Galatasaray, 2 dakika dayanamadı: 1-1

Galatasaray Teknik Direktörü Frank Rijkaard, maç sonrası konuşuyor:

“İstifayı düşünmüyorum. Bizim daha çok çalışıp başarılı olmamız gerekiyor. Benim bu sonuçlarda yüzde kaç payım olduğuna gelince, takım başarılı olduğu zaman futbolcular alkışı kazanıyor, kötü gittiği zaman tabii ki suçlu hoca oluyor. Çünkü takımın başındaki odur. Kaçmayacağım ve sonuna kadar mücadele edeceğim”

Rijkaard, zaten hep konuşuyor!

Rijkaard, zaten hep şikayet ediyor!

Rijkaard, futbolcudan şikayetçiydi, şimdi de yönetimden....

Galatasaray, 2 dakika içinde sevinçle hüznü bar arada yaşadı.

Karpaty de öyle...

Ama Karpaty, hüzünden sevince; Galatasaray, sevinçten hüzne...

Gel de hüznü yaşayan adına sen de hüzünlenme!

Galatasaray, 2 dakika daha dayanabilseydi, futbolcular, havalimanında alkışlar eşliğinde evlerinin yolunu tutacaktı.

Ayhan, güvenli görevlilerine, "Dışarıda seyirci var mı?" diye sormayacaktı.

Bu soru, bir korkuyu dile getiriyor, sadece Ayhan’ın değil, bütün futbolcuların korkusunu.

Ayhan ve arkadaşları seyircinin protestosundan korkuyor.

Galatasaray, Trabzonspor ve Fenerbahçe gibi UEFA Avrupa Ligi’nde gruplara kalamadı.

Sadece Beşiktaş, güzümüzü güldürdü.

Ayhan ve arkadaşları korkmasın, Eskişehir maçını düşünsün. Belki Eskişehir dönüşü, dışarıda seyirci olabilir.