- Kategori
- Spor
Fenerbahçe - Galatasaray

Ben İstanbul kuzguncuk dogumluyum ilk defa babam beni Fenerbahçe-İstanbul spor maçına götürmüştü, ya onbir, ya da on iki yaşında idim. Bir hafta sonra da FENERBAHÇE-GALATASARAY maçı vardı, tabi o zaman diğer takımlarda farklı idi.. Beykoz- Vefa - İzmirspor çok önemli takımlardı..
İstanbul daki bütün maçlar inönü stadında olurdu.. Büyük maçlar da stadın bir tarafı Fenerbahçe, diğer tarafı Galtasaray taraftarı doldurur du.o zaman biletix gibi veya kombine gibi satışlar yok, sıraya girersin bileti alır girdin girdin, giremedin teknik ünüversitenin oraya maçın skor tabelasını seyretmek için...
En kötü tezahürat "sen oyna Gündüz (Kılıç) sen oyna" gibi, veya naynay hakem.. nay nay hakem...(bugünün... gibi)..
Fenerbahçe-Galatasaray maçı akşamı kim galip gelirse gelsin evde tek pişen yemek "kuru fasulye pilav" olurmuş, o gün yani FB-GS maçının olduğu her gün kuru fasulye pilav pişermiş evde..
Maç başlamadan önce ilk önce bir hışımla sırası ile amigolar gelir, taraftarı çoşturur..en büyük tezahürat "bir baba hindi" idi.
Şimdi sanki..filistin-israil savaşı varmış gibi...abi-kardeş..arkadaş birbirlerine nasıl küfür ediyorlar..
Ne ise herkeze iyi derbiler..
İyi oynayan kazansın...