Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Mart '12

 
Kategori
e-Ticaret
 

E-Ticaret'de başarı için 10 Anahtar

E-Ticaret'de başarı için 10 Anahtar
 

E-Ticaret bir domain adının satılmasından müzik indirmeye; sanal kitap (e-book) içeriğinden faydalandırmadan tutun da elbise, DVD gibi fiziksel ürünlerin satılmasına kadar çok geniş bir alana hitap etmektedir. Bu ürün gruplarından herhangi birisi sipariş edildiğinde müşterinin kapısına kadar ulaştırılır. İşin doğasında “sipariş” ve “teslimat” vardır ve en genel anlamda bu süreç e-ticaret firması ile son kullanıcı (B2C) ya da kurumsal müşteri (B2B) arasında gerçekleşebilmektedir.
Gerekli şartları sağlayabilen herkes e-ticaret işi yapabilir. Peki, gerekli şartları sağlayabilmek başarılı olabilmek için yeterli midir acaba?
Bu sorunun cevabını arayanlara 10 ipucunu paylaşmak isterim:
1. Şimdi harekete geçin!
Teknoloji ve internetin bu kadar hızlı geliştiği ve değiştiği bir dönemde özellikle “online” bir aktivite için zaman kaybetmeden aksiyon almak çok önemli bir konudur. Genellikle bu konuda firmaların yaptığı en büyük hata aksiyon almadan yapılan planlamalar, analizler ve fikir üretimleri ile zamanı gereksiz yere boşa harcamaktır. Ne kadar plan program yaparsanız yapın bir yerinden başlamadığınız sürece hep bir adım geriden takip eden bir yapıdan kurtulamazsınız. “You don’t have to get it right, you just have to get it going. (İşleri yoluna koymak zorunda değilsiniz; yalnızca devamlılığını sağlamalısınız.)” özdeyişi de bu durumu açıklamada kullanılabilecek güzel bir ifadedir. Unutmayın ki e-ticaret’e başlamak için “mükemmel” bir zaman asla gelmeyecektir; biran önce ilk adımı atmak gerekir.
2. Planlayın; Öngörünüzü Yapın; Rakamları Takip Edin!
E-Ticaret işine başlarken genellikle herkesin hataya düştüğü bu noktada siz akıllıca ve dürüstçe yaklaşın olaya ve pahalı bir başarısızlık tecrübesi yaşamaktan kurtulun. İlk olarak şu soruların cevabını kendinize dürüstçe verin:
Satmayı düşündüğünüz ürün veya hizmetinize online bir talep var mı?
Sizin ürün veya hizmetinizi halihazırda online satışı yapılmakta mı? Eğer cevabınız evet ise bu ürün veya hizmete ait işlem hacmi ne kadar?
Rakiplerinizin fiyatları nasıl? Sizin maliyetinizin altına fiyatlarla onların müşterilere satış yapma riski var mı?
Sizin e-ticaret siteniz tüm hesaplamalar sonunda halen kazançlı bir iş mi vaadediyor?
Bu soruların cevabını ararken bir yandan da “aksiyon planınız” şekillenecektir. Piyasa şartları ve potansiyel müşteri talebini de hesaba katmaya çalışarak gelecek ile ilgili öngörülerinizi de saptamak; hatta elinizdeki rakamları ve öngörülerinizi bir excel dosyasında yazarak süreç boyunca elinizdeki rakamlar ile gerçekleşen rakamları sürekli kontrol etmek başarılı olmaya giden yolda atılacak önemli bir adım olacaktır.
3. Odaklanın! Odaklanın! Odaklanın!
Aksiyon planınızı oluşturduktan sonra ürün veya hizmetin içeriğine, ürün satacaksanız çeşit ve sayısına karar verin. Web sitenizde mümkün olduğunca detaya inen ve zengin bir içerik oluşturun. Sonrasında planladığınız yolda ilerlemeye bakın. Piyasanın dalgalanmaları karşısında küçük ve kısa süreli kazançlar elde etmek için fokusunuzu bozmamaya özen gösterin. Planınıza sadık kalmazsanız “planda başarısızlık” riski “başarısızlık planı” haline dönüşür ve kendi kendinizi sabote edersiniz.
