Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Temmuz '08

 
Kategori
Siyaset
 

Ergenekon sonrası faşizm ve ulusalcılık

Ergenekon sonrası faşizm ve ulusalcılık
 

Ulusalcılık toplumu yatay olarak kesen ve “çözümü” devletin doğrudan zor kullanımında arayan kimlikler üstü bir siyasi pozisyon olarak şekillenmiş gözüküyor. Milliyetçiliğin ve laikliğin üstünün örtülerek farklı kimlikler arası bir bağ kurulabilmesine olanak sağlıyor.

Aynı zamanda gayrimüslümleşmiş bir öteki üreterek Kürtleri sembolik anlamda islamiyetin dışına itiyor. Bu kendi karşıtını din üzerinden algılayan etnik bir bakış açısı.

Müslümanlık dışındaki dinler düşman etnisiteler olarak algılanınca muhafazakarların da yadırgamadığı bir ortak payda oluşuyor ve laikliğin iticiliği ortadan kalkıyor.

İkinci olarak “devletin milleti ve ülkesi ile birlikte” özne olmasını kuşatan devletçiliğin asıl sahipleri ulusalcılar olarak ortaya çıkıyor.

Devletçilik, devleti şu an onun adına davranan aktörlerden bağımsız bir varlık olarak algıladığı için, kültürel kimliği muğlak bir özne yaratıyor ve böylece farklı kimliklerin ideolojik bir zeminde bir araya gelmesi mümkün hale geliyor.

Bu durum Cumhuriyet tarihinde ilk kez ortaya çıkıyor ve faşizmi olanaklı kılıyor.

Ülkenin AB’ye yaklaşması, giderek küresel bağımlı hale gelmesi, bürokratik yapıya Akp’nin müdahaleleri tehdit olarak algılanıyor. Bu kesim en büyük ortağı olarak askerleri görüyor.

Baykal ve Bahçeli bu damarı besleyecek ergenekon sonrası unsurlar.

Faşizm beceriksiz devletin yerine “gerçek” devletin geçmesini isteyenlerin “halk desteği” ile meşru hale gelen sistematik zulmüdür.

Kaynak: Faşizmin ayak sesleri- E. Mahçupyan

 
Toplam blog
: 444
: 1284
Kayıt tarihi
: 13.09.07
 
 

MB zengin kültürel bir eksen; düşüncelerimizin buluştuğu, tartıştığımız, birbirimizi etkilediğimi..