- Kategori
- Kişisel Gelişim
En önemli gıda: Sevgi
Size insanlar arası ilişkilerde çok önemli bir noktaya değineceğim. İnsanlar birbirlerine mesajlarını sözcüklerle iletirler. Ve karşımızdakini söyledikleriyle anlamaya çalışırız. Oysa her insanın bir gösterdiği sosyal yüzü vardır, bir de içsel benliği… Sadece onun söyledikleriyle onu anlamaya çalışmak yetmez karşımızdakini anlamaya… Bir de söylemediklerini, belki de söyleyemediklerini anlamaya çalışmak gerekir. “İnsan sarrafı” veya ”bilge insan” diye tanımladığımız insanlar, insanları söylemedikleriyle de anlayan insanlardır. Var mısın yok musun programlarından birinde Nursel kızımız ilginç bir anısını anlatmıştı. Kimsesizlerin sesi olarak konuştuğunda, kimsesiz bir çocuk olarak büyüdüğü çocuk yuvasında, Oya annesini diğer çocuklardan kıskandığı için, onlarla ilgilenmesin kendisi ile ilgilensin diye taşlar üzerinde yattığı olmuş… Söylemediğini anlatmanın çocukça bir çabası işte… Sözcükleri beyin hazırlar ve denetime tabi tutar. Yani bir anlamda sosyal baskıyı, ortamı, kültürü dikkate alır. Görünmek istediği gibi gösterme çabası vardır her insanda. Ama beden, kendini daha bir istem dışı yansıtır… Bu yüzden, beden dili, bazen insanların söylemediklerini anlamada önemli bir ipucu işlevi görür. Bazen de bu durumun yanlış anlamaları da beraberinde taşıdığı unutulmamalı ve daima "geri bildirim"lere dikkat ederek doğru anlayıp anlamadığınız test edilmeli.... Çocuklar bir gün dışarda aç bir yavru kedi görmüşler, alıp eve getirmişlerdi. Kediyi ben de aldım kucagıma ve sevdim, cocukları da hemen ciğer aldırmaya gönderdim. Ciğerler geldi ve bir odaya ciğerlerle beraber kediyi koydum. Rahat yemesi icin kapıyı da kapattım. Aradan kısa bir müddet gecti merak ettim acaba yiyor mu diye... Kapıyı actım, baktım.. Cigeri sanki parçalayarak yiyen o aç kedi, beni gorunce durdu. O da ne agzındaki ciğeri bıraktı. Fırlıyarak kucagıma atladı!.. Sevilmeyi tercih etmişti aç kalma pahasına!.. Sevgi bütün gıdalardan önde gelir!... Ne güzel anlatmıstı o yavru kedi… Söylemeden….