Eşcinsel hakem mevzusu

Türkiye beni şaşırtmaya devam ediyor.

Bundan birkaç gün önce “meclis gündeminde eşcinsellik yer alacak, milletvekilleri hep beraber olup eşcinselliği savunacak” deseler güler geçerdim. Hatta “hadi oradan!” bile derdim.

Ancak ülkemiz öyle günler yaşatıyor ki bizlere, her gün yaşananlara şaşırmadan edemiyoruz.

GAY HAKEM MEVZUSU

Gündemi derinden sarsan olay; eşcinsel bir futbol hakeminin, 3 ay aktif olarak hakemlik yaptıktan sonra Futbol Federasyonu’na bağlı kurullardan gelen tebliğ ile görevine devam edemeyeceği yönünde karar verilmesiydi. Kararın gerekçesinde ise hakemin askerlik görevini eşcinsel olduğu için yapmadığı gösterilmişti.

Bu durumda tartışılacak ve sorulacak oldukça fazla malzeme çıkıyordu basına. Durum da öyle oldu zaten. Erman Toroğlu’ndan birçok farklı isme hakemin kim olduğu yönünde değişik tahmin ve meraklı sorular geldi.

MADEM SAĞLIKLISIN…

Eşcinselliğin hastalık olmadığı ve kişisel bir yönelim olduğu gerek tıp gerek de psikoloji dünyasından gelen açıklamalarla net bir biçimde açıklığa kavuşturuldu. Yani eşcinsellik bir hastalık ve tedavi edilebilir bir rahatsızlık değil.

Durum böyle olunca hala Türk Silahlı Kuvvetleri’ne göre “psikoseksüel rahatsızlık” olarak algılanan eşcinselliğin rapor verilebilecek türden bir niteliğe sahip olmadığı da çok açık.

Bu bakışla Türk Silahlı Kuvvetleri’nin tıp ve psikoloji bilimlerinin güncelliğinden uzak bir yapıda olduğunu söyleyebilmek de mümkün.

Eşcinseller de çeşitli gerekçelerle askerlik yapmak istemedikleri için aslında bu maddenin arkasına sığınıyorlar. Normal şartlarda bir eşcinselin askerlik yapmasının önünde hiçbir engel yok. Her Türk vatandaşı nasıl askerlik yapabiliyorsa eşcinsellerde o şartlarda vatani görevlerini yapabiliyorlar.

Korkutma, yaygın ideolojiye karşı durma gibi durumlar eşcinselleri askerlikten uzak durmaya zorluyor olabilir. Askerlikten kaçmak ve görevi yapmama adına rapor alma yolunu seçen birçok eşcinsel olduğu da belirtiliyor. (Her ne kadar istatistiklere yansımasa da)

HAKEME GELİNCE

Hakemin hakemlik mesleğini icra edebilmesi için çeşitli fiziki şartları taşıyor olması lazım. Kaldı ki 3 aylık süreçte aktif olarak hakemlik yaptığına göre bu şartları taşıyor, yani hakem fiziki olarak sağlıklıydı. Bu durumda hakemin askerlik yapmamış olmaması tamamen kendi isteğine bağlı aldığı raporun sonucudur. Yani askerlik şubesine gidip ben eşcinselim demediğiniz sürece kimse sen askerlik yapamazsın demez, diyemez. Herhangi bir özrünüz, eksiğiniz, gediğiniz varsa orası ayrı tabi.

Hakemin kişisel bir isteği olan askerlik yapmaması, hakemlik mesleğini yapamayacağı anlamına gelmemelidir.

KASAP, BAKKAL, MANAV…

Kasap, bakkal, manav, asker, postacı, pastacı ya da aklınıza hangi meslek grubu gelirse gelsin kişiler eşcinsel olabilir. Bu eşcinselliğin ille sırıtması ve kendini belli ediyor olması da gerektiği anlamına gelmemeli. Çünkü toplumdaki yaygın inanç iki kırıtan, iki şarkı söyleyen, biraz makyaj yapan erkeklerin eşcinsel olduğudur.

CHP ve DTP!

Daha önce birkaç soru önergesi ile eşcinsellerin ayrımcılığa uğrayıp uğramadığını Adalet Bakanlığı’na soran DTP’liler, eşcinsel hakemi de meclis gündemine taşıdılar.

Bu kez CHP’lilerinde desteği gelince AKP’liler şaşırdı kaldı. Yalnız AKP’liler değil elbet bende şaşırdım.

İnsan hakları, demokrasi diyoruz da böyle ufak meseleleri çözemezsek ne olacak özgürlüklerin hali?

İnsanları sadece “insan” olduklarından dolayı yargıladığımız gün gerçekten “insan” olduğumuz gün olacak…

Buğra TOKMAKOĞLU

Abtokmakoglu@gmail.com