- Kategori
- Güncel
Dünya Değişti
2020 yılı felaketlerle başladı. İnsanlar pek telaşlandı!
Nasıl oldu anlayamadık, dünyanın denklemi değişiverdi. 2020 yılına gireli beri bir türlü yüzü gülmedi insanların, yaşam şekilleri bir anda değişiverdi.
Hiç ölmeyecekmişiz gibi yaşarken, ölüm korkusuyla sarsıldık. Sakin olalım. Sabırlı Olalım. vademiz dolmamışsa ölmeyiz bunu bilelim. Tabi ki tedbirimizi alalım.Temennimiz, hasta olmamak. Allah muhafaza; o doktor, bu doktor arasında koştur dur, sürünmeyelim.
İnsan evlatları şunu bilmelidir ki Allah celle celaluhu hiç bir kuluna gücünün üstünde ağırlık vermez, kimseye gücünün yetemediğinden fazla yük yüklemez. Kur'an-ı Kerim'de yüce Allah,ın hiçbir kuluna zulmetmeyeceği yazmaktadır. Fakat insanlar, Allah'ın gazabını icabettiren günahları işleyerek kendi kendilerine zulmetmiş olurlar buyurulur.
Bir süredir dünyanın dört bir yanında tuhaf şeyler oluyor. Dünya çapında onbinlerce insan koronavirüs'e enfekte oldu. Fırtına dün Mısır ve Saham ülkelerini vurdu. Milyarlarca çekirge Yemen ve Doğu Afrika ülkelerini işkal ediyor. Ağaçları kökünden söken rüzgarlar dün Filistin, Ürdün ve Suriye'yi vurdu. Binlerce maymun Tayland sokaklarında yiyecek aramak için insanların mekanını işgal ediyor. Geçen hafta binlerce yarasa Avusturalya'yı mesken tuttu demişlerdi..Daha öncesinden de o bölgede büyük bir yangın etkisini göstermişti. Dolu yağışları, depremler, seller, aniden ortaya çıkan virüsler ve çok yadırganan daha nice anormal durumlar. Bütün bunlar içimizde ister istemez korku oluşturuyor. panikliyoruz, yarınımızdan endişeleniyoruz.
Acaba bu olanlar kıyamet alametleri mi, zira kıyamet alametlerinden söz ederken büyüklerimiz hayvanların insanlara hücum edeceklerini, salgın hastalıkların nesilleri kırıp geçireceğini anlatırlardı. Dedelerimiz torunlarına derlerdi ki: "Öyle bir zaman gelecek ki insanoğlu elindekiyle yetinmeyip hayvanlar alemine de dalacaklar. Bundan zaman içinde rahatsızlık duyan hayvanlar, gün gelecek birleşip insanları bölgelerinden kovacaklar... Sonra bazısına hayvanların vesile olacağı bulaşıcı hastalıklar peydah olacak, insanlar şifasını bulmakta aciz kalacak...O günler bugünler mi, olabilir mi? Bakalım daha neler olacak... Allah muhafaza...
Bizim ülkemizde de tüm alışkanlıklar, günlük yaşamlar tamamen yer değiştirdi. Sanki birden evlenmeler durdu, düğünler iptal oldu; eğlenenler duruldu. Kavgacılar yoruldu. Ağır ağabeyler bile sus pus oldu. Korona can korkusu saldı çoğunluğa, adeta herkes evlerine kapandı. AVM'ler boş kaldı. Yollar tenhalaştı. Toplu taşıma araçları boşaldı. Trafik sakinleşti. Şehirler sukünet buldu. Okullar, kütüphaneler, yurtlar tatil edildi. Geziler ertelendi. Otel sahipleri, turizmciler iflas korkusuna girdi. Lokantalar aşlarına müşteri bulamaz oldu.
Bütün bunların neticesi hem iyi hem kötü biliyor musunuz? İyiliği; millettin çoğu bir arınmaya, kafa dinlemeye çekildi. Dinginleşecekler belki, daha bir sıhhat bulup yenileşecekler, hayatlarının muhasebesini yapıp yanlışlarını giderecekler. Ara sıra inzivaya çekilmek huzur verir bedene, en çokta dünyadan sıklıkla sıkılan ruhumuza...
Bu vakanın tedbiri amaçlı eve kapanmanın kötülüğüyse şöyle: Ekonomi çarkı dönmez oldu. Alış verişler azaldı. Gidilmeyen yerlerin geliri geriledi. Para kazanmayan esnaf yanındaki işçiye yol verdi. Böylece işsizlik ordusuna yeni neferler eklendi. Devlet memuru olanların tuzu kuru, onlar dinlenirken garanti maaşları bankalarda korunma altında... Üç haftalık tatilde üç haftalık verim alınmayan zamanın parası sırtı devlete dayalı olandan kesilecek mi? Kimsenin bu soruya cevap verdiği yok! Misal öğretmenler, yahutta kütüphane çalışanları evlerinde dinlenirken maaş almaya devam edecekler mi? Peki bu kesinti olmazsa, haksızlık olmayacak mı? Hem devletten, hem milletten kazananların haksız kazançlarında önlenme yoluna gidilecek mi? Hani okulların tatilini fırsat bilip evinde saati bilmem kaç liraya ders veren öğretmenler örneği...
Mülkün Sahibi Allah. Ol dedi mi, olur. Allah'ın dünyasında Allah'ın dediği olur. Zaten başımıza gelen giden musibetler elimizle, dilimizle, bilmeden yada bilerek yaptığımız nice haksızlıklardan olmuyor mu? Olmuyor diyenleriniz, hazır eve kapanmışken bir daha düşünesiniz...
Kul azmazsa Hak yazmaz! Rabbim ol dedi mi, akan sular durur. İnleyen dirilirken, sağlam bilinenler ölür. İnsan ne yapılsa uyanmıyor. oysa olup bitenler yanlışlardan dönmeye, tövbe etmeye bir vesiledir. illa ölünce mi uyanacağız. o zamanda bu zamanları bulamayacağız. Rabbimizden dünyaya geri dönmeyi dileyeceğiz. Lakin reddedileceğiz, o şans bir daha elimize geçmeyecek.
Bu yüzden henüz nefes alıyorken; kolanya kuyruklarında, marketleri talan etme peşinde koşmayalım. Çok geç kalmadan, sonrasında 'eyvah' demeden, Rabbimize dönenlerden olalım.
Gidişata bakıp üzülmeyelim. Sabırlı olalım. Önlemlerimizi alıp dua ve tövbe etmek zamanımızı iyi değerlendirelim.
Kırdığımız kalpler varsa, arayıp af dileyelim. Ölümlü dünya hırsa kapılmayalım. Hakka hakkaniyete itina gösterelim. Gönlümüzde genel af ilan edelim. İçimizi kötü enerjien arındıralım.
Yüreği güzel Yunuslarımızdan olmaya gayret edelim. "Sevelim sevilelim, dünya kimseye kalmaz." diyelim.
Biz düzelirsek, dünya düzelir unutmayalım. Virüssüz günlerde sağlıcakla ve sevgi dolu olarak yaşayalım inşallah... Ayfer AYTAÇ- ayferaytac.com