Denizli bir sıçrar, iki sıçrar...

İstatistikler yanılmadı. Konya evinde, Beşiktaş deplasmanda kazanamadı yine.

Çekirge bu kez sıçrayamadı.

Ertuğrul Sağlam’ı beğenmeyen yönetimin takımın başına getirdiği Mustafa Denizli’nin demode futboluyla son 6 lig maçından üçünü kaybeden Beşiktaş, diğer üçünü de vasatı aşmayan oyunu ile 1-0’lık skorlarla kazanabilmişti. Her maçtan sonra, önemli olanın üç puan olduğu bazen kötü oynayarak ta 3 puan alınabileceği ifade ediliyordu Beşiktaş kanadında. Ama her zaman kötü oynayarak kazanılamayacağı görülmüş oldu. Beşiktaş’ın acilen toparlanması ve daha iyi futbol oynaması gerekiyor.

Henüz bir sistemin bile oturmadığı takımda her hafta farklı bir onbir izliyoruz. Daha geçen hafta benzer özellikteki Antalyaspor karşısına Bobo-Holosko ikilisini yedek kulübesine çekip Nobre’yi tek forvet oynatan Denizli bu hafta tam tersini yapıp Bobo’yla Holosko’yu oynatıp Nobre’yi yanında oturttu. Belki iki karar da yanlıştı. Ama doğruyu hep ikinci yarılarda, son 15-20 dakikada bulmak ta maçı kazanmaya yetmiyor demek ki.

Bal yapmayan arı görünümündeki orta sahanın da daha aktif ve çalışkan olması gerekiyor. Yusuf, Beşiktaş’a ağabeylik yapsın diye alınmadı. Bu futboluyla ancak Delgado sakatlanınca forma giyebilir.

Tello da geçen hafta attığı golün üstüne yatmış bir halde balayına devam eder bir haldeydi bugün.

Ne olursa olsun, koşan ve mücadele eden bir Serdar Özkan mutlaka oynatılmalıdır.

Mustafa Denizli bir an önce takımı derleyip toplamalı ve şampiyonluk yarışından kopmamalıdır. Bunun için de hem fizik anlamda takım şarj edilmeli hem de futbolun 3-5-2’si 4-4-2’si neyse o oynanmalıdır. Maç daha sahaya çıkmadan kazanılmalıdır bazen. Ya da en azından buna inanılmalı…