- Kategori
- Felsefe
Felsefe Nedir?
Bu yazı bugünlerde herkesin filozof kesilmesine karşı çıkıştır, haykırıştır. Herkesin kendince içini doldurduğunu sandığı felsefenin bu kadar kolay yapılabilir, ya da başka bir deyişle ayağa düşürülmesinin altında yatan aslında felsefenin insanlara düşünmeyi öğrettiği için tehlikeli olduğu, dolayısıyla herkesçe güya yapılmasının sağlanmasıyla da yarattığı tehlikenin bertaraf edilmesi midir?
Felsefenin ne olduğuna ilişkin, bence, en iyi tanımlardan bir tanesi Prof.Dr.Betül Çotuksöken'in tanımıdır: "Felsefe, öncelikle varolan, düşünme, dil arasındaki ilişkileri ve dolaylı olarak da, bu alanların herbirini 'kendince' inceleyen bir etkinliktir. Filozofların ortaya koyduğu düşünceler herşeyden önce, varolan, düşünme, dil arasındaki ilişkilerin incelenmesine ilişkindir. Bu ilişkilerin incelişi, çözümlenişi, hemen her filozofta bir özgünlük içinde, bir farklılıkla ortaya çıkar..." Bu tanımlama felsefenin işlevsel özelliğini ortaya koymaktadır. Aslında felsefe herşey üstüne bir düşünme etkinliğidir. Ancak bu düşünme etkinliği herkesin her istediğini istediği gibi söylemesi de değildir. Felsefenin kendine özgü bir dili vardır, düşünsel etkinliğin yani felsefenin rasyonel bir çerçeve içinde teorik ve sistematik bir temellendirmeyle yapılması birçok filozof tarafından kabul gören bir yaklaşımdır. Eline her kalem alanın soyut kavramlarla bir şeyler yazması asla felsefe değildir.
Felsefenin ne olmadığını son günlerde en güzel ortaya koyan Doç.Dr.Çetin Veysal'dır: "Felsefe herkes tarafından yapılabilir olduğu varsayılan bir etkinliktir. Oysa böyle midir? Örneğin; 'Hukukun uygulama alanlarında pozitif hukukun kurallarının uygulama koşulları, kuralları ve ilkeleri herkesçe gerçekleştirebilir mi?' ya da 'Bir belediye bandosunda herhangi bir insan klarnet, obua ya da çello çalabilir mi?' ya da 'Bir torna atölyesine giren herkes atölyedeki her işi yapabilir mi?' sorularına verilen yanıtla, 'Felsefe herkesçe yapılabilir bir etkinlik midir?' sorusuna verilen yanıt aynıdır, yani hayır. Denmektedir ki, felsefe yaşama ilişkindir ve herkes de yaşadığı için yaşadıkları hakkında akıl yürütür, yazabilir ve konuşabilir! Ancak, bunun için yaşam hakkında bilgi sahibi olunmalıdır ve bilgi aracılığıyla da fikir ortaya atılmalıdır ki, felsefe yapılabilsin. Tabi bilgi derken, enformasyon ve gerçek bilgi arasındaki farkın gözardı edilmemesi de çok önemlidir. Çağdaş felsefenin en temel özelliklerinden biri de pozitif bilimlerin bulguları üstüne yeni açılımların ve soruların oluşturulması ve yanıtlanmasıdır.
Bu yazıyı niye mi yazma ihtiyacı duydum? Blog kategorileri içinde felsefe çok aktif görünmekle beraber ben henüz pek felsefe yazısı göremedim de ondan.
Son söz olarak şunu da diyebiliriz: Felsefe, iki bin beş yüz yıldan beri hem doğuda hem de batıda dizgesel bir bütünlük içindedir. Büyük, önemli bir gelenektir. Felsefenin aslında soruları özlüdür. Ayrıca her yanıt yeni bir sorudur. Philosophia perennis, sonsuz felsefe...
Kaynakça
Kimin (N)için Felsefe?, heyamola yayınları, 2006-İstanbul
Felsefe Nedir? Karl Jaspers, Say yayınları, 2001-İstanbul