Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Kasım '06

 
Kategori
İnternet
 

Görmemişin YouTube'u olmuş!

Görmemişin YouTube'u olmuş!
 

İnternette kendi kendimizi ne hale getirişimiz üzerine kafalarımızda epey bir soru işareti bırakacak bu yazımın, dilerim toplumumuz için olumlu etkiler yapacağını umuyorum. Bize yakışanı yapmak ile yapmamak arasındaki o dengeyi kaçırışımız ve internette onlarca saçma sapan yere kendimizi koyuşumuzun trajik hikayesi.

İnternet çağımızın şüphesiz en gerekli nesnelerinden biri olarak son yıllarda hayatımızdaki yerini aldı ve günden güne hayatımızın bir parçası oluverdi. İnternetin bu kadar hızlı yayılması ve kontrolün kaybedilmesi birçok olumsuz etkiyi de beraberinde getirdi. Artık insanlar her şeyi net üzerinden hallederken, kendilerini de dışa vurmaya çok daha kolay başladılar. Her şeyin bulunduğu bu ortam iyiyi de kötüyü de aynı anda sunmaya ve her şekilde bizi içerisine çekmeye başladı. Onlarca binlerce site sayesinde artık sınırsız bir dünyanın içerisinde milyonlarca sitenin olduğu hem bir cennet hem bir cehennem internet.. Peki bu cehennemin veya cennetin biz neresindeyiz. Kendimizi internetin güzelliklerine kaptırıp mı zamanımızı geçiriyoruz yoksa saçmalıkların, rezaletlerin içerisine katılıp onların mı kölesi oluyoruz?

Son zamanların en popüler sitelerinden olan ve değeri milyar doları bulan bir site YouTube, insanların kısa video çekimlerinin paylaşıldığı bir ortam. Çektiğiniz görüntüyü bu site vasıtasında yayınlayıp dünyanın her yerine ulaştırmanız mümkün. Ayrıca videoyu izleyenler de size videonuz hakkında yorum yapabiliyorlar. Bazı görüntüler ise milyon kere izlenerek rekorlar kırıyor. Her şeyin sınırsız şekilde konduğu bu site yine insanoğlunun içinde olan sapıklık ve benzeri ahlaksız işleri de ne yazık ki gözler önüne seriyor. İnsanların tabiî ki güzel videoları kişiler ile paylaşması çok güzel, yaratıcılık üzerine kurulmuş bir çok çekim hem bizi eğlendiriyor hem de düşündürüyor. Bunları paylaşmak onlarca kez izlenmesi yorumlanması insana elbette ki keyif verici. İşin rezalet boyutunda ise aklınıza gelebilecek her şeyi bulmanız mümkün, küfürden tutun tacize kadar her şey burada ve bir Mouse uzağımızda. Onlarca saçmalık paylaşılırken bizim ülkemizde de ne yazık ki buna eşlik edenleri görmek işin en üzücü kısmı. Aklınıza gelmeyecek derecede rezil görüntülerin eğlence mantığıyla buralara konup milyonlarca kişinin önüne serilmesi de beni kara kara düşündürmeye başladı. O soruyu da sormadan edemedim! "Sonu ne bu işin?"

Dünyanın en hızlı büyüyen sitesinde biz de diğerlerine uyup rezaletlerimizle mi yer almak zorundayız. Dünyanın tüm ülkelerinden güzel şeylerin yanında rezaletlerin de akması demek bizi de bunlara uyup işi çığırından çıkarıp kendimizi rezil etme anlamına mı gelmeli? Medeniyetlerin kurulduğu onlarca düşünürüm, şairin, ulu önderlerin, alimlerin yetiştiği bu toprakların torunları şimdilerde başka işleri yokmuşçasına bu rezalete neden ortak oluyor. Belki de sırf kendilerinin güldüğünü komik sanarak buralara kouyorlar, konulan videoların hiç akıllarına gelmiyor mu nerelere gidip kimler tarafından izlendiği? Çok acı bir örnek ile ne hale gelişimizi sizlere anlatmak istiyorum bakın ne haldeyiz!!

İki gün önce arkadaşım bana YouTube'da nelerle karşılaştığını gösteriyordu. Bir tanesi beni çok yaraladı altında aldığı yorumlarda çok tepki çektiğini ispatlıyordu bu videonun. Ne yazık ki bu video onlarcasının sadece biri. Kim bilir daha neler var ve farkında değiliz elden ele dolaşıyor. Video çekimlerinde ne yazık ki baş rolde askerlerimiz var evet yanlış değil Türk Hava Kuvvetleri'nde görev yapan askerler. Cem Yılmaz’ın eski cips reklamını taklit etmişler. Amaç ise kendi jet üstlerinin tanıtımı, birbiriyle saçma saçma konuşan askerler. Türk bayrağının önünde ve Atatürk resminin altında elinde maket uçakları etrafa fırlatan bir asker. Buna eşlik eden birçok er ve ortaya çıkan gülsek mi ağlasak mı durumu. Filmin sonunda da demişler.(Adını vermeyeceğim) İşte bizim jet üssümüz X jet üssü.

Şimdi bir düşünelim bir jet üstü böylemi tanıtılmalı yani "Cem Yılmaz’ın canlandırdığı serseri tipe bürünüp üzerinde resmi üniformalarla bu işe imza atmak mıdır?" "tanıtım". Askerliğin saygınlığına Türk ordusunun görkemine hiç yakışmayan bu video belki de ben bu yazıyı yazana kadar onlarcası tarafından izlendi ve izlenecek. O jet üstündekilerde sanki adam akıllı bir iş yapmışçasına kendileri ile gurur duyacaklar. Bu bir örnek hem de içler acısı bir örnek bunun dışında okumuş gençlerin yaptıkları saçmalıklar, arkadaşının arkasına geçmiş amacı güldürmek olan ama rezaletten öte gidemeyen görüntüler, Lise öğrencilerinin çekip yayınladığı onlarca saçmalık ve bunların benzerleri.

Bunların her geçen gün ise artarak çoğalması da işin en korkunç boyutu. İyi,güzel şey ile rezaleti ayıramamanın çaresizliği bir toplumun en üretken kesiminin bunlara ortak olup değerini yitirmesi. Zincirleri bağlarsak ortaya çıkan sosyal çöküntü. Bu hiçte göz ardı edilemeyecek bir durum. Türk gencinin bu durumu bize çok şey kaybettirecek orası da kesin.Çarpık dünyada çarpık nesiller yetişmeye devam edecek, birileri sürekli internetten parayı vurup rahatına bakarken olan gençlere olacak ve bir gün gelip geri ye baktıklarında ürettikleri tek şey rezaletten başka bir şey olmayacak. Görmemişin You Tube’i olacağına hiç olmasın daha iyi. Güzellikleri paylaşmak dileği ile. Esen kalın…

 
Toplam blog
: 180
: 4193
Kayıt tarihi
: 13.11.06
 
 

Kariyerini Uzakdoğu sahne ve televizyonlarında geliştiren  sunucu, şovmen, yazar, oyuncu Uğur Rıf..