DSP'nin yeniden umut olabilmesi için...

Bilindiği gibi DSP halkın özlemlerinden doğmuş bir partidir.

Bu özlemleri tekrar canlandırmak ve DSP’yi iktidara taşımak için öncelikle her partilinin görüş ve düşüncelerine büyük önem verilmelidir.

DSP seçmenle, bu partiye gönül vermiş, demokratik sol, laik ve cumhuriyetçi insanlarla barışmak istiyorsa bir dizi eylemi acilen gerçekleştirmek zorundadır.

Malumunuz Türk siyasetinde hala liderlik olgusu ilk sırada yer alıyor. Halk önce lidere bakıyor ve siyasi yıldız arıyor!

DSP’deki durum ve genel eğilim; Halk ECEVİT ’i bilge kişi olarak, saygın, dürüst lider olarak kalbinde yaşatıyor, yerinin doldurulamayacağı şeklinde.

Bu doğrultuda;

· Sayın ECEVİT’ in şekillendirdiği DSP’nin politikaları, Türk halkının genel yaşam tarzıyla büyük ölçüde örtüşüyor. Bu konu, halka uygun bir dille anlatılmalıdır.

· Partimizin acilen kurumsallaşması, yeni bir yapılanmaya gitmesi ve partililerine sahip çıkan bir parti anlayışına sahip olması gerekmektedir.

· Üye sınırlandırılmasına son verilerek, üyeliğin geniş bir tabana yayılması sağlanmalıdır.

· DSP partinin tabanına, emekçileri taşıyarak üye profilini genişletmeli; böylece sosyal devletin umut rüzgarlarını estirmelidir.

· Tüzük değişikliğine gidilerek, kadın ve gençlik kollarının bir an önce faaliyete geçirilmelidir.

· Parti içi eğitim, araştırma, geliştirme, yayın basınla ilişkiler, sivil toplum kuruluşları ile iş birliği ve dayanışma konularına önem verilmelidir.

· Parti okulunda, yoğun eğitim programları uygulamasını başlatarak, parti yöneticilerinin ve sade partililerin siyasi ideolojileri konusunda, eğitimleri, ekonomik ve sosyal konularda bilinçlendirilmeleri sağlanmalıdır.

· Emeğin Emekçileri olmak, Emeğin en yüce değer olduğu gibi kavramlarla gündem oluşturulmalıdır.

· Parti olarak, daha öncede olduğu gibi, yolsuzluğa, gelir dağılımındaki adaletsizliğe, savaş açmamız gerekir. Devlet ciddiyetini yeniden egemen kılacak bir parti anlayışına sahip olmalıyız.

· Üreticinin sorunları, işçilerimizin çalışma koşulları, esnafımızın, memurumuzun, emeklimizin, iş verenimizin şikayetleri ile ilgilenmemiz ve çözüm yolları aramamız gerekmektedir.

· Bugün için gelinen noktada yapılacak en gerçekçi yol, “ Demokratik Sol Kültür” çerçevesinde değerlendirmeler yaparak, bu kültürde yetişen, gerçek partililere sahip çıkılmalıdır. Konuşan, tartışan bir parti olmamız gerekir. Bu parti için ter dökenler emeğinin karşılığını almalıdır. En büyük eksikliğimiz, partililerimize sahip çıkma konusunda yetersiz kalmamızdır. Bu tavrımızı ve uygulamamızı en kısa sürede değiştirmemiz gerekmektedir. Partilimizin sabrını ölçmek gibi bir lüksümüz olmamalıdır. Tek fikirde “Demokratik Sol düşüncede” birleşmemiz gerekmektedir.

· Parti yönetimi ile şu anda yönetim dışında yer alan partimize büyük hizmetleri ve emeği geçen arkadaşların bir araya gelerek, el birliği ile partimizin halkın yeniden umudu olabilmesi amacıyla projeler üretmesi sağlanmalıdır.

· İl Başkanlarımız örgütün temel taşlarıdır. Partimizi o ilde temsil eden en önemli unsurdur. İl Başkanı tercihinde titiz davranılmalı, yetenekli, gerekli bilgi ve birikime sahip çevresinde saygı duyulan Demokratik Sol kültürü özümsemiş doğrultuda tutarlılığı olan partililerimizden seçilmelidir.

· DSP yönetimi, her şeyden önce parti içinde kıyım yerine “ sevgi, güven ve hoşgörüyü” sergilemelidir.

· Genel Başkan ve yönetim kendisine ve görüşlerine karşı olanlarla diyalog kurmanın yollarını aramak, onların da partinin bireyleri olduğunu hatırlayarak, taşıdığı siyasal sorumluluğu, karşıtlarına da ortak etmeyi düşünmeli, onlara da katkı sunacakları bir ortam hazırlamalıdır. Böylesi bir girişim, partililere, aynı ilkeler uğruna birlikte mücadele etmek mutluluğunu verecek ve partiyi seçmen karşısında mutlaka güçlendirecektir.

Az olsun, benim olsun mantığı yanlış bir düşünce. Soldaki boşluğu dolduracak kadrolar Demokratik Sol Partide mevcuttur. Yeter ki bu kadrolara fırsat tanınsın.

· Hedefimiz; “Hükümet değil, iktidar olmalıdır.”

Hepimize düşen görev;

Ulusal birliğimizin, Demokratik Laik Cumhuriyetin güvencesi olan DSP’yi daha da güçlendirmek,

Tek Başına iktidara gelmektir.

Hasan Uğurtürk