Forvetsiz takımın seyirlik futbolu puan etmedi! Stoke City:2 Beşiktaş:1

Beşiktaş iyi oynadığı bir maçtan eli boş döndü.

Seyrine doyum olmayan bir ilk yarı izledik. İsabet yüzdesi olağanüstü yüksek adrese teslim paslar, özgüven dolu akıllı hücumlar müthiş bir maçın başladığını işaret ediyordu. Bilhassa siyah beyazlı taraftarlara...

Quaresma'nın o bilindik asistlerinden birine, Hilbert'in kendini aşarak yaptığı son vuruş skorun da oyunun aynası olacağını gösterir gibiydi. Bir dakika sürdü...

Crouch'un ahtapotvari yayılıp, topu ağlarla buluşturduğu bir duran top sonrasına kadar.

Nitekim şok gol iyi oyunun önüne geçemedi. Beşiktaş sahada basmadık yer, denenmedik atraksiyon bırakmadı.

Takım iyiydi dün akşam. 10 kişiyle... Cümledeki boşluk Edu kaynaklı pek tabi... Değil Beşiktaş A Takımının, PAF takımının bile oyuncusu olacak bir görünüşü yoktu futbolcunun. Maçın sonlarına doğru çektiği bir şut dışında ekrana bile yansımadı neredeyse... Ne bir Bobo'ydu dün akşam, ne Holosko...

İkinci yarıda daha diri bir ev sahibi vardı karşımızda. Kimileri tartışsa da, sonucu su götürmez bir penaltı skoru İngilizlerin lehine çevirdi. Sonra ne maestro Quaresma skoru çevirebildi, ne Fernandes. Ne de hamle yapmak adına yatan Edu dururken Necip'i oyundan alan Carvalhal...

Forvetsiz takımın ikinci golü için orta sahanın ve hatta Egemen'in çabaları sonuç vermedi. Almeida arandı çokca...

Skor kötüydü ama futbol tatmin edici. Biraz gayret, bir iki takviye 2000 yılının Galatasarayı'nı hatırlatır, demek fantazi mi olur bilmem...

Ama bir gerçek var; konuşmak için erken.

Yolun açık olsun Beşiktaş...