Cumhurbaşkanlığı seçimi, Adaylar ve Partiler

Ülkemiz tarihinde bir ilk daha yaşanacak. Cumhurbaşkanını halk seçecek. Ancak hemen belirtelim bu seçimde her ne kadar halk seçecek dense de adayları siyasi parti liderleri gösterdiği için bu seçim gerçek demokrasiyi yansıtmayacak. Halk sadece kendisine dayatılan ve ‘sadece bunlar arasından seçebilirsin’ denilen adaylara oy verebilecek. Gerçek demokratik bir seçimde adaylığa uygun kişiler hiç olmazsa ilk turda kendi isteğiyle aday olabilmeliydi. Ancak ikinci turda aday sayısı ikiye indirilmeliydi. Bu olmadı.

Şimdi görünen; İlk turda üç adayla seçime gidileceğidir. Siyasi partilerden AKP, muhtemel ki bugün, başbakan Recep Tayip Erdoğan’ı aday gösterecek  CHP ve MHP nin  bir çok kurum, kuruluş ve sivil toplum örgütleri ile görüştükten sonra ortaya koydukları çatı adayı  Ekmeleddin İhsanoğlu ve daha çok Kürt kökenli vatandaşlarımızı temsil eden partilerin adayı Selahattin Demirtaş ise daha önce açıklanan adaylar oldu.

Bir adayın, cumhurbaşkanı seçilebilmesi için ilk turda geçerli oyların % 51 ini alması (yaklaşık 23 milyon oy )gerekiyor. İlk turda bu rakama ulaşılamazsa ikinci turda en çok oy alan iki aday yarışacak.

Son seçimler baz alındığında ilk turda bu oy oranına ulaşmak zor. Ancak başbakan aday olduğu halde seçim kampanyası boyunca görevinden ayrılmaz ve devlet olanaklarını kullanarak seçimi yürütecek olursa, elbette ki diğer adaylara göre birkaç adım önde yarışa başlamış olur. 

Son seçimlerde AKP 20. 5 milyon oy alırken, CHP 12. 5 milyon, MHP 6. 9 milyon, BDP ve HDP toplam 2.75 milyon ve Saadet Partisi 1. 0 milyon oy almıştır. Diğer partilerin toplam oyu sonucu etkileyecek büyüklükte değildir.

Bütün bu oy oranlarının adaylara göre dağılımına bakarsak iktidar ve muhalefet adayının eşit oy oranlarına ulaşacağını, ancak ilk turda seçimi almaya yetmeyeceğini söylemek mümkün. Burada Selahattin Demirtaş ilk turda partilerinin toplam oyunu ve gücünü öğrenmiş olacak ve muhtemel ki ikinci turdaki adaylar arasında yer alamayacak.

İşte, ikinci turda en kritik nokta burası; BDP ve HDP ikinci turda seçimlerin kilit partisi olacak ve hangi adayı desteklemek isteyecekse o yönde kendi yandaşları için büyük tavizler isteyecek. 

Böyle bir durumda taviz vermek bana göre seçim rüşveti olur ve ceza gerektirir.

Dileriz ilgili kişiler, bu seçimlerde ülkeye zarar verecek her türlü oluşumu bertaraf etmek için gereken tedbirleri almıştır. 

Dileriz şaibesiz temiz bir seçim olur.

Unutmayınız; Söz konusu vatansa gerisi teferruattır.