Fenerbahçe Rahat Kazandı

Fenerbahçe, daha maçın başında golü bulunca, maçın Fenerbahçe açısından rahat geçeceğini düşünmüştüm. Nitekim bu düşüncemle beraber Fenerbahçe, ilk yarıda rakibine tek bir tane dahi gol pozisyonu vermedi. Pek tabiki ilk yarıda böyle bir durumun ortaya çıkmasında Beşiktaş’ın kadro yapısıda etkili olmuştu. Daha fazla savunmacı ve sadece Bobo’dan gol bekleyen bir takım hüviyetindeki Beşiktaş’ta, orta sahada oyunu kuracak, yönetecek bir adamın olmaması Fenerbahçe açısından önemli bir avantaj yaratıyordu. Fenerbahçe ilk yarıda biraz daha rakibinin üzerine gitmiş olsa sanırım tabelada daha farklı bir skor görürdük.

İlk yarıda en dikkat çekici pozisyonlardan birisi, hiç şüphesizki Guiza’nın, altı pas önünde ayağına gelen topu dışarı atmasıydı. “Santraforum” diye bir küp dolusu parayı alıp, bu denli basit bir pozisyonda dahi, topa vuruş şeklinin, ortalama bir futbolcunun dahi yapmayacağı basitlikte bir vuruşla sonuçlandırması ve topu auta göndermesi, aslında çok şeye işaret eden bir durumdur. Fenerbahçe bence Guiza’ya rağmen, şampiyonluk kovalar bir noktadadır. Maçın ikinci yarısında yine Guiza’nın gülünçlüklere vesile olan futboluna tanık olduk. Ne topa basabiliyor, ne pas verebiliyor ve nede akıl ve zekâ kokan bir hareketini görebildik. Guiza nasıl bir cevherdirki, biz bu cevheri bir türlü göremiyoruz. Her maç Guiza’nın abukluklarını izlemek hakikaten çok komik kaçmaya başladı.

Maçın ilk yarısı Beşiktaş’ın kadro yapısı itibari ile Fenerbahçe açısında hayli rahat geçti. İkinci yarıda ise Uğur İnceman’ın maça girmesi ve İbrahim Toraman’ın sağ kanada geçmesi ile birlikte Beşiktaş toparlanır gibi olsada ve maça ağırlığını koysada, dengelerini yakalamış olan Fenerbahçe defansını aşmaları zor bir olasılıktı. Nitekim ikinci yarıda dahi Beşiktaş’ın akılda kalan bir gol pozisyonu yoktu. En belirgin pozisyon, penaltıya sebep olan pozisyondu ve penaltıda değerlendirilemedi. Penaltıya sebep olan Bilica’nın yapmış olduğu hadise ise hakikaten pek bir tuhaf davranıştı.

Maçın hakemi Hüseyin Göçek hatalı kararlar vermiş olsada, maçın kontrolünü kaybetmedi. Futbolcular arasındaki itişmelere müdahaleleri yerindeydi. Buna karşın en önemli hatası Lugano’nun ceza sahası içerisinde eli ile kesmiş olduğu pozisyonu devam ettirmesiydi. Kesin kes penaltı olan bu pozisyon maçın sonucunuda etkiledi.

Fenerbahçe bu galibiyet sonrasında, Bursaspor ile baş başa kaldı. Şayet Fenerbahçe denizlerden geçip, derede boğulmaz ise büyük bir olasılıkla şampiyonluk ipini göğüsler. Fenerbahçe’nin en önemi avantajı, şüphesizki Bursaspor’un, Galatasaray ve Beşilktaş’la oynayacak olması. Bu maçlardan kaybedeceği muhtemel puanlar Fenerbahçe’yi şampiyonluğa taşıyacaktır. Ama unutmamak gerekiyorki, Fenerbahçe bu hafta belalısı ile karşılaşacak. Yılmaz Vural’lı Kasımpaşa’nın, Fenerhaçe’ye kolay teslim olmayacağını düşünüyorum.