler. Bunların hepsi bir şekilde devletin başına geçenlerin kendilerini akıllı sanmalarından kaynaklanan sorumsuzluklar bana göre. Bu durumu hala yaşıyoruz. Makamların beyin kazandırdığını sanıyoruz. Gücü beyninden değil de makamından alan ne kadar insan varsa çevremizde ahkam kesiyor.
Benim uzmanlık alanım olan kalite yönetim sistemlerinin en önemli tespitlerinden biri şudur “bir işletmede bir hata varsa bunun sebebi yüzde doksandokuz ihtimalle yönetime aittir, başka bir deyişle, hata üzerinde yönetimin payı yüzde dosandokuzdur” hal böyle olunca benim gibi düşünenler vatandaşa hiç kabahat bulmaz. Türkiye’nin 85 yyıllık cumhuriyet tarihini inceleyin, karışıklık dönemlerine bakın ve o sırada ülkeyi yönetenlerin beyanatlarını okuyun, karışıklığın kaynağını şıp diye bulacaksınız.
Ben şöyle diyorum, Kürt vatandaşlarımızı başka yerlere nakil etmek yerine, Cumhuriyet’in kurulduğu günden bu yana ve en son Özal zamanında eski Osmanlı topraklarından Anadolu’ya göç edenleri doğu ve güneydoğuya yerleştirsek ne olurdu? Bunu yapmayıp insanları zorla topraklarından başka yere göndermenin ne gereği var? Benim söylediğim insanlar zaten bir şekilde yerlerini yurtlarını terk edip ülkemize sığınmış insanlar, onları nereye yerleştirirsek ülkeye sadakati değişmeyecek. Benim dedem Selanik’ten mübadelede gelmiş ve Sivas’a yerleştirilmiş. Gürün’de çok fala “muhacir” vardır o nedenle.