Doğru bildiğimiz yanlışlar (2)

Kadir Gecesi mi, Kader gecesi mi?

Bizler, Ramazan ayının 27. Gecesi olarak kabul ettiğimiz ve Kuran-i Kerim’in ilk ayetlerinin (Alak Süresinin ilk 5 ayeti) Cebrail (a.s) tarafından peygamber efendimize vahi edildiği o mübarek geceye “Kadir Gecesi” diyoruz.

Arapçada kadir’in anlamı, Türkçe'de olduğu gibi;

- İsim : Değer, Kıymet, İtibar

- Sıfat : Güçlü, Erkli, gücü yeter.

Kimse kusura bakmasın ama “Kadir”i o mübarek geceye yukarıdaki hiçbir anlama bağlayamadım çünkü o gecenin anlamı kullandığımız bu isim ile bağdaşmıyor. Ya biz Kadir’i başka anlıyoruz veya birileri bunu Arapça'dan Türkçe'ye çevirirken yanlış çevirmiş ve o günden beri hiç kimse bu hatayı düzeltme ihtiyacı duymamıştır.

Burada daha ilginç olansa Diyanet İşleri başkanlığının İnternet sitesinde “Kader Suresi”nin “Kadir suresi” olarak kayda geçmesi ve Arapça ile bağdaşmayan farklı bir tefsir ile izahatının yapılmasıdır. Hatta bugüne kadar da o makamda bulunan hiç kimse bu hatayı ya fark etmemiş ya da içine bu haliyle sindirmiştir.

Ben sindiremedim.

Bu ilahi gecenin Arapça'da adı “Kader Gecesi”dir.

Neden Kadir değil de Kader gecesi;

Çünkü İslam âlimlerince; O mübarek gecede Allah Teâlâ, insanlığın gelecek bir yılı boyunca kaderini (yazgı) yazdığı an olarak kabul görmüştür. Bu nedenle de o gece ibadetin bin ay ibadetten daha hayırlı olduğu Kuran-i Kerim’de buyrulmuştur (Kader süresi).

Cebrail (a.s)ve beraberindeki melekler, o gecenin akşamında (Gün batımı) yeryüzüne iner, sonraki sabahın ilk ışıklarına kadar gelecek bir yıl içerisinde (Bir sonraki Kader gecesine dek) insanların kaderlerini; “Doğacaklar, ölecekler, kimin bahtı kara, kimin ak, kim şanslı, kim şanssız olacağına dair”, Allah Teâlâ tarafından belirlenen taksimatları yaparlar.

Kısacası her bireyin bir sonraki yılda yaşayacağı olayların tümü o gece yazılır ve bu nedenle o geceye “Kader gecesi” denir.

Bunun aksini düşünen varsa buyursun tartışalım.

Esen Kalın.