Elveda Şampiyon İbrahim Yazıcı

Bir başkan geçti Bursa'dan, Bursaspor'dan.

Şehrin kaderini değiştiren adamdı o. 16 Mayıs 2010 günü yeşil beyaz ellerde kalkarken kupa, o da adını bu şehrin tarihine adını altın harflerle yazdırdı.

İbrahim Yazıcı'dan önce orta sıralarda tutunan bu takım, onun yönetiminde bir rüyayı gerçekleştirmiş ve şampiyon olmuştur. Bir TV kanalının reklamında Bursa için dediği gibi,  ''Ne yapacağını bilen 11 adam ne yapacağını şaşırmış koca bir şehir yaratmıştı.'' Biz daha şampiyonluk nasıl kutlanır bilmezken o bize bir şampiyonluk armağan etmişti. Bir insanın hayalini gerçekleştiren başka bir insan önemlidir o insanın hayatında. İbrahim Yazıcı bizim için çok önemliydi. Babaydı, abiydi, en önemlisi liderdi. Şike davalarındaki dik duruşuna istinaden Eskişehirspor taraftarı ona itafen ''Dik duruş İbrahim Yazıcı'' pankartını açarken bir kupa kazanmış gibi gururluyduk. Taraflı tarafsız herkesin takdirini kazanmıştı. 

O, Bursasporluydu.

Bu sezon sırasıyla Trabzon ve Antalya deplasmanlarında fenalaştı. Doktoru yasakladı fakat onun içindeki Bursaspor sevgisi daha ağır bastı. Gidebildiği maçlara gitti.

Ve son Orduspor maçı...

Son anda karar vermişti. Gülerek gitmişti ama hasta olarak geldi. Biz inanmıştık, atlatacaktı bunu da. Daha önce 2 defa yüz vermemişti ölüme bu seferde vermeyecekti fakat bu sefer ters köşeye yatırdı bizi başkan.

Ondaki Bursaspor sevgisi slogan değildi. Canım feda ! dedi ve öyle gitti.

Koca bir şehrin kalbine adını kazıyarak gitti. Çocuklarımıza anlatacağımız o destanın baş mimarıydı. Binbir zorluk içinde bu ülkenin gördüğü beşinci şampiyonu çıkardı.

Başkanım,

Hakkını helal et bizlere. Bizden yana yoktur ama eğer varsa helal olsun !

Şimdi sen Abdülkerim Bayraktar'a, Amigo Yaşar'a, Nejat Biyediç'e, Mususi'ye ve şampiyonluk görmeden yitirdiğimiz tüm yüreklere anlat o destanı.

Biz ise öğütlediğin gibi onurlu, dik duruşlu bir biçimde bu bayrağı senin yolundan en üstlere çıkaracağız.

Elveda şampiyon

Ve sana sözümüz olsun.

İkinci kupayla huzuruna gelmeden bize ölmek yok !