- Kategori
- Danışmanlık
Düşünce ve Kelimelerin Gücü
Bir zamanlar “% 100 Düşünce Gücü” isimli bir kişisel gelişim kitabı çok tutulmuştu. Tabiki düşüncenin, konuştuğumuz kelimelerin gücü vardı ancak bunu kendi özümüze dönmeden hep yüzümüzü döndüğümüz batıdan öğrenmemiz hoş değildi. Ama en azında bu konu da bir aydınlanma başlamış oldu.
Kelimeler büyülüdür. Kullandığımız her kelime hem kendimizi hem karşımızdaki etkiler hem de evrene mesaj gönderir. Şuan da yaşadığımız şeyler geçmişte konuştuğumuz, düşündüğümüz, dua ettiğimiz konuların neticesidir. O yüzden ne söylediğimiz nasıl söylediğimiz çok önemli. Başlı başına konuşma ve düşünme şeklimizi değiştirmemiz düzelmemiz gerekiyor aslında.
Düşüncemiz olumlu olduğunda karşılaşacağımız şeylerde olumlu olur, aksi takdir de her şey olumsuz olur. Güçlü ve başarılı olacağımızı düşünürse güçlü ve başarılı oluruz ve buna yürekten inanmamız lazım. Düşüncelerimizden geçen şeyler kelimelere dökülürken de yine olumlu olmalı. “yapacağım, başaracağım” demeli “yapabilir miyim, başarabilir miyim?” değil. Başarmak için mutlu olmak için yapmamız gereken tek şey kendimize güvenmek ve inanmaktır.
Akıl söylenen şeyi duyar ve onu yapmaya çalışır. Ona bir şeyi yapma dediğimiz de o sadece o şeye odaklanır ve yapmamızı sağlar. Ma, me’li olumsuzluk ekleri olan cümleler asla kurmamak lazım. Mesela unutmamalıyım kelimesi yerine hatırlamalıyım kelimesi düşünülmeli ve telaffuz edilmeli. Resimler akılda kalmayı kolaylaştıran araçlardır o yüzden hayalimiz de de olmasını istemediğimiz durumu değil olmasını istediğimiz durumu canlandırmalıyız.
Endişelenmek olmasını istemediğimiz bir şey için dolaylı yoldan dua etmek demektir. Gözümüzde canlandırma olmasını istediğimiz şey için dua etmedir. Endişelerimizi canlandırırsak onlar olması için dua etmiş oluyoruz ve bunu asla yapmamalıyız.
İnançlarımızın eseriyiz aslında talihimizi kendimiz yapıyor ve buna kader diyoruz. Kendimize güvenmeliyiz ve talihimizi olumlu düşünce ve kelimelerle olumlu tayin etmeliyiz. Kendimizi nasıl hissedersek öyle olmaya devam ederiz.
Peygamber efendimizin bir hadisi vardır ki, “bela insanın diline bağlıdır!” Hastalanan birinin Allah’tan sabır dilediğini öğrendiğinde “Neden musibetimde bana sabır ver demek yerine Ya rabbi bana dünyada da ve ahirette de iyilik ver diye dua etmiyorsun” demiş.
Zaten düşüncelerimiz kelimelerimiz dua yerine geçerken bir de isabetli dua etmememiz çok daha kötü. Olmasını istemediğimiz şeyleri dileklerimizde, dualarımızda anmayalım. Mesela parasızlığa odaklanarak parayı getirmeyiz. Mutlu olmak, olumlu olmak, inanmak, güvenmek istediğimizi hayatımıza çekmenin en kolay yolu.
Olmasını istemediğimiz şeyleri değil olmasını istediğimiz şeyleri söylemeliyiz. Mesela;
Ben hasta olmak istemiyorum yerine ben sağlıklıyım.
Yaşlanmak istemiyorum yerine ben her daim genç kalacağım.
Parasız kalmak istemiyorum yerine ben hep paralı olacağım gibi.
Son yapılan araştırmalarda gösteriyor ki ses titreşimleri kaybolmuyor uzayda salınıp duruyor. Bizden giden sesler sızlanma değil pozitif sözler, şükürler yapıcı dualar olmalı. Hem şuan huzurlu olmak içi hem arkamızdaki ses titreşimlerinde olumlu yinelenmek için.
Gülmek en iyi ilaçtır. Aynanın karşısına geçip kendimi harika hissediyorum o kadar iyiyim ki diyelim ve iyi olalım inşallah…