Efsane çubuklu kabusu

Galatasaray – Fenerbahçe maçlarının olduğu hafta sonunu iple çekme duygusu

Maçın kendisinin ve sonucunun önüne geçmiştir hep...

Günleri sayarak başlarsınız önce, sonra saatler ve dakikalar geçmek bilmez..

Kazanmak ya da kaybetmemek maçlarıdır bunlar..

Efsane çubuklunun rakibine kabus gibi çöktüğü anlardır..

32 yıl boyunca canlı gözlerle bir çok Fenerbahçe Galatasaray maçı izlemiş birisi olarak her bir Galatasaray maçının Fenerbahçe taraftarı, oyuncusu için önemini bilirim..

Bu maçlar rakipler için bir futbol festivali olabilir; Ancak oynayan oyuncular ve taraftarlar için her bir 90 dakika ayrı bir sırat köprüsüdür. Kazananın köprüyü geçtiği kaybedenin malubiyet ateşi ile azap çektiği maçları çok yaşasak da her yeni derby maçında bu duyguyu yıllarca yaşamamış gibi beklemek ve ona susamışlık duygusunu hissetmek tarif edilemez bir heyecandır..

Pazar gününü Fenerbahçe için formülü açık ...

Fenerbahçe beyazı, griyi, turkuazı bırakmalı Pazar günü Samiyen’e efsane çubuklu ile çıkmalıdır. İsimler, taktik dizilişler, poziyonlar anlamını yitirmeli 100 yıllık psikolojik avantajla Fenerbahçeli oyuncular o formanın gücüne inanarak sahada mücadele etmelidir..

Bu maç Fenerbahçe’li oyuncuların bu sezon için özür maçıdır...

Emre’nin gelecek sinkaflı ktepkilere, oynayacağı oyun ve karakterli duruşu ile cevap verme maçıdır...

Papermoon’da 2-3 atarız diyenlere Fenerbahçe ile oynamanın büyük konuşmaya kesilecek en büyük ceza olduğunu hatırlatılma maçıdır..

Futbol sadece Futboldur..

Ancak Fenerbahçe – Galatasaray maçları sadece futbol maçı değildir..

Taraftar olarak bizlerin şartlanmışlığı ve bu şartlanmışlığın yarattığı baskıyı bu gün fanatizm, futbol anarşisi olarak görenler aslında bu duyguların bu derby’i ateşlediğini unutmamalıdırlar..

Ruhu olmayan hiç bir şey yaşamaz...

Ortada yaşayan bir şey varsa onun arkasındaki tutkuya saygı gösterilmelidir..

Biz Fenerbahçelilier olarak arkası tertemiz olan her sonucu bu güne kadar kabul ettik, Pazar günü de sonuç ne olursa olsun rakibimize eğer hak edilmiş bir galibiyet ise yine rakibimize saygı göstererek kabul ederiz. Ancak biliyoruz ki Fenerbahçeli olarak en iyi yaptığımız iki şeylerden biri takımının sürekli arkasında olmak bir diğer nerede olursa olsun itina ile aslan terbiye etmektir..

Pazar günü Samiyen’de bu heyecanı yaşamak ve sonunda galibiyet çoşkusunu yaşama umudunu beslmek üzere sevgiler..