Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Haziran '09

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

Duygusal Zeka ve Structogram

Duygusal Zeka ve Structogram
 

Sizlere çok önemli bir araçtan bahsedeceğim bu yazımda. Uluslararası piyasadaki adı “STRUCTOGRAM®” Benim ilgimi çekmesinin en önemli nedeni Duygusal Zeka’nın bence en önemli alt alanlarından biri olan “özdeğerlendirme” ile çok yakın ilgili olması ve bu konuda kişiye destek vermesi. Sizinle burada paylaşacağım Structogram ile ilgili bilgiler Orijinal STRUCTOGRAM®-Eğitim materyalinden alınmıştır. Doküman, STRUCTOGRAM® International IBSA Institut für Biostruktur-Analysen AG, CH-6003 Luzern tarafından geliştirilmiştir. Biyostrüktür analizinin STRUCTOGRAM® olarak ifadesi 1977 yılında antropolog Rolf W. Schirm (1918-1997) tarafından belirlenmiştir. Materyalin birinci baskısı 1977 yılında Almanca olarak “Kişilik Hakkındaki Sinyaller - Structogramm ile Otoanaliz” adı altında, sonraki 11 baskı ise «Kişiliğin Yapısı – Structogramm ile Otoanaliz » adı altında yayınlanmıştır.13. ve bundan sonraki baskılarda ise tamamıyla yenilenmiş ve şu anda mevcut olan başlık ile yayınlanmıştır. 24. ve 29. baskı ile kitabın yapısı da yenilenmiştir ve içeriği Peter Stutz ve Juergen Schoemen tarafından yeniden derlenmiştir. Kendi kendini tanımak “Ben aslında kimim?” Ancak bunun cevabını verebildiğinizde, tamamıyla esas olduğunuz kişi olabilme ve tamamıyla olabileceğinizi sandığınız kişi olabilme şansını elde etmiş olursunuz. Kendini bir kez tanımış olan... Y Kendi bireysel önkoşullarını daha anlaşılır hale getirebilir, şanslarını ve sınırlarını anlayabilir; Y Kendi içinde olan olanaklardan daha fazlasını gerçekleştirebilir, kişilik potansiyelini tam olarak kullanabilir; Y Her durumda ve ortamda, yanlış "roller" oynayarak kendisine olan inanırlılığı kaybedeceğine, kendi kişiliğine uygun davranabilir, böylece diğer kişilerin karşısında etkisini arttırabilir; Y Başarısının ve aynı zamanda başarısızlıklarının gerçek sebeplerini anlar; böylece başarı şanslarını arttırabilir ve başarısızlıklarını, mümkün olduğu kadarıyla, önleyebilir; Y Kendine ulaşılabilir hedefler koyabilir ve kendine gerçekçi örnekler seçebilir, diğer taraftan ulaşamayacağı hedeflerin peşinden koşmaz ve bu şekilde başarısızlığı boşuna programlamamış olur. Kendini tanıma öğrenilebilir Y Peki, insan kendini tanıyabilir mi ? Y Tabi ki tanıyabilir! Y Kişiyi kendinden başka kim daha iyi tanıyabilir ki ? Y Ancak bunun için tabi ki desteğe ihtiyaç vardır. Sakın tereddüt etmeyin : Kendini tanıma, insanın kendine karşı objektif olamayacağı düşüncesi ile "uzmanlara" bırakılması gereken bir konu değildir. Yüzyıllardan süregelen bir söz der ki : “Kendini tanı”, ama şunu demez : “Kendini uzmanlar tarafından değerlendirt.” Hiç kimse, sizin kadar siz hakkında bilgiye sahip değildir. En nihayetinde hayatınız boyunca yaşadığınız deneyimler size yol gösterecektir : Y Davranışlarınız ve tepkileriniz, Y Sevdikleriniz ve kaçındıklarınız, Y