Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Şubat '10

 
Kategori
Resim
 

Fırçasıyla Mardin'i tanıtan bir ressam

Fırçasıyla Mardin'i tanıtan bir ressam
 

Mardinli ressam, heykeltıraş sanatçı İsmet Yedikardeş fırçasıyla Mardin’i Anadolu’ya ve hatta yurtdışına taşıyor. Ulusal ve evrensel bir alanda Mardin’i tanıtıyor. Sanat ve kültür dergilerinde yerel ve ulusal basında İsmet Yedikardeşle ilgili haberleri okuyunca veya duyunca adeta gurur duyuyorum.

Ressam ve heykeltıraş İsmet Yedikardeş ile 12–18 Nisan 2008 Tarihleri arasında Mardin ilimizin tanıtımı sırasında Ankara’da MAREV VAKFI’NIN ( Mardinliler Eğitim ve Dayanışma Vakfı) katkılarıyla katıldığımız Sempozyumda Türk Amerikan Derneği Salonu’nda hazırladığı sergide onunla tanışma fırsatını buldum.. Orada yapılan birçok etkinlikler sırasında Yedikardeş’in bir de Resim sergisini açmıştı, Bu sergi sırasında birde bana tanıtıcı bir kitabını armağan etmişlerdi." Mardin Sevdalısı değerli hemşerim Abdülkardir Güler’e sevgi ve saygılarımla” diyerek imzalamışlardı. Tarih: 16 Nisan 2008. İşte bu tarihten bu yana İsmet Yedikardeş’i , Anadolu’nun değişik kentlerinde açmış olduğu sergilerden takip ediyorum.

Aslında bu uluslararası Mardin’i tanıtım sempozyumunda büyük emekleri gecen Eski Mardin Milletvekilimiz ve MAREV VAKFI Yönetim Kurulu Başkanı değerli insan, Sayın İbrahim Aysoy’ a da burada bir kez daha teşekkürlerimi sunmak isterim. Mardin medeniyetler kenti, medeniyetler kapısıdır.Özellikle son yıllarda Mardin’in adı sık sık basında ve televizyonlarımızda duyuyoruz. Yerli ve yabancı bilim adamlarımızın Mardin’e karşı ilgileri her geçen gün biraz daha artıyor. Çünkü Mardin tarihi bir kenttir. Dört dilin ve dört inanışın birlikte kardeşçe yaşandığı bir ilimizdir. Geçmiş tarih ve medeniyetlere beşiklik eden Güneydoğu’nun önemli kentlerinden biridir. <ı>“Geceleri gerdanlık, gündüzleri seyranlık “diye anılır. Çalışkan ve üretken insanların diyarıdır. Dünyanın neresine giderseniz orada mutlaka bir Mardinliyi bulmanız, görmeniz olasıdır.

Geçen yıl ( Nisan 2009) Yılında <ı>LETONYA’ DA idim. Letonya’nın başkenti Riga Hava alanında bizzat orada çalışan üç Mardinli hemşerimle tanıştım. Benimle fazlasıyla ilgilendiler. Ayrıca Mardinli insanı konukseverdir. İşte Mardinli ressam ve Heykeltıraş İsmet Yedikardeş’te eserlerinde bunları dile getiriyor, bunları yorumluyor. Kendine has özgü fırçasıyla Mardin’i yorumluyor, Mardin’i anlatıyor; dünyaya tanıtmaya çaba gösteriyor. İsmet Yedikardeşle bir birlikte olduğumuz bir sohbet sırasında sanatı ve Mardin için şunları söylüyor:" Benim sanatım, benim resimleri Mardin’in tüm özelliklerini anlatıyor. Çünkü ben de Mardinliyim. Öyle olmak zorundayım. Elimde ki fırça ile Mardin’i anlatmak bana gurur veriyor. Fırçam benim namusumdur. Benim resimleri de hoşgörü vardır. Çünkü Mardinli insanlarda hoş görülüdür. Uluslararası platformlarda Mardin’in adı sık sık geçiyor. UNESCO’nun dikkatini Mardin’e çekmek istiyorum. Amacım Mardin’i tanıtmaktır. Çeşitli uygarlıkların oluşumunda ortak dil, ortak din, ve ortak görüşlerin önemli olduğunu belirtiyorum.. Bütün çalışmalarımda Mardin'deki medeniyetlerin izlerini ve burada yaşayan insanların birbirleriyle nasıl kardeşçe bir diyalog içinde olduklarını hep resimlerimde anlatmaya çalıştım. Resimlerimin en çok Artuklu medeniyetleriyle ilgili konulara değiniyorum. Çünkü Tarihler boyunca Mardin ve çevresinde Artukoğullarına ait birçok eserler vardır. Onun için resimlerimde Artuklu mimarisini kullanıyorum.” diyor. Bunları dedikten sonra şunları sözlerine ekliyor Yedikardeş: Kültürlerarası diyalogda sanatın sanatçıya bir yol gösterici olduğunu da sözlerine ekliyor.

Sanatın birleştirici, yapıcı özellikleri evrensel ruhu, uygarlıkların gelişmesine öncülük eder. Sanatın her dalı yeşerdiği yerden tohumlarını tüm diğer uygarlıklara yayar. Fakat ülke ve kültürlerin birbirleriyle etkilenmemeleri mümkün değildir” diyor.

