Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Nisan '22

 
Kategori
Futbol
 

Fenerbahçe'de ne değişti?

FENERBAHÇE'DE NE DEĞİŞTİ?
 
Fenerbahçe kulübü başkanı Ali Koç, kaybedecek bir şeyi kalmayan futbol takımının başına İsmail Kartal'ı getirirken biraz da çaresizlikten hayatının kumarını oynamıştı...
Futbolcu kendine olan güvenini kaybetmiş, taraftar bölünmüş, umutsuz ve küskün, homurdanmalar başlamıştı...
Ben en başından beri Fenerbahçe'de iyi futbolcular olduğunu söyledim hep...Hiç birinin değeri anlaşılamıyor, sıradan futbolcular olarak yorumlanıyorlardı...
Fenerbahçe son 8 maçında 7 galibiyet, 1 beraberlik aldı....Beraberlik aldığı tek maç da 75 dakika 10 kişi oynadığı Trabzonspor maçı...Kritik Alanya ve Konyaspor,Kayserispor deplasmanlarında da galip geldi..En son Galatasaray'ı yendi.. Bunlar peşpeşe kazanılması zor maçlardı...
.
Samuel Osai'den sağbek, Ferdi Kadıoğlu'ndan mükemmel solbekler yarattı....Kore'li Kim stoperde harikalar yaratmaya başladı...Satılması düşünülen ve attığı gollerin hepsi jeneriklik bir şölen olan Zajk kariyerinin zirvesine ulaştı, takımın değişmez futbolcusu oldu.. 17 yaşındaki Arda Güler'i Türk futbolunun geleceğine oturttu....Mert Hakan hırsını arkadaşlarına aşıladı...Pereria'da oynama şansı bile bulamayan Crespo ve Rossi takımın değişmez oyuncuları oldu...
Takım kaybetme alışkanlığından kurtuldu, paraşütsüz düşüşten bir anda 2 sıraya yerleşti....
Peki nasıl oldu?
Bu takımda herşey vardı..ama yanlışta ısrar eden, çaresizliği suratından belli olan ve hatta yanlış oyuncularla oynayan bir hocası vardı...Belirlediği sistem, bol bir elbise gibi üstüne oturmuyordu....
İsmail Kartal kararlıydı...Tavizsizdi ve inançlıydı....aybedeceği bir şey de yoktu...Önce safraları temizledi....
Fenerbahçe'de uzun yıllar oynadığından bu kulübün eksiğini biliyordu..Sahada hırslı, mağlubiyete tahammülü olmayan, formasının hakkını sonuna kadar vermeye çalışan bir yapısı vardı futbolcuyken de....
Takımdaki en büyük eksiğin Fenerbahçe ruhu olduğunu biliyordu...Taraftar da bunu istiyordu.. Yenersin, yenilirsin ama Fenerbahçe iyi oynadığı maçlarda bile kazanamıyordu....
Adaletli forma dağılımı ve çok çalışmak benim prensibim diyordu...Kimin girip, kimin çıktığı belli olmayan, çorba gibi karmaşık bir kadro yapısından ideal 11 yaratmayı başarmıştı..
İsmail Kartal'ın Fenerbahçe'ye kazandırdığı en büyük kazanç, sadece puanlar değil, oyuncularına aşıladığı, kulübün büyüklüğünü hissettirdiği Fenerbahçe ruhuydu. Bu sahanın kenarındaki görüntüsünden bile belli oluyordu....
İsmail Kartal'ın son 8 maçtaki 7 galibiyeti bu yüzden asla tesadüf ve şans değildir....
-''Şimdiye kadar nerdelermiş'? Sorusunun cevabının direkt hoca değişikliği ile ilgili olduğunu düşünüyorum...
''Sezon sonuna kadar, enkazı idare et'' diye görev başına getirilen İsmail Kartal'ın yeni sezonda takımın başında kalıp kalmayacağı konuşuluyor şimdi....
Ne kadar doğrudur kalması veya gitmesi? Tekrar aynı başarıyı gösterebilir mi? Fikrim yok..
Ancak, her kim getirilirse getirilsin, bu Löw dahi olsa İsmail Kartal'ın (kabul ederse) mutlaka ya yardımcı antrenör veya sportif direktör sıfatıyla teknik kadro içinde olması gereklidir.
SÖZÜN ÖZÜ; Fenerbahçe'nin büyüklüğünü ve ruhunu hissetmeyen, hissettiremeyen hiç bir hocanın başarılı olma şansı yoktur...Aldığı paraya bakar.
N.K
 
Toplam blog
: 465
: 918
Kayıt tarihi
: 15.01.09
 
 

İstanbul doğumluyum.. İstanbul'un  tramvaylı döneminden bu şehirde yaşıyorum. Gençlik yıllarında ..