Değer mi ?

Şöyle bir düşünün.. Yaşadığınız süre içinde adeta bir karar makinasına benzediğinizi göreceksiniz.İnsan olmanın bir gereği nerdeyse.. Nasıl mı ya da size çok abartılı bir tanım gibi mi geldi.. O zaman çok sıradan bir gününüzü hayal edin hemen. Sabah uyandığınız andan itibaren o gün ne giyeceğiniz, güne bir kahveyle mi başlayacağınız, yola çıktığınızda arabanızı kullanırken süratiniz, döneceğiniz sapaktan tutunda, işyerinde verilen onca karar, öğle yemeğinde ne yiyeceğinize, akşamı nasıl geçireceğinize kadar binlerce önemli veya önemsiz kararın altına imza attığınızı göreceksiniz..

Ancak insan doğası gereği, çoğu davranışını öğrenilmiş davranış modelinde, sürekli, düşünmeden, sorgulamadan adeta otomatik veya refleksif bir biçimde tekrar ettiği için, bir karar makinası olduğunun farkına varmıyor.. Bu bize doğanın bir armağanı .. Düşünsenize gün içinde öğrenilmiş, alışkanlık haline getirdiğimiz davranış modellerimiz olmasa, hergün herşeyi yeniden yeniden öğrenmek zorunda kalırdık. Ve her konuda en basitinden en ciddisine kadar sürekli binlerce karar vermek zorunda kalmaktan yaşam çekilmeyecek derecede yorucu, sıkıcı bir yere dönüşürdü..

Tabiki hayat dinamik, değişken yapısı gereği, bu doğrulanmış kararlar üzerinden şekillendirdiğimiz alışkanlık haline dönüşmüş davranış modelleri üzerinden yürümüyor her zaman.. İnsan bazı yerlerde, hayatın ''karar ver'' dayatmasıyla karşılaşabiliyor. Kendimizi dengede, güvenli hissettiğimiz, rutin davranış modelleri dışında kalan, bizi yeni kararlar almaya zorlayan yerler bunlar... hastalık, doğum, ölüm, boşanma, evlilik, ayrılık vb vb..

İnsan, bazen beklenmedik, bazen öngörülebilen, bazen üzücü, bazen sevinçli kısacası çok değişik duyguları barındırabilen bu noktalarda karar aşamasında zorlansada, şunu farkediyor ki yaşam sürecinde sayısız önemli ya da önemsiz kararın altına, farkında olarak ya da olmayarak imza atmış.. adeta bir kararlar, tercihler bütünü insan ... İnsan olmanın kaçınılmaz bir gereği bu durum..

Peki insan kararlarını verirken, tercihlerini yaparken neyi baz alıyor? Hangi soru belirleyici?

Doğası gereği insan yaşamı süresince kendi varlığını merkeze alarak yaşar. Kaçınılmaz olarak da tercihlerinde, kararlarında, varlığının gereken özeni, ilgiyi, değeri görmesini gözetir. İşte bu noktada değer duygusu insanın varlığı için vazgeçilmezdir. Verilecek kararlar veya verilmiş kararların sonuçlarını yaşarken daima şu ses yankılanır yüreğinde, beyninde.. DEĞER Mİ... DEĞER MİYDİ... Ve çoğu zaman bu sorulara verilen yanıtlardır.. insanı, varlığını anlamlı kılan...

''Değer'' ve ''değerdi'' lerin bol olacağı bir yaşam hepimizin istediği.. Ancak her artının içinde bir eksi, her eksininse bir artı barındırdığı, bardakta illa ki bir dolu kısım kadar boş bir yerinde bulunduğu, böyle bir hayatta, eğer ki kişi;dolu mu boş mu dan önce bardağı görmeyi, olaylara, yaşama bütününden bakmayı becerebilirse, yaşanan en kötü olayların dahi uzun vadede kimliğine kattıklarını farkedebilirse, göreceksiniz ki ''değmezdi'' diye bir yanıt yok, hiçbir kararda..