Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Kasım '11

 
Kategori
Dünya
 

Eski kültürlerde kurban töreni ve insan kurban etme ilkelliğinden kurtulmak...

Eski kültürlerde kurban töreni ve insan kurban etme ilkelliğinden kurtulmak...
 

Aztekler


İnsanlık tarihine bakıldığında çözemediği, karşısında çaresiz kaldığı güçleri Tanrılaştırdığı görülür. Semavi dinlerden önce yaşayan kültürlerin ortak özelliğidir bu Tanrılaştırma. Kurban keserek Tanrıların yanında yer almak, adına tapınaklar inşa etmek mitolojik kültürlerde yer alır. İnsan korkularını yenerek kahramanlar yaratır, yarattığı kahramanları tanrılaştırır. Kurbanlar adar, iş o dereceye gelir ki insanoğlu kendi hemcinslerini de kurban eder. Bütün dünya kültürlerinde, destanlarında, dinlerinde “kurban törenleri” yer alır.

  Türklerin İslamiyet öncesi inancına göre  Tanrılara kurban kesme törenleri yapılmaktadır. Türk Dili'nin en eski ve değerli sözlüklerinden Divânü Lûgati't-Türk’te , kurban karşılığı olarak ”yağış” kelimesi geçmektedir. “Yağış, İslam'dan evvel Türkler’in adak için, yahut Tanrılara yakınlık elde etmek için putlara kestikleri kurban” olarak anlamlandırılmıştır.

 Türklerde kurbanların en önemlisi at. O zamanın göçebe topluluklarda olduğu gibi Türkler savaşta ve barışta devamlı at üzerindeler, atın etinden ve sütünden yararlanıyorlardı. Bu durumda Tanrı’ya sunulacak en değerli kurbanda at olmaktadır.

Manas destanında birçok yerde at kurbanı geçmektedir: “Manas'ın oğlu Semetey Talas'ta Zülfikâr dağında oturan Bayoğlu Bakay'ı ziyaret eder. Bakay sevinir. Tanrı yoluna atlar kurban eder.”(2)

 “İnsanlık tarihinde en önemli yer tutan kurban olayı ise İbrahim'in oğlunu kurban edişidir.Ünlü dinler tarihçisi Mircea Elida’ya göre bu olay Eski-Doğu dünyasında sıkça uygulanan ve İbranilerin Peygamberler dönemine kadar sürdürdükleri, ilk çocuğun kurban edilişi pratiğinden başka bir şey değildir. İlk çocuk, çoğunlukla bir Tanrı'nın çocuğu olarak görülür, ilk çocuğun kurban edilmesi, Tanrı'ya ait olanın geri verilmesi demekti.”(2)

 Semavi dinler öncesi kurban etmenin yaygın bir tören biçimi olduğu görülür. Ailenin ilk çocuğunun kurban edilmesi Tanrı’ya en değerli olanın sunulması,  koruyuculuğunun kazanılması olarak görülebilir. İlk çocuğu Tanrıya kurban ederek diğer doğacak çocukların, dolayısıyla insan soyunun devamı için Tanrı’nın koruyuculuğunu kazanmak için kurban törenleri düzenleniyor denilebilir.

 Yunan mitolojisinde de insan kurban etme ritüeli vardır. “Truva Savaşı'nda Menelaus, hem karısını kurtarmak hem de intikam almak için, kardeşi ve Argos kralı Agamemnon'un baş kumandanlığında bir ordu toplar.  Savaşa bütün Yunan kralları katılır.Gemilere binerler. Ancak rüzgâr Tanrısı yelkenleri doldurmaz. Tanrılar rüzgâr vermek için Agamemnon'un kızı İphigenia'yı kurban etmesini isterler. İphigenia kurban edilir. Yelkenleri dolan Akhaiolar Anadolu'ya geçer, Truva'ya varırlar.”(2)Savaş sonunda Yunanlılar Truva’yı alırlar.

 Dünyanın bütün eski kültürlerinde insan kurban etme vardır. Semavi dinler ortaya çıktıktan sonra insan yerine hayvan kurban etme yaygın bir biçimde devam etmektedir. Hıristiyanlar’ın inancına göre ise en son kurban peygamberleri İsa’dır.

 Kültürlerin dinsel inanışları ortak özellikler taşıdığı gibi destanları da  benzerlikler taşır.Nart* Destanları ile Sümerlere ait Gılgamış Destanı ortak özellikler taşır. “Kuzey Kafkas Nart Mitolojilerinin kadın kahramanı olan Seteney Guaşe ile Sümer Tanrıçası Nansuri benzeşmesi şöyledir: Nart kadını Seteney oğlu Sosrikua'nın yiğit biri olarak savaşçıların yanında yer almasıyla bir kurban keser. Kestiği kurbana Nart Tanrılarını davet eder. Bu davete pek çok Tanrı katılır. Sofradaki yemeğin yetmeyeceğini görünce;

Sineklerin kurban kanına çökmesi gibi
Soframa saldırıp herşeyi silip süpürdünüz
...”der.

Sümer Tanrıçası Nansuri de oğlu Gılgamış'ı korumak için en büyük Tanrı'ya kurban keser. Kurban etinin tanrılara yetmediğini gören Nansuri;
Aman aman !
Tanrılar da sineklere benzemiş
Kurban kanının kokusunu duyarak
Hepsi gelivermiş...”
der.”(3)

  Mezopotamya, Anadolu, Mısır, Hint, Çin, İran ve İbrani dinlerinde yılın belli aylarında dinî törenlerle kurban sunma, bayram yapma geleneği vardır.(1)

 İnsanlık tarihinde geçmiştede var olan kurban töreni/bayramı törenlerine kısa bir göz atma, olarak değerlendirilmesi ve en önemlisi ufuk açıcı olması umuduyla kaleme aldığım bu yazının sonunda insanlığın, “insan kurban etme” ilkelliğinden hayvan kurban etmeye evirildiği sonucu çıkıyor görülsede, dünyada yaşanan gerçeklik bu çıkarımı desteklemiyor ne yazık ki. Açlıktan, yoksulluktan, savaşlardan ,vahşi neoliberal/emperyalist politikalar sonucunda ölen milyonlarca insan varken…

 Bugün “çocuklarını kurban eden” kültürlerin yaşadığı çağdan daha vahşi bir dünyayı paylaşmak zorunda olduğumuz gerçeğini kim inkar edebilir!

 İyi bayramlar!

 *Nart: Antik çağ kültürü.

 (1)V. Akyüz. “İnsanlık Tarihinde Kurban ibadeti”

 (2) Salahaddin BEKKİ’ nin “Türk Mitolojisi'nde Kurban ve Nevruz-Kurban ilişkisi ve Kurbana bağlı olarak yapılan Ritler-Pratikler” adlı makaleleri.

 

 

 
Toplam blog
: 1114
: 827
Kayıt tarihi
: 28.09.06
 
 

Ankara'da yaşar, dünyalı,aynadaki görüntüsüne muhalif, vicdan hesapları yapmaktan yorgun, yaşanıl..