Gazeteci Merak Üretir

 

Basının Basımı: Bölüm-10

 

Gazete ve gazeteci, etle tırnak gibidir. Ya da toprakla kaya misali birbirine kenetli. Gazeteci üretkendir. Her gün okuyucusu için iş koluna göre bilgi, fikir ve merak üretir. Bilgi, malum, haberciliktir. Röportaj, köşe yazısı, yorum ve diğer yazılar da yazarın düşünceleridir. Bir bakıma yazarın egosudur.

 

Gazeteci bir de merak üretir. Şayet gazeteci yazdıklarıyla okuyucusunun güvenini kazanmışsa, o okuyucu hemen her gün "Acaba yazar bugün ne yazmış?"diye, ertesi gün gazeteyi eline alıncaya kadar, merak içinde kalır. İşte bu merakı uyandırmak, gazetecinin yeteneğine bağlıdır. Çünkü okuyucusuna her sabah sunacağı bu merak, gazetecinin kendisini daha iyiye yönlendirmesine de neden olur. Hangi gazetecinin hoşuna gitmez, okurunca takdir edilmek, tercih edilmek? Bir gazeteci için hiçbir zaman "bugün" yoktur. Hep "yarın" vardır. Bunu gazeteci olmayan pek anlayamaz. 

 

Gazete tıpkı bir dünya gibidir. Dünyanın hem kendi etrafında, hem de güneşin etrafında döndüğü gibi, gazete de yayın olarak bir günün, yaş olarak da bir yılın etrafında döner. Bu dönüşte; durmak, yavaşlamak gibi kelimeler düşünülürse, meslekten de geri durmuş, hatta ihraç edilmiş olursunuz. Bu nedenle gazetecinin yaşadığı dünya kadar, mesleki dünyası da vardır ve bu dünyadan kopmamak için, onun dönüşüne ayak uydurması gerekir.

Gazete ve gazeteci için iki ayrı dünya olduğu kadar, iki ayrı da yaş günü vardır. Bu yaş günlerinin birisi, gazetenin ilk çıktığı gündür. Yani doğum yıldönümü, öteki de her sabahtır. Çünkü gazete her sabah yeniden doğar ve gazeteci her sabah yeniden yeni haberler hazırlar, yeni yazılar yazar. ( Nasip olursa, konumuz devam edecek.)

 

Ayfer AYTAÇ - ayferaytac.com