Dikkatli olmak zorundaysak bu bizim değil yaşadığımız ortamın suçu

İnsana yaşarken/dünyada, dikkat etmesi gerektiği şeklinde bir görev verilmemiştir; fıtraten de böyle bir gerekliliği yoktur.

Tehlikelerle dolu bir dünyada yaşadığımız doğrudur ama herhalde bu tehlikelere elde mızrak karşı koyacak değiliz, Mars’a giden bilimimiz var.

Yani herhangi biz zamanda, herhangi bir yerde dikkatli olmanız gerekiyorsa suç sizde değil ortamı güvenli hale getirmeyen yönetimdedir.

Benim bu ülkede korkmam bile mantıksız; korkuyorsam, sokağa çıkamıyorsam birileri görevini yapmıyor demektir.

Dünya düzeninde insanlar kendilerine dikkat etmezler; kim çıkardı bunu ya, huzurlu ve mutlu yaşaman için birileri dikkat edecek. Yapamıyorsan bırak git Kerim Korkut yapar. Şu rezilliğe bak, ben kendimi koruyacakmışım!

Dünya düzeninde insanlar/vatandaşlar kendilerine dikkat etmeseler/dikkatli olmasalar bile başlarına bir şey gelmemesi gerekir; kurulu düzenler onlara bu güvenceyi verir.

Ben hiçbir korku ve endişe duymadan ülkemin sokaklarında gezebilmeli, istediğim zaman istediğim yere gidip gelebilmeliyim. Birisi diyor ki çocuklarınıza sahip çıkın. Ben niye sahip çıkacağım, sen çıkacaksın;  bir milyon asker polis benim emrimde mi? Haklarının ne olduğunu bilmeyenleri yönetmek ne kolay değil mi?

Tamam, ben kapımı kilitlerim de unutsam da bir şey olmaması lazım, güvenli bir ülkede yaşıyorum değil mi? Kendi hataları bile olsa başlarına gelenlerden insanlar sorumlu tutulamazlar. Bir ülkede her türlü güvenlikten devlet sorumludur. İkide bir ileri demokrasi deyip duranlar okusun.