- Kategori
- Haber
Darıca hayvanat bahçesine gezi

Pazar günü havanın da güzel olmasından yararlanarak uzun zamandan beri ziyaret etmeyi düşündüğümüz Darıca Hayvanat Bahçesini ailecek ziyaret ettik. En son gidişimin üzerine epey bir zaman geçmişti. Ama bu haberin konusu asıl olarak ailecek yaptığımız gezi değil. Konumuz bu güzide yerin gelecekte de gezilebilmesi için neler yapılması ya da yapılmadığı üstüne. Belki bilenleriniz vardır: burası özel sektöre ait ve dolayısıyla da işletmesiyle ilgili giderler kısıtlı gelirlerle sağlanmakta. Çeşitli kişiler de buranın idamesi için destekte bulunuyorlar. Hatta bir özel okulun ilköğretim öğrencileri de bazı hayvanların bakımlarının bir kısmını sağlamaya çalışıyorlar. Girişe asılan gelir gider tablosunu incelediğimde günlük zararın azımsanamayacak miktarda olduğunu gördüm. Bu da beni açıkçası bu muhteşem yerin geleceği konusunda endişelenmeme sebep oldu.
Herşeyden önce buraya daha önce gitmemiş olanların bir haftasonunu sadece 15 YTL ödeyerek ziyaret etmelerini ve özellikle çocukların nasıl zevk aldıklarını hatta büyüklerin de en az çocuklar kadar eğlendiklerini kendi gözlerinizle görmenizi tavsiye ederim. Peki ne yapılmalı? Gerçi bazıları önce insanlar için ne yapabiliriz diye sorabilirler ama bence insanın ruhsal sağlığının gelişmesinde hayvanların da rolü unutulmamalı.
Beni en çok üzen sivil toplum kuruluşlarından hiçbirinin bir katkılarının olmadığını görmek. En azından hayvan severler veya hayvan hakları gibi derneklerin bu girişimde bir şekilde yer almaları gerekmekte. Eğer varsa da katkıda bulunanlar listesinde gözükmüyorlar. İstanbul Üniversitesinin Veterinerlik Fakültesinin de bu bağlamda katkılarının olması gerektiğini düşünüyorum. Ayrıca devletin özellikle de Büyük Şehir Belediyesinin işletme giderlerine ciddi desteklerinin olması da bu güzel yerin geleceği konusunda ümitlenmemizi sağlayabilir. Çünkü belediyenin hayvanlar için yapması gereken sadece sokaktaki başıboş hayvanları toplayıp onları kısırlaştırmak ya da son derece bakımsız ve de sağlıksız koşulların olduğu barınaklara tıkmak değil.
Çocuklarımızın sadece televizyonlarda ya da ansiklopedilerde gördükleri/görebilecekleri hayvanları daha yakından inceleyip, hayvanların doğal ortamlarına yakın şartlarda ve oldukça sağlıklı koşulların sağlandığı bu tip yerlerin sayısının artması dileğiyle.
resim www.netevren.com dan alınmıştır.
Herşeyden önce buraya daha önce gitmemiş olanların bir haftasonunu sadece 15 YTL ödeyerek ziyaret etmelerini ve özellikle çocukların nasıl zevk aldıklarını hatta büyüklerin de en az çocuklar kadar eğlendiklerini kendi gözlerinizle görmenizi tavsiye ederim. Peki ne yapılmalı? Gerçi bazıları önce insanlar için ne yapabiliriz diye sorabilirler ama bence insanın ruhsal sağlığının gelişmesinde hayvanların da rolü unutulmamalı.
Beni en çok üzen sivil toplum kuruluşlarından hiçbirinin bir katkılarının olmadığını görmek. En azından hayvan severler veya hayvan hakları gibi derneklerin bu girişimde bir şekilde yer almaları gerekmekte. Eğer varsa da katkıda bulunanlar listesinde gözükmüyorlar. İstanbul Üniversitesinin Veterinerlik Fakültesinin de bu bağlamda katkılarının olması gerektiğini düşünüyorum. Ayrıca devletin özellikle de Büyük Şehir Belediyesinin işletme giderlerine ciddi desteklerinin olması da bu güzel yerin geleceği konusunda ümitlenmemizi sağlayabilir. Çünkü belediyenin hayvanlar için yapması gereken sadece sokaktaki başıboş hayvanları toplayıp onları kısırlaştırmak ya da son derece bakımsız ve de sağlıksız koşulların olduğu barınaklara tıkmak değil.
Çocuklarımızın sadece televizyonlarda ya da ansiklopedilerde gördükleri/görebilecekleri hayvanları daha yakından inceleyip, hayvanların doğal ortamlarına yakın şartlarda ve oldukça sağlıklı koşulların sağlandığı bu tip yerlerin sayısının artması dileğiyle.
resim www.netevren.com dan alınmıştır.