İstekleriniz ve korkularınız. Sadece sistematik yardıma ihtiyacınız var, böylece yaşadığınız deneyimler arasındaki bağlıntıları ve düzeni tanıyabilir, kendi türünüzün karmaşık yapılarından kendi varlığınızın temel taşlarını ortaya çıkarabilirsiniz. Bu yardımı size Biyostrüktür Analizi sunar : Sayısız münferit özellikleri üç biyolojik yapı elementlerine tayin eder ve böylece kişiliğinizin bireysel temel yapısını tanımanızı sağlar. Bilimsel Temel: “Doğa insana üç beyin vermiştir, bunlar yapısal, fonksiyonel ve görev olarak büyük farklılıklar gösterse de birde üçlü olarak ahenkle etkileşmelidir. Özellikle beyin araştırmalarının bu sonucu biyostrüktür analizinin üzerine yapısını kurduğu bilimsel temelini oluşturmaktadır. Bu verilerin ortaya çıkmasında müteşekkir olduğumuz Amerikalı beyin araştırmacısı Paul MacLean beyni üç bölüme ayırmaktadır : Y Beyin sapı, kendini koruma beyni, yaşamın temel iç güdüleri. Y Limbik sistem, kendini kanıtlama beyni, savaş veya kaçış ile hayatta kalma. Y Neokorteks, kendini bilmeyi bilinçlendirme beyni, planlayarak, önlem alarak davranma. Biyostrüktür analizinde bu üç alanın, beyin üzerindeki "hükümdarlık" dağılımı araştırılmaktadır, çünkü bu dağılım kişiliğin temel yapısını oluşturmaktadır. Biyostrüktür analizinin amacı, münferit bilgilerden yapıları algılamaktır. Bu noktadan sonra Structogram'ın görevi, bu yapıları görünür hale getirmedir. Üç renkli Structogram dairesinde analizin sonuçları görünür hale gelmektedir. Bu şekilde beynin üç bölümü üç renk alanı ile temsil edilir : Y Beyin sapı renk alanı YEŞİL ile, Y Limbik sistem, renk alanı KIRMIZI ile, Y Neokorteks, renk alanı MAVİ ile. YEŞİL, KIRMIZI ve MAVİ renklerin seçimi, görme psikolojininin sonucu olarak belirlenmiştir. Bu üç renk için reseptörlerimiz (algılayıcılarımız) vardır, bizim renkli dünyamız bu renklerden kuruludur. Her bir beyin alanının, kendine en "uygun" renk ile eşleştirilmesi hem en eski renk semboliğine hem de renk psikolojininin öğretilerine denk gelir. Renkler burada daha iyi görünür hale getirme görevini almıştır ve hiç bir şekilde bir "renk testi" ile ilgisi yoktur! Analizin sonuçlarına uygun olarak renk alanları ayarlanmaktadır. Bu alanlar, ilgili beyin bölümlerinin bir davranışın kumanda edilmesindeki oranları belirler. Kendini tanımada beş adım Adım I : Structogram'ınızı oluşturun. On soru ile kişisel Structogram'ınızı belirleyin. Adım II : Structogram'ınızı yorumlayın. Structogram sonucunuzu anlamlandırmak için ilk ip uçlarını göreceksiniz. Adım III : Biyostrüktürünüzü araştırın. Kendi kişiliğinizi keşfetme turu esas iş şimdi başlamaktadır. Adım IV : Biyostrüktürünüzü kabullenin. Burada, her yapının kendine has avantajı olduğu gösterilmektedir. Adım V : Kişilik potansiyelinizi kullanın. Bu bölümde kendinizle anlamlı çalışma yapabilmeniz için bilgiler bulacaksınız.
 
Toplam blog
: 40
: 730
Kayıt tarihi
: 15.10.06
 
 

Lisans Eğitimini KHO Harita Bölümü'nde yapan Eray Beceren, YeditepeÜniversitesi "Eğitim Yönetimi ve ..