El altından alınan üç puan

Seyrettiğimiz neydi?
Süper lig maçı mıydı?
Yoksa mahalle maçı mıydı?

Fenerbahçe malumunuz.
Bildiğiniz gibi.
Bir haftadan bu tarafa değişen bir şey yok.
Sıradan bir takım hüviyetinde.
Pres yok.
Mücadele yok.
Topa hakimiyet yok.
Ayağa pas yok.
Organize atak yok.
Yani efendim, izlediğimiz acemiler mangasıydı.
Hoş, sezon başından beri Galatasaray maçı hariç, her hangi bir maçta da “Fenerbahçe düzgün bir maç oynamıştır” diyebileceğimiz tek bir maçı yok.
Fenerbahçe böyle de Konya farklı mıydı?
Hayır.
Fenerbahçe’den daha kötüydü.
Ama bizim sorunumuz Fenerbahçe.

Çok pardon!
Fenerbahçe’nin taktiği neydi?
Nasıl bir taktikle oynuyordu Fenerbahçe?
Anlayan var mı?
Şahsen ben anlamadım.
Kim ne yapmak istiyordu?
Beli değil.
Hakem de ne yaptığı belli olmayan birisiydi.
Olmadık bir golü verdi.
Ayan beyan elle atılan golü Fenerbahçe hanesine gol yazdırdı.
Golü atan Önder bile gole inanmamış, kafası önde sahasına dönerken bir de baktı hakem orta sahaya koşuyor.

Her ne kadar Fenerbahçe maç kazanıyor olsa da ki bu günkü maçı haklı kazandığını söylememiz zor, çok da fazla bir anlamı olmuyor elde edilen puanların.
Bu denli ciddi bir hakem hatası olmamalıydı.
Böyle bir gol ile kazanılmış bir maçı kazanılmış saymanın bir esprisi yok.
Ama nafile işte.
Hakemlere verilen yetkiler, diktatörler de yok.
Ve böyle bir sonucun altına hakemler imza atabiliyor.
Oynamadan maç almaktansa ve hele hele şaibesi alenen orta da bir golle maçı kazanmaktansa, kazanmamak yeğdir.

Devre arasında Fenerbahçe yönetimi takıma takviye yapmak zorunda.
Başka türlü olacağı yok bu işin.
Bu takım bundan daha iyisini ortaya koyamaz.
Sağlam iki orta göbek oyuncusu ile doğru dürüst bir forveti Fenerbahçe’nin acilen kadrosuna katması şart.
Bu orta saha ve Guiza ile olağan şekilde maç kazanmak ender olarak karşılaşabileceğimiz bir şey olur.
Şayet ikinci devre de aynı kadro ile ligi sürdürmeye kalkarsak hüsranla sonuçlanacak bir lig sonu görürüz.

Fenerbahçe’nin mevcut kadrosundan ve özellikle Guiza’dan hiç memnun değilim.
Ve takımdan haz etmiyorum.
Maçları seyretmek zul geliyor.

Hani yenile bilirsiniz.
Maç kazanamaya bilirsiniz.
Berabere bitebilir maçlarınız.
Ama ortada bir oyun olur.
Bir mücadele olur.
İzleyenler az çok keyif alır.
Ama maalesef Fenerbahçe’nin oynadığı oyundan haz etmek ve keyif almak mümkün değil.
Kör döğüşü misali maçlar.

Umarım takıma en az üç önemli takviye yapılır.
Aksi halde bu sezon bitmez.