- Kategori
- Mizah
Gün Bu Gündür, Kuşanın Kırmızı Çamaşırları!

Mevzu yılbaşı, lakin kırmızısı değil! Dün yazmıştım ya, bende kırmızı yok!..
Her sene aynı terane, aynı bildik mevzular...
Nedir mesele?
Alışveriş, alkol, çerez, meyva, hindi (alternatif gıt gıt gillerden tavuk), aperatif kanape yoksa koltuk, hediye koltuk altı spreyi, süs çamı, çamın süsü...
Haa!.. İşte bu çok önemli, süs çamı... Makara bir yana, süs çamı bir yana...
Zira insanlar mağazalardan sunisini alıyorlar gerçi ama çamı bedavaya getirmek için, ormandan gerçek çam söken vicdansız keresteler de yok değil hani.
Sonra bir de, patlayıcı ve havai fişek çılgınlığı var tabii... Milyarları uçurup patlatıyorlar, gökyüzü milyarlarca aydınlanıyor!..
Yılbaşı piyangosu alanların umutları, sabah olduğunda hayalleriyle beraber, bir yıllığına tatile çıkıyor...
En çok kafama takılan da, her sene adet yerini buluyor, 3- 5 beslenme uzmanı boy gösteriyor, nasihat ediyor...
"Amann şunları fazla kaçırmayın"...
"Şunun altından bunu yemeyin, üzerine şunu içmeyin"...
"Hindi yerken, şu kadarı bilmem ne kadar kalori yapar, amann haaa!"
Yaa birader, o saydıklarınızı yiyebilen, hindiyi belgesel harici görebilen kaç kişi var ki yaw? Bırakın yaa komik olmayın allasen...
Onları yiyebilen vatandaşın pahalı özel doktoru var zaten, size ne... Bırakın doktoru düşünsün.
Bir de alkollü içki içeceklere demezler mi?..
"Sarhoş olmamak için şöyle yapın... Bir süre içmeye ara verip, o arada da şunu yapın".
Sayın uzman, adama sormazlar mı şimdi "sarhoş olmayacaksak niye içiyoruz kardeşim" diyee, hıı?
Olmak ya da olmamak bütün mesele buysa, millet içer veya içmez, olur biter birader...
Benim diyebileceğim, kırmızı ya da değil mutlak don giyin, alkol alırsanız da burnunuza kadar içmeyin!
Bu mizahi ve kısmen ciddi yazının sonunda, ciddi ciddi HAYIRLI SENELER diliyorum.