Dünya yatırımcıları korkuyor

FED'in faiz indirimin büyük bir sabırsızlıkla bekleyen yatırımcıları, beklediklerini aldı. Ancak beklenen iyimserlik oluşamadı. Peki niye:

Aslında 'beklenti bitti' bu noktada biraz işe yarıyor. Ama sanırım daha fazlası var. En başta, FED'in Aralık ayındaki toplantıdan itibaren artık faiz indirimlerine gitmeyeceğini söylemesi var. Başta finansal şirketler olmak üzere, dev Amerikan şirketlerinin üst üste dev zararlar açıklamaları var. Bunun, inşaat ve perakende şirketlerine yansıması korkusu var. Bu iki korku, başta hisse senedi piyasaları olmak üzere genel olarak yatırım araçlarının olumsuz etkilenmesinin ilk nedenleri.
Buna karşın, doların büyük değer kaybı (bu aslında bizim için büyük bir felaket anlamına gelmeye başladı, ihracatçı firmalarımızın kar marjı (hala kar kadıysa) artık yok derecesine gelmiş durumda) sürüyor. Bu değer kaybı, altın, petrol gibi temel emtiaların fiyatlarının sürekli yükselmesine neden oluyor. Bu durum, enflasyon riski doğuruyor. Yakında Merkez Bankaları enflasyon korkusu ile faiz artırımlarına başlarsa, kabus tamamlanacak.

Dünya piyasalarında temel korkular öne çıkarken, Türkiye'de hala devasa boyutlardaki sıcak paranın üzerine oturmuş, düşen doların yarattığı sahte 'Türkiye'ye güven' olgusu etrafında mutlu mutlu duruyor. Kafasını kuma gömerek, baltalanan ihracatının şirketlerin batmaması pahasına gösterdiği çaba ile ayakta durduğunu göz ardı edip, yaşıyor.

Oysa her geçen gün Türkiye bir adım daha Amerkan sermayesine bağlanıyor. Sonra da, ülkede herkes ne olacak bu terör diyor. Ama bunu diyenler, teröre destek veren ülkelerin ülkemizde yarattığı sahte cenneti içinde, dünyalar kadar kredi kartı borcu ile 3-4 yıl önce hayal bile etmedikleri evlerin sahibi olma hayalleri ile yaşıyorlar.

Ülke de olmayan parasını harcıyor, ülkenin insanları da.

Ve korkarım ki, sonunda ikisi de yapılan yanlışın bedelini öderken akıllanacaklar.