Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Mayıs '09

 
Kategori
Deneme
 

Eskitilmiş hüzünler

Eskitilmiş hüzünler
 

Bazen biliriz çıktığımız yolculuğun geri dönülmez olduğunu;yada dönsek bile aynı biz olamayacağımızı. Ama farkına bile varmadan limanın önünden geçer, göz ucuyla bizi muhteşem yolculuğa çıkaracak rüzgarı kestirmeye çalışırız.

Bekleriz limanda; beklenen gelmemişse bile, gelenin beklenen olduğunu sanırız. Ve yolculuk ışıltısının yüreğimizin en ücra köşesine ulaşmasına izin veririz. Beynimiz ''hayır yapma, gitmemelisin''der, ama ayaklarımız yüreğimize vuran ışıltının büyüsüne kapılıp yönünü gitmeye doğru çevirir, artık durduramazsın akışı.

Hiç aniden oldu bu yolculuk deme. Sen çoktandır hazırlıyorsun kendini, hayal ediyorsun. Bütün yaralarını incitmiş, kanatmış, ağlamış, onarmış ve unutmuştun. Annenin çeyiz sandığına eskitmiş bir hüzünle kapatmıştın herşeyi. Yüzündeki hüzün çizgilerini gülümseme çizgilerinde yok etmiştin. Cildin daha parlak, gözbebeklerin uzak ve karanlığı görebilecek kadar büyük(ki aşık oluncada gözbebekleri büyürmüş), doğan gün bir öncekinden daha güzel, yürüdüğün sokaklar sanki ayağının altından kayıyor, yapılacak işler sihirli değnek değmişcesine yorulmadan bitiyordu. Uykuların deliksizdi.

Gelenin beklenen olduğundan emin değildin ama ya beklenense?

Ya beklenense?

Ya beklenense?

Hayır, beklenen değil gelen aldatma kendini. Sen yolculuğa çıkmak istiyorsun. Güzel şeyler yaşama olasılığının olduğunu düşünüyorsun. Çık yolculuğa o zaman.

Yolculuk o muhteşem ülke
Yaşanmamışlıkları yaşarım umudu
Yolculuk o muhteşem ülke
Yeni bir sen.

Ah!Rüzgar saçlarının her telini okşayarak geçiyor senden. Bedenin dolunayda parlayan gül yaprağı, ya da çiçeğe durmuş nar ağacı..

Hayır yanılıyorsun, rüzgar saçlarının her telini okşayarak geçmiyor senden. Öyle sanıyorsun. Öyle sanıp çiçeğe durmuş nar ağacına dönüşüyorsun. Görüyorsun, anlıyorsun rüzgar senin beklediğin rüzgar değil. Saçlarını savuracak rüzgar bu değil. Öyle olduğunu bilsende çıkacaksın bu yolculuğa. Çık o zaman.
Çıktın...

Yaklaşan ilk limanda bu yolculuğun biteceğini bilerek. Bitsin o zaman.
Bitti... Bitsin...

Gelen beklenen değilse sen yeni olamazsın.

Dön geriye evine, seni sarmalayan kaleye geri dön. Annenin çeyiz sandığı yeni hüzünlerini bekliyor. Hüzünlerini eskitmeyi düşünme. Kendini incitme, kanatma, ağlama, onarmaya çalışmadan eskitmeden kaldır hüzünlerini.

Yoksa hüzünler seni eskitecek...

19.05.2009

 
Toplam blog
: 105
: 670
Kayıt tarihi
: 18.10.07
 
 

Karlı bir kış günü, yaşam denilen bu yola düşmüşüm. Yürümüş yürümüş de bir arpa boyu yol alamamış..