God of War, hikayesi, neden sevildi, can alıcı noktası neydi?

İlk yazıya avatardaki resme ithafen God of War serisiyle başlayalım, özellikle ilk oyunuyla. Oyun dünyasında pek çok yapım ilk oyunundan sonra beğenilmemesinden ötürü marka ismine kilit vurmak zorunda kalıyor veya bir şans daha deneyerek ikinci oyunda yanlışlıkları düzeltmeye gidiyor, kısmen başarılı oluyor ya da olmuyor.

God of War serisi bilindiği üzere PlayStation 2 konsoluna çıktığında büyük bir yankı uyandırmıştı. Bundaki en büyük etkenin oyun dinamiklerinin, oyuncuya verdiği his ve yaşattığı keyif olduğunu söylemeden edemeyiz. Fakat bir oyunun efsane olmasını sağlayan faktörler sadece bunlar değildir. 2016 E3 konferansında yıllar sonra serinin yeni bir oyununun yapıldığı duyurusu sırasında salonun içi sevinç çığlıklarlarıyla dolduysa bambaşka faktörlerde var demektir ki bunların en önemlisi o çığlıkları attırtan oyuncunun kalbinde yer edecek hikayesinin varlığı olduğunu düşünüyorum.

Neydi o efsane seriyi başlatan hikaye. Kırmızı çizgili, keçi sakallı kül renkli adamın Yunan Mitolojisi’nde yer alan Savaş Tanrı’sının yerine geçme çabası mıydı sadece? Kendisinden kat kat güçlü düşmanları yenmesinin verdiği hayranlık hissi miydi? Korkusuzluğu ve vahşiliği miydi yoksa? Hiçbiri… Mesele o adamın en sevdiği varlıklarını, karısını ve çocuğunu kendi elleriyle öldürmesinde saklıydı…

Dünya tarihinde, mitoloji, eski ve yeni dinler dahil en can alıcı noktaların başında gelir aile bireylerine duyulan sevgi ve onlara karşı işlenen cinayetler. Baba katilleri, evlat katilleri gibi konuların içerdiği kıssalar ve edebi eserler bulunurken Hz. İbrahim’den oğlunun öldürülmesini istendiğinde yaşananları tüylerimiz diken diken olarak okur veyahut dinleriz. Pek çoğumuzun bildiği üzere o kıssada Allah’ın emri üzerine en sevdiği varlığın kurban edilmesi istendiğinde Hz. İbrahim’in bu emre riayet etmesi sonrasında oğlunun yerine kurban edilecek bir hayvanın gönderilmesi konusu vardır. (Merak edenler Kuran-ı Kerim’de Saffat Suresi, 101-107 ‘e bakabilir.) God of War’da ise Savaş Tanrısı Ares tarafından mutlak zalimlikle görevlendirilen ana karakter Krotos’un masum köylüleri hunharca katlederken farkında olmadan kendi eşi ve çocuğunu öldürme sahnesi vardır ki oyunun temel noktası da budur. Olayın perdesinde Ares’in bu emri neden verdiği, karşılıklı ihanetler, Krotos’un intikam çabaları, hatıralar ve şahsi bunalımlar eşliğinde bir çok oyuna ilham verecek mükemmel oynanış dinamikleriyle birleştirilerek aktarılır ve bir efsanenin başlangıcı yapılır.

Hikaye böylesine insanı etkileyen bir konunun oyunla birleşmesi de devam oyunlarını getirir. Bazen düşünürüm tek bir oyunla kalsaydı olur muydu diye, olurdu aslında ama başarı devamlılığı getiriyor. Nihayetinde beğenilen, hayranlık uyandıran seri 3 ana hikaye ve bir kaç yan hikayeden oluşan oyunlar ile Sony’nin konsolları Playstation 2, Playstation 3, PSP ve PS Vita konsollarında oyuncuların beğenisine sunuldu.

Yazının içeriğinde belirttiğim gibi ana ana serinin 4. oyunu ilk duyurulduğunda salondan yükselen hayranlık dolu haykırışların başlama noktasıydı 1. oyunun hikayesi. Yunan Mitoloji’sinden İskandinav Mitoloji’sine geçiş yapacak, baba oğul ilişkilerini konu alacak yeni macerayı ve özellikle de hikayesini merakla bekleyeceğiz. Yeni oynunu Playstation 4 konsolu için 2018'in ilk yarısında çıkacağı bildiriliyor…

Yazan: Emrah SUBAŞI