Mardin Tarihin, şiirin ve inanışın taşa işlenmiş şeklidir. İsmet Yedikardeş’te fırçasıyla bunu dile getirmeye çalışıyor. Mardin tarihi boyunca Babil, Roma, Persler, İslâm Medeniyetlerin beşiği olmuştur. Değişik inanışların ve dillerinde birlikte yaşandığı bir Anadolu kentidir. Mardinli insanı barıştan, sevgiden yanadır. Diyalogdan yanadır. Tümüyle bir hoşgörüler memleketidir. Müslümanların, Süryanilerin, Yahudilerdin ve hatta Yezidilerin bu diyarda yıllar boyunca kardeşçe birlikte yaşadıkları bir ilimizdir. Bayramları, töreleri, adet ve gelenekleri aynıdır. Dört inanç ve dört dil de konuşsalar birlik ve beraberlikleri bozulmamıştır. Milli Mücadele tarihimizde de Atatürk’ün yanında yer almışlar ve Mardin’e düşman girememiştir. İşte Ressam İsmet Yedikardeş fırçasıyla Mardin’in kültür dünyasını yorumlamakta ve bunları bizlere anlatmaya uğraş vermektedir..

Değerli bir ressam olan Prof. Dr. Kaya Özsezgin Ressam İsmet Yedikardeş için şunları söylüyor: İsmet Yedikardeş’in doğup büyüdüğü, yakından tanıdığı Mardin’i daha çok da bu kentimizin eski yapılan ve anıtsal nitelikte mimarlık <ı>eserleriyle yorumladığı tabloları, bu kapsamda düşünülecek çalışmalardır. Ayrıca söz konusu resimler, Mardin’i tanıtmanın ötesinde memleketin tarihselliğini çağdaş, plastik bir anlatım çerçevesinde yorumlayıcı bir dille yansıtmaya öncelik vermesi bakımından benzeri çalışmalardan ayrılmaktadır. Sanata uzmanlık eğitimini Stutgart Akademisi’nde tamamlamış olan İsmet Yedikardeş’in resimden seramiğe uzanan araştırıcı düzeydeki çalışmalarının bugün gelmiş olduğu nokta, gözlem ve izlenimlerimden yola çıkarak yeni ifade olanaklarını açıp genişlemekten yanadır. Güneydoğu Anadolu yöresinin sanatını ve tarihini korunmuş çizgisi içinde Mardin’e özgü değerlerini vurgulayacak biçimde ele aldığı kompozisyon sınırları içinde farklı bir düzeye götürmüş oluyor” diyerek, düşüncelerini belirtiyor.

Biraz da Ressam ve Heykeltıraş İsmet Yedikardeş’in öz geçmişinden bir iki cümle ile söz edelim: İsmet Yedikardeş 1947 Mardin doğumludur. Mardin Lisesi'nden sonra İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Prehistorya ve Arkeoloji de okudu. 1972 yılında Stuttgart Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nde Prof. Gunther’in yönettiği Seramik ve Heykel Bölümüne girdi ve 1977 yılında buradan mezun oldu. Daha sonra Almanya’da Trautmann ( Seramik) ve Schiekard ( Özgün baskı) gibi tanınmış kişilerle tanışma fırsatını buldu. İsmet Yedikardeş daha çok soyut resimle uğraş veriyor. Antik Mardin kenti konulu resim sergisi için yaklaşık beşyıldır yoğun olarak çalışmalarını sürdürüyor. Eserlerinin çoğu Mardin’in kent dokusu ile ilgilidir. Bu güne kadar birçok sergilere katılmıştır.

Bunlardan bazıları şunlardır:
<ı>1–1974 Konstanz Üniversitesi / karma <ı>2 - 1974 Fraieburg / karma <ı>3–1975 Bundesgardenschau Manheim / Karma <ı>4- 1976-Kunstakadamei Stuttgart / Karma <ı>5- 1979 Kinderklinik Turlen Str Stutgart / Kişisel <ı>6- 1980 Kunstgalerei Turkeiu Stutgart / Kişisel <ı>7- 1981 Kunstgalerei Turkei Stutgart / Kişisel <ı>8- 1991 Kunstgalerei Turkei / Kişisel <ı>9- 1991Galeri gürpınar / karma <ı>10–1992 Gürpınar Festivali / Kişisel <ı>11–1993 Galeri Gürpınar / Kişisel.

Elbette Mardinli Ressam İsmet Yedikardeş’in katıldığı sergiler sadece bunlardan ibaret değildir. Bir örnek olsun diye bunları yazdım.1994’ten 2009 tarihine kadar da birçok karma ve kişisel sergilere katılmıştır. Sonuç olarak, ressam ve heykeltıraş İsmet Yedikardeş taşların dize dize, dizelerin şiirlere, şiirlerin ise sevdalara bağlandığı alanlarda, Mardin’in tarihinden, farklı kültürlerden ilham alarak resimlerini fırçasıyla Mardin’i uluslararası sergilerde tanıtmaya çalışmaktadır. Bu kutlanmaya, alkışlanmaya değer bir olaydır. Mardin’in adını onurlu bir şekilde Anadolu’ya ve yurtdışına eserleriyle taşıyan İsmet Yedikardeş’i bu özgün çalışmalarından dolayı kutluyor ve başarılarının devamlı olmasını diliyorum. Söke’den selam ve sevgiler gönderiyorum.

Abdülkadir Güler

 
Toplam blog
: 2227
: 832
Kayıt tarihi
: 27.06.09
 
 

1946 Mardin ili, Kızıltepe ilçesi'nin Esenli köyünde doğmuştur. İlk ve ortaokulu Kızıltepe'de bit..