Erkek boşanmak ister mi?

Toplumda yaygın kanı; erkeklerin boşanmak istedikleri, kadınların ise istemedikleri doğrultusundadır.
Görünüşte öyledir. Ama gerçek farklıdır.
Kadın cinayetlerinin altında yatan en önemli neden; kadının boşanmak istemesidir.
‘Kendisinden boşanmak isteyen eşini sokak ortasında öldürdü.’
‘Kendisinden ayrı yaşayan eşinin evini basıp, eşini doğradı.’
‘Kendisinden ayrılan eşinin evini bastı. Eşini, kayınvalidesini ve çocuklarını öldürdü ve intihar etti.’
Yukarıdaki gazete haberleri ve daha birçok benzeri erkeğin boşanmaktan ne kadar korktuğunu anlatmıyor mu?
Erkekler aslında boşanmak istemezler. Ancak geleneksel erkek rolüne göre davrandıkları için evliliği sürdürmeyi eşlerine bir ikram gibi sunarlar.
Erkek duygusal açıdan kadın kadar güçlü değildir.
Erkek yalnızlıktan korkar. Zira baş edemeyeceği birçok işle karşılaşır.
Boşandıktan sonra erkeklerin kadınlara göre kendilerini daha zor toparladıkları ya da hiç toparlayamadıkları bir gerçektir.
Şüphesiz kadın da boşanmak istemez. Onlar da boşandıklarında yalnızlık duygusu yaşayacaklardır. Ancak, kadınları asıl düşündüren toplumsal ve ekonomik sorunlardır.
Ekonomik sorunlarını halletmiş bile olsa ‘elalem ne der, mahalle baskısı’ sorunlar boşanmış kadını bunaltır.
Ayrılmış kadın; ‘dul kadın’ sendromuna kapılır.
Öte yandan bir çok erkek onlara cinsel arzuları yerine getirilmemiş kadın gözüyle bakar. Bir de dul kadınların evli kadınlar arasında duyduğu tedirginlik vardır. Zira kendileri evli kadınlar için potansiyel bir tehlikedir. Çünkü her an onların kocalarını baştan çıkarabilirler.
Sevgili okurlarım evlenmek ne kadar sevindirici bir olaysa boşanmak da bir o kadar üzüntü vericidir.
Şurası unutulmamalıdır: İnsanı ister kadın olsun, ister erkek olsun, daha mutsuz yapan daha kişiliksiz yapan, daha güvensiz yapan bir evliliği de sürdürmenin pek mantığı yoktur.
Yolun sonu gelmişse nasıl evlenildiyse öyle boşanmasını bilmek gerekir.
Evlenmek de boşanmak da cesaretli, kendine güvenen, birey olabilmiş insanların yapabileceği bir davranıştır.