Dostlarla buluştuk bugün!

Sema Hanım’ın tertip ettiği toplantılar nedense güzel oluyor!

Bu lafı derken yemin ederim laf oyunu yapmadım!

Yani şimdi Sema Hanım var; Ayşen Hanım, Meral Hanım, Feyzan Hanım, Esma Hanım, Şükran Hanım, Hatice Hanım, Belgin Hanım varlar! Güzeller geçidi ya!

Ömer Baba ile ben olmasak ve sahnede Muazzez Abacı olsa tipik bir hanımlar matinesi diyebilirdiniz!

Toplantımızın sinerjik bir konusu yoktu! Her zaman olduğu gibi hanımlar ilk yarım saatte kedilerinden bahsettiler!

Sürenin sonundaki kanaatim, Hatice Hanımın kedisinin diğer kedilere oranla daha fazla reyting yaptığıydı!

Bir ara Ayfer Hanımın kedisi Osman’ı gündeme getirdiysem de ilgi görmedi! Israr da etmedim!

Lodosu da konuştuk! Hemen karşımızdaki Kız Kulesinin bu lodosta nasıl sallanmadığı konusunda kafa yorduk!

Toplantımıza ilk defa iştirak eden Belgin Hanımın İskenderunlu çıkması askerlik hatıralarımı anlatmama vesile oldu!

Kim demiş hanımlar askerlik hatıraları dinlemez diye? Severek dinlediler!

 Hatta hepsi “Ah erkek olmalıymışız!” diyerek üzüldüler!

Bu kez kimsenin dedikodusunu yapmadık! Sema Hanım “ üç aylara girdik; lütfen dedikodu yapmayalım arkadaşlar!” dediğinde kimse itiraz etmedi!