- Kategori
- Futbol
Fransa Zaferi
Türk Mili Futbol takımının son Dünya şampiyonu Fransa’yı top göstermeden net bir şekilde yenmesi bizi olduğu kadar Dünya Avrupa futbol otoritelerini de şaşırttı..
Skoru yeterli görmesek ve biraz daha bencillikten uzak oynasak skor daha da farklı olabilirdi...Gerçekten bu genç jenerasyon müthiş bir futbol oynadı...
Fransa’ya tek bir gol fırsatı bile vermediler......
Biz mi çok iyi olduğumuzdan Fransa oynayamadı? Fransa mı çok kötüydü de biz iyi oynadık?..
Onlar biraz fazla havaya girmiş veya sezonu kapamışlar veya nasılsa yeneriz havasına girmişler ama hiçbir maç oynamadan kazanılmaz....Ne takım oyunu vardı, ne bireyselde başarılı bir futbolcuları...Çok basit paslaşmaları bile yapamıyorlar, yardımlaşamıyorlar, çoğalamıyorlar, kontralarda da çok zor durumlara düşüyorlardı...Kalecilerinin kurtardığı 2 net pozisyon var...
Hani bir söz vardır; ‘’Fransa’ya karşı ayıp oldu’’ diye...
Gerçekten adamlara biraz ayıp ettik, zavallı ve çaresiz duruma düşürdük ama böyle turist gibi de gelmeyeceklerdi birader...
Karizma yerle bir....
Göğüslerinde sembolleri ‘’horoz’’ amblemi var ama çift sarılı yumurtlayan tavuk olup gittiler...
Bu kadar kolay bir galibiyeti Şenol Güneş de beklemiyor olacak ki, maçtan önce esas rakip olarak İzlanda’yı gördüğünü söylüyordu....
Peki, bu kadar kısa zamanda ne değişti?
Hiç... Sadece Milli forma hak edenlere verildi...Milli takım gençleştirildi....
Bunu da ‘’bunak’’ dedikleri Lucescu akıl etti..
Milli takım kadrosuna bakarsanız çoğunun nerede oynadığını bilmediğiniz, tanımadığınız ama takır takır top oynayan gençler görürsünüz...
Bunların çoğu Almanya, Avusturya ve Fransa’nın alt yapısından yetişen gençler...Bu kaynak her zaman var...Bizim altyapılardan bir şey çıkmaz, çıkmıyor ama orada 18-20 yaşlarında o ülkelerin liginde boy göstermeye başlıyorlar...
İş bunları takip etmekte...
Dünkü galibiyet sadece 3 puan getirmedi, bir de Milli takım ruhu yarattı.. Futbolseverler, yıllardır acı çekerek, sıkılarak izledikleri ezik bir Milli takım yerine şimdi keyifle izleyeceği bir Milli takım var...
Abartmayı severiz....
1956 da Dünyanın en iyi takımlarından Macaristan’ı özel maçta 3-1 yendikten sonra arpa boyu ileri gidememişiz...Takılıp kalmışız o maça...Bizim gençliğimiz bu maçla geçmişti...
Oynandı bitti....Şimdi 2 gün sonra İzlanda’da İzlanda maçı var...Şayet bu futbolu orada da oynayabilirsek ve kazanırsak, gruptan çıkmamak için bir sebep kalmıyor...
Fransa galibiyeti, bir Macar galibiyeti olmasın...
Bu maçtaki muhteşem galibiyet aslında futbolumuzun dönüm noktasıdır...
Havaya girmeden, iyi değerlendirmek lazımdır...
Bu galibiyetin anlamı ancak o zaman değer kazanır... .
N.K