Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Ağustos '08

 
Kategori
İlişkiler
 

Facebook- aşk- sevgi üzerine küçük bir ders...

Facebook- aşk- sevgi üzerine küçük bir ders...
 

Akşam oğlumu kurstan aldım. Kah günlük muhabbetler, kah radyo dinleyerek köprü trafiğine daldık. Radyoda, yetenekli, esprili ALEM bir çocuk. Facebook sitesinden ve eski arkadaşların sitede nasıl birbirlerine kavuştuklarından bahsediyor.

Radyocu, siteden bahsederken, ''Eski arkadaşınızla nerede karşılaştınız?'' türünden bir soru sordu. Birbirinden esprili kısa mesaj yanıtları arasında, biri gerçekten çok ilginçti ve ergen adayı oğlumun dikkatinden kaçmadı. Mesaj şöyleydi: ''Eski kız arkadaşımın nikahına yanımda eşimle birlikte gittim.!''

Bizimkinin kulakları derhal dikildi ve soru yağmuru başladı:

S: Olacak şey mi anne, eski sevgilisinin nikahına gitmiş yaaaa....
Y: Neden olmasın, benim eski erkek arkadaşım da benimkine gelmişti.
Köpürdü kerata, ergen ya, beni hayli kıskanmaya başlamış durumda.
S: Kim O?
Y: Oğlum tanımazsın. Görüşmüyoruz ki.
S: Babam biliyor muydu?
Y: Evet, onun da eski kız arkadaşı nikahımızdaydı.

Gözüm öndeki aracın stop lambalarında, yüzünün aldığı şekli göremiyorum ama tahmin ediyorum.

Bu kısa şok anından sonra sorular yağmur gibi yağmaya başladı:

S: Anne, eski sevgiliyle arkadaş olunabilir mi?
Y: Neden olmasın. Düşman gibi ayrılmadınsa, arkadaşlık devam eder. Üstelik düşman gibi ayrılmak için bir sebep yok. Konuşursun, anlaşırsın, ayrılırsın, arkadaşlığın sürer.
S: Anne, hoşlanmak ne demek çıkmak ne demek, sevgili olmak ne demek? Ne farkları var?

Allahım ne zor sorular.!

Bu soruları 13 yaşında bir çocuk neden sorar, tahmin edersiniz. Geçen yıl, başladığı bittiği belli olmayan bir gönül macerası oldu. Ama ne olduğunu ne biz anlayabildik, ne de o. Şimdi, neyin nasıl olduğunu anlamaya çalışıyor bizim delikanlı.

Ama bana yanıtlaması o kadar zor geliyor ki... Nasıl anlatayım 78 kuşağı gençliğinin kardeşçe ilişkiler içinde bastırılmış duygusallıklarıyla asla sevgili olma becerisini bir türlü sağlayamadıklarını. O halde, günümüz ilişkileri ile harmanlamam lazım. Zaman kazanmalıydım. En güzeli, soruya soruyla yanıt vermek:

S: İlk aşkın kimdi?

Gayet masumane bir ses tonu ile sorulan bu soruya, bizimki hiç tereddütsüz yanıt verdi:

Y: Reysi vardı ya, işte o. (Anaokulundaki ilk aşkı)
S: Ona 'Seni seviyorum' dedin mi?
Y: Hayır. Diyecektim ama okul bitti.
S: Geçen seneki hoşlandığın kıza 'Seni seviyorum' dedin mi?
Y: Hayır, ben diyene kadar okuldan ayrıldı.

İkimiz de gülmeye başladık.

S: Kalsaydı, bu sene der miydin?
Y: Bilmeeeem. İnsan hoşlandığına 'Seni seviyorum' demeli mi?
Soru sorma sırası ona geçti. Yanıtlama sırası da bana...
Y: Hayır. Demez, dememeli.
S: Neden?
Y: Bir kıza için ısınır, hoşlanırsın, hatta daha ileri gidip aşık olursun. Ona çıkma teklif edersin. Onaylarsa, bir süre arkadaşlık edersin. Anlaşabilirsen, yoluna devam edersin. Öyle bir zaman gelir ki, kendini ona karşı sorumlu hissedersin. Bağlı hissedersin. Aynı duyguları o da yaşıyorsa, işte o zaman 'Seni seviyorum' demelisin. Bu iki kelimenin bir sihiri vardır. Kolayca harcanmamalı. Bağlayıcıdır. Sorumluluk gerektirir.
S: Nasıl bir sorumluluk?
Y: Eğer biri senin sevgini haketmişse, sen de onunkini, sadık kalmalısın. Aynı anda asla 3-5 kızı idare etmeye kalkma. Hoşlandığında, böyle bir yükümlülüğün yok, ama sevgili olmuşsan, bir başkası ile asla duygusal ilişkiye girmemelisin.
- Anladım. dedi.

Ergenlik arifesindeki bir delikanlıya hoşlanmak-çıkmak-aşk-sevgi merdivenlerinin nasıl basamak basamak çıkılması gerektiğini anlattığım ders burada sona erdi.
Biliyorum ki, bu dersten sonra, o iki sihirli kelimeyi kolayca çar-çur etmeyecek. Hakedene rastlayanına dek saklayacak.

Bu tür bir dersin, tüm anne-babalar tarafından çocuklarına verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Benim ebeveynlerim bu tür derslerin verilmediği bir zaman diliminde büyüttüler bizi. Şimdiki gençler, karşı cinsle ilişkilere daha hoş görüyle bakıldığı bir dönemde yetişiyor. Ancak, bazı kavramların değerlerini bilmiyor. Benim bildiklerim de bu kadar. Katkı verecek olan varsa, buyursun, yazsın.

 
Toplam blog
: 19
: 909
Kayıt tarihi
: 27.06.08
 
 

1960 İstanbul doğumluyum. Eczacıyım. 2 Çocuk annesiyim...