Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Mayıs '14

 
Kategori
Öykü
 

Didim'de aşk başkadır

Didim'de aşk başkadır
 

DİDİM'DE AŞK BAŞKADIR


Didim, altın bir sezona daha girmişti. Sahilden denize esen ılık rüzgar, dalgasız dümdüz ve masmavi deniz, ağaçlarda koro halinde adeta şarkı söyleyen cırcır böcekleri, tertemiz, upuzun kumsallar…

Serhat, bu yaz yine dayısının evlerine gelmişti. Bir-iki ay tatili Didim’de geçirecekti. Didim… Filozoflar beldesi, cennetin bir köşesi, tarih ve doğanın konuştuğu yer… Liseyi bitirdiği gibi damlardı Didim’e Serhat…

Tatilini geçirirken bir sürpriz meydana geldi. Oturdukları sahil evine dayısının ahbapları da gelmişti. Cevriye, annesi ve babası…

Serhat, yeni konuklarından annesi ve babasıyla hemen samimi oluvermişti ancak Cevriye kendisine çok soğuk davranıyordu. Sorularına tam cevaplar vermiyor, adeta arkadaş olmak istemiyor, hele hele onunla denize girmeyi hiç istemiyordu. Anne ve babası arkadaş olmalarını teşvik etmelerine rağmen o sıkıntılı duruyor, sanki başka bir diyarda yaşıyormuş gibi davranıyordu.

Yaz günleri bu şekilde geçerken bir ara Serhat kendisinin bir sevgilisi olduğunu ve onu çok sevdiğini söyleyince durum değişiverdi. Hiç konuşmayan Cevriye’ye adeta bir güven geldi, o da kendisinin sevdiği bir oğlan olduğunu söyleyiverdi.. İki genç ayrı sevgililere sahipti. Ortak noktaları ortaya çıkmıştı…

Birbirlerine sevgililerini anlatmaya başladılar. Nerede tanıştıklarını, fiziki yapılarını, ruh dünyalarını, hangi şehirlerde oturduklarını büyük bir istekle anlatıyorlar ve birbirlerinin maceralarını büyük bir merakla dinliyorlardı.

Cevriye, bu oğlanın bir sevgilisi var bana asılmaz nasıl olsa, Serhat da bu kızın sevdiği oğlan var benim üzerime düşmez diye düşünüp stressiz, güven içerisinde, gayet bir doğal bir şekilde arkadaşlık oluşturmuşlar ve birbirleriyle çok samimi olmaya başlamışlardı…

Artık beraber denize bile giriyorlar, arasıra geceleri diskoya bile gidip dans ediyorlardı. Evdekiler bu değişikliğe şaşırmışlardı. Önceleri hiç konuşmayan iki gencin samimi birer arkadaş olarak gezip tozmaları enteresan bir olaydı… Bu gençlerin tutumları hakikaten tuhaftı.

Ancak her yazın bir sonu vardı ve Didim’de de sonbahar rüzgarları esmeye, ağaçların yaprakları dökülmeye, okul zamanı gelmeye başlamıştı.

Tatilin son günü gelip çattığında, iki arkadaş birbirlerine şans dilediler. Mutluluklar temenni ettiler ve hoşça kal dediler...

Hayat boyu bir daha hiç karşılaşmadılar.
 

 
Toplam blog
: 137
: 158
Kayıt tarihi
: 09.03.14
 
 

1958 yılında Söke'de doğdum. Esnaf çocuğu olarak ilk, orta ve lise eğitimimi Aydın ili Söke ilçes..