Fenerbahçe’nin Kadıköy bereketi: Yarım düzine gol!

Fenerbahçe, içeride bir başka, dışarıda bir başka...

Bu sezonki “başka”lık, dışarı için hep olumsuzluk anlatır oldu.

Ya içeri?

Hiç yenilgi olmadığına göre, beraberlikleri de “yol kazası” sayarsak, durum iyi. Bazen insan düşünmekten edemiyor; niye böyle oluyor? Oyuncular aynı... Teknik direktör aynı... Aynı olmayan, dışarıdaki oyunun skora olumsuz yansıması.

Soğuk havaya karşın tribünleri dolduran “vefalı” taraftar, rahat, rahat olduğu kadar zevkli bir maç izledi sayılır. Sivaspor maçında gidip gelen, gitti derken aynı dakika içinde dönme sinyali veren maçtaki o “heyecan” belki yoktu, ama geleceğe umutlu bir bakış vardı.

Stoch, oyuna daha kimse ısınamadan öyle bir gol attı ki...

Yılın “en iyi”leri içinde ilk sırada yer alacak bir gol.

Golün başlangıcı, Alex’in ustalığı, korner köşesinden ceza alanı dışına havadan çıkardığı top... ve Stoch’un o güzel vuruşu.

Daha ilk dakikada atılan gol, gerisi gelmeyince, Fenerbahçe ne yapacaktı?

İlk golden sonra, gol yemeye alışkanlığı, bunu “geleneksel hale” getirme gibi bir algı/ izlenim var ya...İşte o olmadı, art arda gelen güzel goller, maçın ilk yarıda bittiği havasını verdi.

*****

Gençlerbirliği ne yaptı?

İlk yarıda, son düdük çalmadan önce, sadece bir fırsat yakaladı. Onda da Tum, topu Volkan Demirel’e teslim etti. 

Direnmek mi?

Gençlerbirliği, direnmek istese de direnemedi.

Gençlerbirliği, kanatlardan, ortadan açıklar verdi. Fenerbahçe kalesine gidişleri için "yok" denebilir. Golleri yedikten sonra, canlanır gibi oldular, ama Fenerbahçe, etkili canlanmaya fırsat vermedi.

Fenerbahçe, hem ilk yarıda, hem ikinci yarıda istediği gibi yönlendirdi oyunu.

Gençlerbirliğ, ikinci yarının başında, Fenerbahçe kalesine gelmeyi akıl etti. Ancak kaleci Ramazan’ın akıl almaz ikramını, Emre affetmedi. 4-0‘dan sonra, Gençlerbiliği’nin kazandığı penaltıyla gelen gol, o da hakemin ikramı, sonucu etkileyecek, oyunu çevirecek bir gol olmadı.

Alex, bol gollü bir maçta gol atmasa olur mu?

Kuşkusuz olmaz!

*****

Fenerbahçe, içeride bir başka, dışarıda bir başka...

Bu sezonki “başka”lık, dışarı için hep olumsuzluk anlatır oldu. Neyse ki, Ankaragücü ile Trabzonspor maçları kaldı dışarıda. Yitireceği bir şeyi olmayan Ankaragücü, keyfince oynayabilir, Fenerbahçe’yi zorlayabilir mi?

“Keyfince oynama”ya “Evet” denir de, “zorlayabilir”e denebilir mi?

Ya Trabzonspor maçı?

Trabzonspor, kendi sahasında yenilmeyecek takım değil.

Kadıköy’de oynanacak Fenerbahçe- Galatasaray maçı, renkli bir maç olacağa benziyor.

*****

Fenerbahçe -Gençlerbirliği: 6-1

Stat: Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu

Hakemler Tolga Özkalfa, Serkan Gençerler, Ekrem Kan

Fenerbahçe: Volkan - Gökhan Gönül, Yobo, Serdar Kesimal, Ziegler - Mehmet Topuz (Dk. 82 Recep Niyaz), Cristian, Emre, Stoch (Dk. 60 Dia) - Alex (Dk. 74 Selçuk), Sow

Gençlerbirliği: Ramazan - Cem Can, Aykut, Kulusic, Mehmet Sedef (Dk. 42 Ergün Teber) - Hurşut, Azofeifa, Yasin, Özgür (Dk. 42 Oktay) - Soner (Dk. 67 Mehmet Akgün), Tum

Goller: Dk. 2 ve 38 Stoch, Dk. 20 Sow, Dk. 56 Emre, Dk. 65 Alex, Dk. 68 Dia; Dk. 60 pen. Soner

Sarı Kartlar:  Serdar Kesimal, Ziegler, Alex



TURGUT ÇELİK/ Mersin