- Kategori
- Ekonomi - Finans
Emekliliği gelenler neden emekli olmuyor?
Birilerinin, hükümetten kamu görevlileri ile ilgili bir takım istekleri olduğunu basından okudum. Yaklaşık 35 madde. Maalesef hepsi de laga-luga, denilebilecek türdendi.
Oysa öncelikli olarak istenilmesi gereken ve düzeltilmesi gereken ise çalışanların emekliliklerindeki kesintilerdir.
Bir memur, emekliliği durumunda maaşının yaklaşık yarısı kesiliyor. Asgari ücretin 900 TL olduğu bir ülkede, alt kademe bir çalışanın emekli olması halinde yaklaşık 1000 TL ila 1500TL arasında bir kesintisi oluyor. Bu çok fazla bir kesintidir. Çalışan, bir çocuğunu asgari ücretle işe yerleştireceğine kendisi ayrılmaz ve çalışmaya devam eder, parayı da çocuğuna verir, daha iyidir.
Oysa devlet, bir çalışanından emekli olması halinde 500 TL yi aşmayacak şekilde bir kesinti yapmış olsa bugün emekliliği gelenlerin hemen hepsi emekliye ayrılacaktır. Bu da yaklaşık 1 milyon çalışan demektir. Bununla birlikte 1 milyonluk bir istihdam yaratılmış olacaktır. Yani yerlerine yeni çalışanlar alınacaktır.
Şimdi bir kesim de diyecek ki bütçeye yük gelecek. Hayır beyler, bu algı yanlıştır.
DEVLET, ŞİRKET DEĞİLDİR. Devlet paranın başıdır, kaynağıdır, ekonominin motorudur. Bu ülkede asgari geçim standardı 3000 TL, açlık sınırı ise 1500TL. ise bu miktarın altında maaş alan bir çalışan bunu harcamak zorundandır. Bu da, devletin çalışana ödediği maaşın tekrar geriye, devlete vergi olarak dönmesi demektir. Devlet, vergi toplar ve hizmet olarak ta halka hizmet sunar. Bu bazen çalışanın maaşıdır bazen de yatırımlardır. Yani hizmet alımıdır. Devlet vergi adı altında topladığı parayı piyasaya sunmak zorundadır. Devlet 3000 TL nin üzerinde verdiği maaştan o çalışan birikim yapabilir. İşte bu 3000TL nin üzerindeki miktar geriye dönmeme şansı olduğu için giderdir, geriye dönme şansı olmayabilir. Zaten tüketim toplumuyuz ki 5000 TL de alsa çalışan bunu harcıyor.
Devlet, yatırımlarda, 1 TL ye vatandaşın yaptırabildiği, üstelik daha kaliteli işi 10 TL ye yaptırıyor ve buna para vermekten kaçınmıyor ve gider sayılmıyor da çalışanına verirken neden gider sayılıyor? Çalışana, utanmadan 1 krş, 1 krş artış yaparken, meclis çalışanlarına ise –milletvekilleri dahil, 1000 TL, 1000 TL artış yapılıyor.
Sendikalar ise hikaye. Onların derdi kendi ceplerini doldurmaktır. Hangi bir sendikacı bunu savundu bugüne kadar?