Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Mayıs '08

 
Kategori
Siyaset
 

Gerekse de dönmeyenler ve şark kurnazları

Gerekse de dönmeyenler ve şark kurnazları
 

Giden bir insan neden geri döner? Bu sorunun cevabı, aslında değişik olaylara göre, farklı biçimlerde olabilir. Fakat geri dönüşlerin en önemli gerekçesi, “gerekliliktir.” Yani bu gereklilik, geri dönmeye olan mecburiyettir.

Şark kurnazları… Bu tip insanlar, küçük hesaplar peşinde koşarlar. Bu küçük hesaplardan da çok büyük beklentileri vardır. “Ne koparırsam kardır” anlayışıyla hareket ederler ayrıca.

Bunu nerden mi çıkardım? 3 Kasım 2002 seçimlerinde, partisi DYP’nin seçim barajının altında kalması sonrasında, dönemin DYP Genel Başkanı Tansu Çiller partisinden istifa etmişti. Bugünlerde ise DP’nin tabanından Çiller’e, “geri dön” çağrıları yapılmaya başlandı. Çiller ise “Gerekirse dönerim” diyerek, yapılan çağrılara adeta olumlu bir cevap verdi.

Peki, aradan geçen yaklaşık beş buçuk yıllık süreçte, Tansu Çiller’de ne değişti de tekrardan siyasete geri çağrılıyor? Siyasetle ilgilenen herkesin hatırlayacağı üzere, Çiller’in DYP’nin Genel Başkanlığından istifasının ardından, 2007 Türkiye Genel seçimlerine DYP, hem ismi, hem de Genel Başkanı değişmiş bir şekilde girdi. Ayrıca Anavatan Partisi’nin seçimlere girmeme kararıyla birlikte DP, merkez sağ’ı tek başına temsil etti diyebiliriz. Bütün bu olumlu sayılabilecek gelişmelere rağmen DP, seçimlerde yaklaşık %5 oy alarak, parlamentoda temsil edilebilme hakkına kavuşamadı. 2002 ile 2007 seçimlerini karşılaştırdığımızda ise DP’nin (DYP), yaklaşık %4 oy kaybına uğradığını görürüz. Bu süreçte değişen tek şey, son dönemde AKP’ye açılan kapatma davasıdır. Yani ne Çiller değişmiştir, ne de DP’nin Çiller’e bir mecburiyeti vardır.

Bir diğer gelişme de Anavatan Partisinde yaşanıyor. 2002 seçimlerinin ardından ANAP Genel Başkanlığından istifa eden Mesut Yılmaz, 2007 seçimlerinde Rize’den bağımsız milletvekili seçilerek aktif politika yaşamına geri döndü. Ancak Yılmaz’ın da Anavatan’a geri döneceği söylentileri kamuoyunu meşgul ediyor. Yılmaz’ın da Anavatan’a geri dönme planlarının nedeni, AKP’ye açılan kapatma davası olabilir.

2007 seçimleri öncesi ANAP ile DYP’nin birleşme kararı alması ve daha sonra bu birleşmeden vazgeçilmesi, merkez sağın en önemli iki partisini bitme noktasına getirmiştir. Seçimlere Mehmet Ağar liderliğinde katılan DP, büyük bir hezimet yaşadı. Seçimlere katılmayarak, belki de önemli bir hezimetten kurtulan ANAP ise, AKP’nin seçimlerdeki başarısının nedenlerinden biri olarak gösteriliyor.

Siyasette ince hesaplar yapılıyor. AKP’nin kapatılacağı ihtimali üzerinde duran bazı siyasetçiler, yeniden siyaset arenasına girme eğilimi gösteriyorlar. İşte buna şark kurnazlığı denir. Ülke insanı, siyasette yıllardır aynı yüzleri görmekten bıktı. Yeni yüzler, yeni düşünceler, yeni beyinler, yeni, yeni, yeni… Hele ki, siyasi arenada oluşabilecek bir boşluk durumunda, şark kurnazlığı yapıp yeniden siyasete döneceklere, ülke insanının büyük dersler verebileceğini öngörüyorum.

Bundan dolayı, gittiysen dönmeyeceksin. Şark kurnazlığı yapmaya hiç gerek yok. İnsanlar, siyasette yeni yüzler görmek istiyorlar. Hele ki, Yılmaz ve Çiller gibi, geçmişte ülke siyasetinde birbirleriyle sürekli atışan iki liderin geri dönmesi demek, tabir-i caizse ülke insanına edilmiş bir hakarettir.

Ülkemiz insanının, böylesine basit oyunlara göz yummayacağını biliyorum. Eğer bazılarının “siyasete geri dönmeleri gerekiyorsa”, ülke insanının da onları yeniden sandığa gömmesi gerekir. Siyasette oluşabilecek boşluktan faydalanmaya çalışan ve dolayısıyla şark kurnazlığı yapanları, bu ülke insanının siyasi arenadan tamamıyla silmesi gerekir. Eğer şark kurnazlarının siyasete geri dönme bahaneleri gereklilikse, bu halkın da onları bir daha geri dönmemecesine gönderme gerekliliği vardır.

 
Toplam blog
: 44
: 1133
Kayıt tarihi
: 10.12.07
 
 

Karadeniz Teknik Üniversitesi Kamu Yönetimi bölümü 4. sınıf öğrencisiyim. Kitap okumayı, yazı yaz..