Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Ağustos '18

 
Kategori
Kitap
 

Dünün İzleri (90'lar Proje Kitap- Deneme)

Dünün İzleri (90'lar Proje Kitap- Deneme)
 

Hayatın samimiyetini, en güzel içtenliklerini kaybettiğimiz, geçmişi bize unutturmayan günleri yaşarken, geçmişe özlemlerimizi hatırlatıyor bize şimdiki zaman. 90’lar çocukluğumuzun, unutulmayan yılların hasretinde yaşatıyor bizi, şimdi zaman… Yara bere içinde kalan diz kapaklarımız, tozla toprakla kirlenen üstümüzken sadece, bugünün temiz bir tarafını göstermiyor bize hayat.

Neyse ki biz şanslı çocuklarmışız, demek istiyorum. Biz şanslı çocuklardık, okuldan gelince koşa koşa sokağa çıkardık, acıkınca anne, diye seslenip bir ekmeği üçe beşe bölüp yiyebilen çocuklardık. Hep düşünürüm; biz çocuk olduğumuz için mi güzeldi o yıllar, yoksa o yıllar gerçekten mi güzeldi. Annemin bir sürü arkadaşı vardı mesela, komşuculuk vardı o yıllarda. Bugün kapını açmaya korktuğun gibi değil, kapıların üzerinde bile dururdu anahtarlar. “Ayşe teyze” der, içeri girerdin. Samimiydi insanlar; kendi dünyalarında yaşamazlar, çocuklar saygı sevgi içinde büyürdü. Anneler kaldırımlarda oturup elişi örerlerdi.

Gün yaparlardı o zamanlar, öyle altın günü falan da değil, sohbet muhabbet. Her gün birine gider, çay kahve pasta börek yerlerdi. Biz okuldan gelince eğer gün bizdeyse karnımız bayram ederdi, çocuktuk işte… Eğer gün başka birindeyse de muhakkak bir tabak bize de getirirdi annem, “Benim yediğimden canım da yemeli.” derdi. Yapamayacağından, alamayacağından mı sanki… Anneydi işte. Şimdi öyle mi? Samimi gözüken arkadaşlıklarda bile, “Al bunu da eve götür.” denmiyor, hatta götürmek istendiğinde “Şuna bak, yediği yetmedi bir de eve götürdü.” bile deniyor.

Eve ne alınırsa alınsın, herkesin hakkı olur, kimse kimsenin hakkını yemezdi. “Fakirlik, ar, edep eskidenmiş.” der hep annem ama bence fakirlik; insanlık şimdi ayıp; nispet kıyas şimdi… Kendi gibi kalanların sayısı az, hasreti çok şimdi… İnsanlar, insanlıktan yoksul, vermeden almaya alışan eller paylaşmaktan aciz şimdi…

Başkaymış işte o yıllar, hep başka. Bugün insanlar birbirlerinin yüzüne bakmazken, o günlerde daha mutluymuş. Çocuklar bilgisayar, tablet olmadan daha bir çocuk… Şimdi hangisine sorarsan sor, bilir mi ki akşam ezanında eve koşulması gerektiğini… Aşağıdan yukarı “Biraz daha anne…” denmenin üzüntüsünü…

O günlerin kıymetini bilmeyen bizler ise, o günlere hasret yaşıyoruz şimdi. Kimi kafesinde, evinde yaşatmaya çalışırken, kimininse hâlen yüreğinde o yıllar… Hafta sonu erkenden kalkıp çizgi film izlemenin ne demek olduğunu, eğer uykuya kalınırsa yarına kalacağını bilmeyen çocuklarımız, her istediklerine hemen ulaşabildikleri için, kıymet ne demek, bilemiyorlar şimdi…

 
Toplam blog
: 43
: 115
Kayıt tarihi
: 11.05.18
 
 

Yazar ..