Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Ekim '20

 
Kategori
Güncel
 

EĞİTİM SORUNU-1

EĞİTİM NE SORUNU

 

Eğitim her devirde tartışılan ancak asla çözülemeyen bir sorunlar yumağı olmuştur. Ödenen paralar haricinde hemen hemen bir gerçeğin gri olduğu bir alandır. Veli ödemelerini yapar, parası olan veli daha da fazla ödeme yapar, özellikle eğitim sektörünün bir ticari alan olmasından ötürü eğitim bir ticaret, milyonlarca öğrencinin olduğu bu alan bir sektör, ekonominin işleyen bir çarkıdır. Devletin yaptığı yatırımlar, rutin ve yapılan ödemeler (elektrik, su, doğalgaz, tamirat, tadilat giderleri, bakım giderleri yeni yatırımlar ve en büyük yük de elbette en büyük yük de personel giderleri olarak milli eğitim bakanının da telaffuz ettiği gibi büyük bir yekûn tutar.) buna ilave olarak, yurttaşların yaptığı ödemeler devasa bir ekonominin çarklarını çalıştırmaktadır.

Ekonomi çarklarında önemli yer tutan eğitim elbette bir sektördür. Bu sektör zamanla büyüdü, özel okullar, servisler, kantinler, dershaneler, kırtasiye sektörü, matbaa sektörü, sınav sektörleriyle hayatlarına dair hayaller kuran insanların hayallerinden beslenen sektörlerdir. Herkes gücünce kendine çocuğuna avantaj sağlamaya çalışıyor. Son sürat özelleşme ve kıran kırana yarışın yaşandığı eğitimde herkes kendince hayaller kurarken sonuçta ortaya çıkan şey ya da şeyler kişileri mutlu ederler ya da etmez ama kesinlikle eğitim denilen yolda ekonominin çarklarını bir şekilde yağlamaya yarar. Veliler bir yandan iş imkânlarının sınırlı olduğu (ya da sınırsız) olduğu ülkemizde çocuklarına daha özel bir hayat sağlamak isterler.

Türkiye’de bu uzun yıllar bir oluş mücadelesidir. Çünkü her ne kadar bir millet olma yolunda ciddi adımlar atsak da birbirimizi aşağılama, birbirimizi yok sayma anlamında son derece acımasız olduğumuz doğrudur! Birbirimizi zenginliğimizi diğerinin gözüne sokarak aşağılarız, yaşadıkları yerlere göre aşağılarız, iline göre aşağılarız, ilçesine göre aşağılarız. Saygı duyduğumuz en geçerli kural korktuğumuzdan olsa gerek güç ve güçlüdür. İşte o zaman sevmesek de onun kadar güçlü olmak isteriz ama için, için de onlardan nefret ederiz. İşte bu ve bunun gibi nice sebeplerden ötürü çocuklarımıza elimizden ne gelirse vermek için uğraşıp dururuz. Bu verme uğraşımız ve mücadelemiz bizim için soyut bir umutken başkaları için gerçektir. Zenginleşme araçları, iş planlarının parçasıyızdır. Bunun farkına varmak birçoğumuz için asla mümkün olmaz, mümkün olsa da o sınırdan çıkamaz. Çünkü bireyler sel suları arasında hareket etmekte olan yağmur damlalarına benzer.

Biz veliler ne istiyoruz? Çocuklarımız için ne istiyoruz? Biz çocuklarımız için bir şeyler isterken, bizden istenenleri gönüllü olarak yerine getirdiklerimiz, zorunlu olarak yerine getirdiklerimiz olmak üzere sıralamak aklımıza gelmez. Çoğu insan aslında belgenin gücünü istiyor.

 

 
Toplam blog
: 2271
: 163
Kayıt tarihi
: 15.10.14
 
 

Bugünün doğrusu yarının eğrisi, dost görünenler düşman ve herşey aslında zıddı olabilir. Büyük ih..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara