Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Mayıs '08

 
Kategori
Deneme
 

Dünya dönüyor

Dünya dönüyor
 

yok


Bugün Kıraliçe geliyor. Smokinli, döpiyesli karşılama…Aman ha durulacak yer iyi ayarlanmalı protokolde, ne bir adım ileri, ne bir adım geri… Tokalaşma kısa sürmeli, zira kıraliçe hoşlanmaz fazla el sallamaktan. Yemekte sarımsak, balık vs. yasak kıraliçe sevmiyor. Yemez böyle şeyleri, ne güzel işte. Hakkarideki, Şırnaktaki, Sivastaki, İstanbuldaki halkın çoğu da yemiyor. Zevklerimiz mi aynı kıraliçeyle aceba? Aynılık mı yoksa ayrılık mı? Varlıktan mı yoksa yokluktan mı? Haktan mı, haksızlıktan mı? Adaletten mi yoksa adaletsizlikten mi aceba bu görüş birliği? Örneklemek kolay. Bir kaçıyla yetinmek kafi…

Akşam haberlerde izledim, bir aşiret düğünü…İki bin kişi davetli. Aralarında ünlü isimler de var. Düğün için yapılan masraf bir köyün bir aylık ihtiyacını karşılar. Düğünü şenlendirmekya maksat, adettendir diyerek bir bölük askere yetecek kadar hem de orduda kullanılan silahlarla(nereden bulunduysa?) cephane harcanıyor. Fazla uzak değil, düğün sahibinin hemen yanıbaşındaki evdeki kız çocuğu sabah okula gitmekten utanıyor. Çünkü giyecek ayakkabısı yok. Ve dünya dönüyor…

Sene 1994 çocuk emekleyerek 1 km ötedeki BM kampına gitmeye çalışıyor. Arkasındaki akbaba çocuğun ölmesini bekliyor. Fotoğrafı çeken Kevin Carter fotoğrafı çeker çekmez oradan ayrılıyor. Kimse çocuğa ne olduğunu bilmiyor. Fotoğrafçı Kevin Carter üç ay sonra depresyona giriyor ve intihar ediyor. Ve dünya hala dönüyor.

Neredeyse 30 yıllık bir zaman. İsrail hala filistinin tepesinde. Yaşlılar, kadınlar, çocuklar tankların altında eziliyor. Sağ kalanlar evsiz , anasız, babasız, aç… Ve bunlar dünya barışını korumak adına, adalet adına yapılıyor… Ve dünya hala dönüyor…

Yakın geçmişte fakir bir ülke. Doğal afet sonucu perişan oluyor.22 binden fazla ölü, 45 kişi kayıp. Dikili ağaç, ayakta kalan bina yok gibi. Yoksulluk, açlık kol geziyor. Dünya ülkeleri dünya barışı adına bu ülkeye para yardımı yapıyor. Tabi barışın yılmaz savaşçısı, demokrasinin öncüsü, dünyanın süper gücü ABD’ de desteğini esirgemiyor. 250 bin dolar gibi komik bir rakamla, dalga geçercesine… Milyon dolarlık yardım yapamaz tabiki. Öyle külfetli bir desteği israile yapıyor zaten filistindeki masum çocukları katlederek demokrasiyi ve insan haklarını korusun diye bunu yapıyor. Ve dünya hala dönüyor…

1 Mayısı atlattık çok şükür. Cumhuriyet mitinglerindeki hava vardı sanki. Amaç birdi. İşçimiz, emekçimiz, gariban halkımız daha üstün refah seviyesine kavuşmalı. Geçenlerde tam da buna mukabil, aydın, sosyalist, devrimci, halk için halktan yana gençlerimiz Deniz Gezmiş ve arkadaşlarını anmak için toplanmış ne güzel…Deniz Gezmiş, gerçek bir sosyalist, gerçek bir gariban dostu, adalet istiyor yani.. Ben böyle bilirim. Sevindim gençlerimizin onu anmasına. Velakin aynı günün akşamı…Gençlerimiz mitingi tamamlamış.Eğleniyorlar bu kez bahar şenliğinde, bu onların hakkı tabi… Gel görki sabah olmaya. Şenlik yapılan yerlerde birgün önce Deniz Gezmişin gıyabında gençlerimizin haklarını savunduğu emekçiler var. Bir de o gençlerden kalan içki şişeleri, yemek artıkları, çöpler, pislikler vs…O pisliği temizlemek emekçilerin görevi, ne de olsa birgün önce hakları savunuldu, daha ne istiyorlar? Proloterya mı bu? Bilmem…Bildiğim tek şey Deniz Gezmişin mezarında kemikleri sızlıyor. Ve dünya hala dönüyor…

Ülkenin durumu iyi bütçe açığı yok. Maliye bakanı söyledi bunları. O zaman endişe edecek bir durum yok. Ama sanırım yakında gelecek olan(öncekilerin üstüne ilave) emlak, taşıt ve bilumum vergiler tedbir amaçlı olsa gerek… Meraketmeyelim dünya liderleri elleri vicdanlarında dolaşarak adaleti tam tecelli ettirmek ve dünya barışını korumak için çalışıyor. Korkmayalım ne de olsa bir de ılımlı islam modelimiz var bizim. Dünyaya tavsiye edilir. Mantık bilimi sunduğunuz her önermenin bir zıttı vardır der. Yani her yeni şey zıtlıktan doğar. O zaman ılımlı islamın zıttı diktatör islam mı oluyor? Buyurun ahali dilediğiniz modeli seçin. İnsanların maneviyatları rant amacıyla işte böyle sömürülüyor olsa gerek. Adalet için her şey. Öyle söyleniyor… Ve dünya hala dönüyor…

İslamın hızla yayıldığı dönemler. Hayber fethedilmiştir. Peygamber, hayberli müşrikleri din değiştirmeleri için zorlamaz. Hatta onlara yıl sonunda mahsulü paylaşmak şartıyla arazilerini ekip biçme hakkını da verir. Hayberliler hasat zamanı Hz. Muhammede gel birlikte mahsulü taksim edelim der. O da bu iş için bir memur görevlendirir. Hz. Muhammedin görevlendirdiği kişi mahsulün başına gelir ve hayberlilere aynen şu sözleri söyler: İsterseniz mahsulü ben ikiye böleyim, siz dilediğiniz yarıyı alın; isterseniz siz mahsulü ikiye bölün ben dilediğim yarıyı alayım der. Bunun üzerine hayberlilerin verdiği cevap ise:’ Gökler ve yer işte bu adaletle ayakta duruyor.’ Olur. İşte böyle bir adaleti öngören islamı çeşitli kalıplara sokmaya çalışmakla en büyük haksızlık ve adaletsizlik yapılmış olmuyor mu?

Bir şeylerin düzelmesini ve gerçekten adaleti istiyorsak önce kendimizi düzeltmemiz gerekmiyor mu? Yüz yıllar öncesinden Rahibe Teresanın söylediği şu sözler neden yankılanmıyor kulaklarımızda? ‘Herkes kendi evinin önünü süpürseydi dünya tertemiz olurdu!...

Bugün önemli bir konuğumuz var. Biz işimize bakalım ve konuğumuzu ağırlayalım. Kıraliçe geliyor. Boşverelim dünyayı o nasıl olsa hala dönüyor…

 
Toplam blog
: 7
: 1164
Kayıt tarihi
: 22.02.08
 
 

1981 Sivas doğumluyum. Erciyes Üniversitesi mezunuyum. Kamu personeli olarak göev yapmaktayım. ..