4. Doğru E-Ticaret Yazılımını Edinin!
Aslında, en ideal olan şey yılların getirdiği tecrübe ve müşteri deneyimleri ile yoğrularak geliştirilmiş profesyonel bir e-ticaret yazılımı edinmektir. Bunu sağlayan birçok deneyimli e-ticaret yazılım firması arasından sizin kültürünüze en çok uyan, sizi anlayan ve sizinle paralel bir vizyona sahip olanı bulmak ve anlaşma yapmak doğru bir tercih olacaktır. Bu sayede hızlı açılan, sorunsuz çalışan, esnek yapısı sayesinde değişen ihtiyaçlarınıza cevap verebilecek, Google gibi arama motorları tarafından başarılı şekilde indekslenebilen, kullanılabilirlik ve stabilite testleri profesyonellerce sürekli yapılan birçok fonksiyona sahip “doğru” bir e-ticaret sitesine kavuşabilirsiniz. Öte yandan bu özellikleri sağlayabilecek yetkinlikte profesyonellerden oluşan bir yazılım ekibini inhouse olarak istihdam etmek seçeneği de her zaman geçerli bir alternatiftir. Sonuçta, önemli olan kaliteli bir yazılıma sahip olmaktır.
5. İşin Anahtarını Edinin: Tasarım!
Unutulmamalıdır ki güzellik görecelidir. Sizin güzel bulduğunuzu başkaları çirkin bulabilir. Eğer Steve Jobs kadar mükemmeliyetçi değilseniz; yüzlerce alternatif görerek çalışma şansınız da yoksa risk almamalı ve genel geçerliliği olan tasarım gerçeklerine sıkı sıkıya bağlı kalarak doğru tasarımı e-ticaret sitenize yansıtmalısınız. Yine unutulmamalıdır ki sitenize ilk kez gelen ziyaretçileri cezbedebilmeniz için yalnızca 5-7 saniye arasında kısıtlı bir vaktiniz olacaktır. Bu süre zarfında ziyaretçinizin beğenisini ve ilgisini çekemezseniz sitenizi terkedecektir. Başarılı bir tasarım için özellikle, “3F Strategy” olarak bilinen Fast (Hızlı), Functional (Kullanışlı) ve Familiar (Aşina) tasarım hazırlama stratejisi örnek alınabilecek önemli bir model olabilir.
6. Yüksek Kullanılabilirlik + Dönüşüm Oranı = Daha Çok Satış!
Yapılan bir araştırma göstermektedir ki ortalama e-ticaret sitelerinde her 100 ziyaretçiden 1'den daha azı müşteriye dönüşmektedir. O halde sitenizi ziyaret edenlerin işini kolaylaştırmak; alışverişi sıkıntısız ve ekstra işlemler yapmaksızın tamamlayabilmelerini sağlayacak bir akış planlamak işin doğrusu olacaktır. Karmaşık menü yapısı, düzensiz ve gruplandırılmamış ürünler, uzun ve sıkıcı kayıt formları, hangi sayfadan gelindiğinin hangi sayfaya gidileceğinin anlaşılmadığı kötü navigasyon yapısı müşterilerinizi kaçırmak, alışveriş yapmamalarını sağlamak için yeter de artar bile! Bu hatalardan uzak durarak kullanışlı, anlaşılır bir site kurgulamalısınız. Müşterileriniz ürünleri kolayca bulabilmeli, alışverişe nereden başlayacağını ve ne şekilde tamamlayarak sitenizden ayrılabileceğini çok net şekilde anlıyor olabilmelidir. Böylece sitenizdeki dönüşüm oranı ortalama değerlerin üzerine çıkacaktır ve bu da daha çok gelir elde etmenizi sağlayacaktır.
7. Yoğun ve Parçalanmış İçerikten Uzak Durun!
