Gençlik

Gençlik, insan hayatının en verimli, en önemli ve en hassas dönemini temsil eder. İnsan geleceğini, mesleğini, eşini bu yaşam kesitinde seçer. Kişilik oluşumu, dünya görüşünü ve düşünce yapısını bu devrede verilen eğitim ve yönelişler sonucunda ortaya çıkar. Gençlik; aklın coştuğu, duyguların doruğa çıktığı, düşüncelerin depreştiği, yolların ikilendiği insan yaşamını gelecekte alacağı durumu büyük ölçüde etkileyen ve biçimlendiren kararların alındığı, çocukluk ve yetişkinlik arasındaki ömür basamağı Gençlik dönemi, insanın sosyal kişiliğine kavuştuğu, olgunlaştığı ve kimliğini bulduğu bir çağdır. Gençlik, bir toplum ümidi, geleceği ve kıvancıdır. Özgür olmayan okullarda “okuyan, anlayan, görebilen, görebildiğinden anlam çıkaran, ders alan, düşünen, soran, öğrenen, eleştiren, seven, sevilen, özgür ve bilinçli” bireylerin yetişmesi oldukça zordur.  

Gençlik; güç, kuvvet ve zekânın ifadesidir. Eğitilirse her zorluğun üstesinden gelir. Bir ulusun geleceği kötülükleri ortadan kaldırmak değil, gençlerin önündeki kötülüklere giden yolları tıkamak belirler. Gençlik çağı ergenlikle olgunluk arasında yer alan cinsel olgunlaşma ve bedensel gelişim dönemidir. Ruhsal bakımdan çalkantılı, duygusal, inişli-çıkışların çok, davranışların çelişkili olduğu bir çağdır. İlk sevgilerin filizlenip sıkı arkadaşlıkların kurulduğu yıllardır. Bilgili, yetenekli, becerikli ve dürüst olmak, yararlı eserleri okumayı alışkanlık haline getirmek, hiç kimse hakkında kin ve nefret duygusu beslememek, cahil ve çıkarcı kişilerin bölücü kışkırtmalarına aldırış etmemek gerek