Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Şubat '09

 
Kategori
Güncel
 

Flaş! Flaş! Flaş! Zahid Akman okeye dönerken yakalandı!!!

Flaş! Flaş! Flaş! Zahid Akman okeye dönerken yakalandı!!!
 

Bir haber portalımızın muhabiri büyük(!) bir habercilik olayına imza atmış ve Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Başkanı Zahid Akman’ı okey oynarken yakalamış.. Muhabirin anlattığına göre; Akman’ı, Ankara’da bir kahvehanede görüntülemiş. Suç(!) görüntülenmek suretiyle ispatlanmış da ayrıca.. Muhabirin röportaj talebini, “mekanın RTÜK başkanıyla görüşme için uygun olmadığı” gerekçesiyle nazikçe reddedip kendisinin mazur görülmesi ve daha uygun bir zamanda röportaj için kendilerini kabul edeceğini belirten Akman’ı yine kendi sözleriyle vurmuşlar: “Zahid AKMAN uygunsuz mekanda”..

Sayın Akman’ın ağzından “uygunsuz mekan” diye bir söz çıkmıyor aslında, o söz yakıştırılıyor. Akman’ın sözü “mekanın mülakat için uygun olmadığı”.. Sağır duymaz uydururmuş mu desek?..

Israrla da sormuşlar, Akman içeride ne yapıyor diye; “çay içiyor” denmiş. Şüpheli bir cevap, sakıncalı olabilir! Bu arada kahvehanenin perdesini indirip görüntü alınmasını engellemişler. Makam aracı da olay yerinden uzaklaştırılmış. Breh, breh..

Efendim, niye görüntülenmekten çekindiği yerde saatlerce kalıyormuş da, sorularını niye ısrarla yanıtsız bırakıyormuş da, kahvehanenin perdeleri niye örtülüyormuş da, makam aracı gizleniyormuş da… Bir sürü “da”.. Arkadaşların bu kadar şüpheli durum arasında kafaları karışmış, işkillenmişler. Akman içeride yalnızca çay içmiyormuş. Burada ne demek istedikleri tam anlaşılamıyor veya anlaşılmaması mı isteniyor belli değil..

Nihayet sözü bağlıyorlar: Sigaraya ve kumara savaş açan bir kurumun başının kendi deyimiyle bu uygunsuz mekanda ne işi var?

Xxx

Her şeyden önce şunu belirtmek isterim ki gazetecilik, televizyonculuk vs, kısaca basın-yayın kuruluşları halkın kötü alışkanlıklardan kurtarılması için bulunmaz bir nimettir. Ancak bu gücün kontrollü kullanılması da esastır.

Bir habercinin suç işleniyorsa onu takip edip ortaya çıkarması ne kadar doğalsa, sineğin kanadından yağ çıkarmaya çalışması da o kadar abestir. Kapalı bir mekanda okey oynamak ne zamandan beri suçtur bu memlekette bilmiyoruz..

Bugüne kadar takip ettiğimiz kadarıyla basında “kahvehanelerin topluma verdiği zararlar” konusunda öyle dişe dokunur yazılar göremedik. Burada sayın Akman’ın kurumsal kimliği ile yaptığı “duman altı bir kahvehanede okey oynama eylemi” biraya getirilmeye çalışılarak hırpalanmaya çalışılıyor. Ve de direk söyleyip müfteri durumuna düşmemek için orada daha neler yapmış olabileceğiyle ilgili kafalarda soru işareti bırakan cümleler kurulmuş haberde. Yahu kardeşim, tıklım tıklım dolu bir kahvehanede bir adam gizli-saklı ne yapabilir?

Efendim, kendisi televizyon görüntülerindeki sigaralı sahneleri mozaikletiyormuş da, yarışma programlarını gençleri kumara özendirdikleri gerekçesiyle mercek altına alıyormuş da neden kendisi duman altı bir kahvehanede okey oynuyormuş.

Tamam kardeşim, pasif içicilik zararlı bir alışkanlık, okey oynayıp zaman öldürmek iyi bir şey değil.. Yalnız bildiğim kadarıyla bunlar yasalarımıza göre suç değil ve onlar da koca koca adamlar.. Görüntülerden anlaşılacağı kadar orası bir emekliler kahvesi ve sayın Akman da görüntü alınmasını gençlere kötü örnek olmamak için istemiyor. Bunu da kibarca söylüyor.

Basının burada “kahvehaneye makam arabasıyla gelmesini” eleştirme hakkı var; “ele verir talkını” tarzı eleştiri yapma hakkı var; ama bu konuda suçlama yapma hakkı olmamalı diye düşünüyorum. Çünkü sayın Akman “okey oynama eylemini” taksim meydanında yapmıyor. Kapalı bir mekanda basından uzakta yapıyor ve görüntülenmemesi içinden de elinden geleni yapıyor. Burada eleştirilmesi gereken sayın Akman değil, insanların -doğru veya yanlış – stres atmak, kafa dağıtmak için gittikleri kahvehaneye kameraları sokmaya çalışıp insanları huzursuz eden basındır. Lütfen poz vermek istemeyen insanların peşini bırakın!

Burada aklıma şu soru da gelmiyor değil: Eğer söz konusu kişi Zahit Akman değil de farklı kimlikte bir insan olsaydı; ve de gittiği yer kahvehane yerine bir “duman altı bilardo salonu” veya “bar” olsaydı aynı eleştiriler yine yapılacak mıydı? Kocaman bir soru işareti..

Bundan sonra basınımızın kötü alışkanlıklarla ilgili haberlerini yakından takip edeceğim. Bu konuda ne kadar duyarlı olduklarını zaman gösterecek. Vatandaşa da bir önerim olacak: kahvehaneye giderken “kar maskesi” kullanın, basın okey oynayanları yakın takibe almış..

Velhasıl espri konusu olması gereken bir durumdan basınımız ciddi ciddi “yılın flaş haberini” çıkarmayı başarmış. Ne diyelim, söz burada bitiyor..

10.02.2009 saat 11.52

 
Toplam blog
: 32
: 859
Kayıt tarihi
: 04.12.08
 
 

Hayatı yaşanabilir kılan bilgidir... Vakit buldukça yazmaya çalışıyorum. Yazılamayan, kaydedileme..