Bilgi kirliliği yaratacak kadar çok veriyi, özensiz ve daha da vahimi düzensiz bir şekilde sitenize koyarsanız müşterilerinizi kaçırırsınız. Web sitenizde “aşırı derecede çok bilgi olması” sanıldığının aksine antipatik bir görünüm oluşturacaktır. Zira, müşterileriniz kendilerini başlangıç noktasından alıp alışveriş sürecinin son adımına kadar yönlendirebilecek, kararsızlığa veya şüpheye düştüklerinde seçeneklerinin neler olduğunu, bu seçeneklerin tek tek ne gibi sonuçlar getireceğini bulabilecekleri yeterli ve anlaşılır bilgilendirmelerin olduğu bir siteyi her zaman tercih edeceklerdir.
8. Google İle Barışık Olun ve Doğru Arama Kelimeleri Seçin!
Günümüzde web siteleri için en önemli ziyaret trafiği artırıcılardan birisi de “arama motoru pazarlaması”dır. Bu pastadan pay elde edebilmek için bir bütçe ayırmalı ve işinizi en güzel şekilde ifade edecek anahtar kelimeleri (keywords) belirlemelisiniz. Böylece sizin sunduğunuz hizmet veya ürünler ile ilgili internette arama yapan insanlar sizin müşterileriniz olabilecektir. Öte yandan, doğal arama sonuçlarında da sitenizin yeralabilmesi için doğru bir altyapı çalışması hem yazılımsal hem tasarımsal olarak yapılmalıdır. Böylece arama motorları ile barışık altyapınız size hiçbir ücret ödemeden potansiyel müşteriler getirecektir.
9. Yapışkan Web Sayfaları Hazırlayın!
Sitenizde alışveriş yapmak amacıyla gezinen müşterilerinizin vazgeçemeyeceği, okumaktan – izlemekten zevk alacakları web sayfaları tasarlamaya özen gösterin. Özellikle ürün detay sayfalarında düzgün bir yerleşime; yeterli ve zengin bir içeriğe ulaşılmasına özen gösterin. Böylece müşteriler hem görsel açıdan tatmin olacaklardır hem de ihtiyaç duyacakları bilgilere kavuşarak alışveriş kararı verme aşamasında zorluk çekmeyeceklerdir. Hatta bu tür çalışmaların doğrudan “dönüşüm oranına (conversion rate)” etki edeceğini, bunun da gelirinize pozitif şekilde yansıyacağını söyleyebiliriz.
10. Hep Ulaşılabilir ve Çalışır Durumda Olun!
Fiziksel bir mağaza sahibi için günün en işlek saatinde mağaza kapılarının kapalı olması ne demekse e-ticaret sitesi için de müşterilerin internet tarayıcılarında “ulaşılamıyor” mesajını görüntülemeleri o demektir. Bu noktada, hizmet aldığınız İnternet Servis Sağlayıcı’nın kalitesi büyük önem taşımaktadır. Yapacağınız anlaşmalarda 7 gün 24 saat açık olması beklenen e-ticaret sitenizin müşterilerinize her daim hizmet verebiliyor olmasını garanti altına almak başarılı olmanız yolunda önemli bir asettir. Öte yandan sistem geliştirmelerinin ve yeni fonksiyonların hayata geçirilmesi ihtiyacınızı gerçek sistem üzerinde karşılamaya çalışmak, yanlış giden birşeyin bir anda herşeyi tepetaklak etmesine neden olabilecektir. Bu yüzden mutlaka hazırda bir test server bulundurmalı ve sitenizin her daim tam fonksiyon çalışır durumda olmasını garanti altına almalısınız.
Bu 10 ipucunu doğru değerlendirerek başarılı e-ticaret projeleriyle büyük paralar kazanmanızı temenni ederim.

 

 
Toplam blog
: 175
: 1323
Kayıt tarihi
: 21.01.09
 
 

Serkan Hacıömeroğlu 1 Kasım'da  Trabzon'da doğdum. Yüksek öğrenimi 2000 yılında tamamladım. Çeşit..