Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Haziran '16

 
Kategori
Deneme
 

Günümüzde kölelik. Kaç bin kölemiz var?

Günümüzde kölelik. Kaç bin kölemiz var?
 

Önce köleliğin tarifi ile başlayalım.

Kölelik; Eski çağlarda, çalıştırılmak üzere yabancı ülkelerden zorla kaçırılıp hürriyetlerinden yoksun edilen ve alınıp satılabilen kimselere köle denir. Kölelik, bugünkü medeniyet anlayışı bakımından her ne kadar geri bir davranışa dayanıyorsa da, medeniyet tarihi göz önünde tutulursa, köleliğin tarih zinciri İçinde medeniyete doğru atılmış bir adım olduğu görülür. Çünkü kölelik müessesesi ortaya çıkmadan önce, yüzyıllar boyunca insanlar, savaş sırasında yabancı ülkelerden esir aldıkları kimseleri öldürürlerdi. Daha sonra, bu esirlerin öldürülmeyip, savaştan kazanmış olarak çıkan toplumun ağır işlerinde çalıştırılmasına başlanması, eskiye göre daha medeni bir davranış oldu. Üstelik bir toplumda ağır işleri köle sınıf yüklenince, diğer sınıfların bazı alanlarda, boş zamanlarından faydalanarak birçok yenilikler yapmaları, mümkün oldu.

Ha bu yenilikler, köle kullanımını haklı çıkarır mı o başka bir tartışma.

Medeniyetin ilerlemesi, toplumların ekonomik ve sosyal yapılarını değiştirmesi, köleliğin de yavaş yavaş ortadan kalkmasını gerektirdi.

Eski medeniyetlerde, kölelik gibi bir müessesenin ortaya çıkmasının başlıca sebeplerinden biri, belli bir ülkedeki halkın, kendilerini daima diğer ülkelerde yaşayan insanlardan üstün tutmasıdır. Örnek olarak düne kadar Güney Afrika Cumhuriyeti'nde zencilerin köle olarak kullanılmasını gösterebiliriz. Bu yüzden, bir savaş sırasında ellerine geçirdikleri topraklarda yaşayan insanları da toprağın bir parçası sayarak, onları toprakla beraber kendi malları edinmeleri bir gelenek halini almıştır.

Dikkat edilirse kölelik daima zengin toplumlarda ortaya çıkmıştır. Bir aile, maddi durumu bakımından, kendi fertlerinden başka bir, ya da birkaç kişiyi daha besleyecek hale gelince ilk duyduğu ihtiyaç ağır işleri yükleyeceği köleler almak oluyordu. Köleliğin yerleşmesi de toplumların maddi imkânları bakımından yükselmesini, kölelerin çalıştırılabileceği büyük yatırımların yapılabilmesini sağlıyordu.

Tarihte, toplumsal şartları bu seviyeyi bulmuş olan ülkelerin başında Babil ve Mısır Krallıkları gelir. Fakat köleliğin bu ülkelerdeki durumu hakkında kesin ve yeterli bir bilgi edinmek pek mümkün olamamıştır.

Tarihsel süreçte kölelik her ne kadar kaldırılmış gibi görünse de, hala devam etmektedir. Devam eden köleliğe modern kölelik denilmekle birlikte, eskiden fazla bir farkı yoktur. Özellikle günümüz Türkiye’sinde açıkça kölelik devam etmektedir.

Şimdi de ülkemizdeki kölelik düzenine bir gözatalım.

167 ülkede gerçekleştirilen araştırmaya göre dünyada milyonlarca köle yaşıyor. Türkiye ise en çok modern kölenin bulunduğu 14’üncü ülke...

Avustralya merkezli insan hakları örgütü Walk Free Vakfı, 2016 Küresel Kölelik Endeksi'ni açıkladı. Vakfın 167 ülkede gerçekleştirdiği araştırmaya göre, modern kölelik statüsünde yaşayan 45.8 milyon insan bulunuyor.

18.3 milyon insanın modern köle olarak yaşadığı Hindistan endekste ilk sırada bulunurken, Türkiye 480 bin köle nüfusuyla endekste 14'üncü sırada yer aldı.

Vakfın araştırmasında modern kölelik tespiti için farklı yöntemler uygulanmış. 24 kriter üzerinden yapılan değerlendirmede, sivil ve politik korumalar, sosyal ve ekonomik haklar, bireysel güvenlik ve mülteci yaşamları ele alınmış. İnsanların zorla çalıştırılmaları, fuhuşa sürüklenmeleri, yemek yeme ve içme hakları ile borçlandırılmaları değerlendirilmiş.

Küresel Kölelik Endeksi'nde ülkelerin köle nüfuslarının toplam nüfusa oranı listesinde ilk sırada Kuzey Kore bulunuyormuş. 25.1 milyon nüfusa sahip Kuzey Kore'de nüfusun yaklaşık yüzde 4.4'ü (1.1 milyon) köle olarak yaşıyormuş. Kuzey Kore'yi yüzde 4 ile Özbekistan, yüzde 1.6 ile Kamboçya, yüzde 1.4 ile Hindistan ve yüzde 1.3 ile Katar takip ediyormuş. Türkiye yüzde 0.6 köle oranı ile endekste yine üst sıralarda kendisine yer bulmuş.

Endekste, Kuzey Kore'de devlete bağlı çalışma kamplarında insanların zorla çalıştırıldığı, Kuzey Koreli kadınların başta Çin olmak üzere çevre ülkelerde zorla evlendirildiği ve ticari cinsel sömürü aracı haline geldiği belirtiliyor.

Özbekistan'ın dünyanın en büyük 6'ncı büyük pamuk üreticisi olduğunun ifade edildiği endekste, vatandaşların hasat zamanında zorla pamuk tarlalarında çalıştırıldığı kaydediliyor.

Asya ülkelerinin modern kölelik sayılarının üst sıralarda olduğuna dikkat çekilen endekste, bu ülkelerdeki ucuz işçilikle Batı Avrupa'ya, Japonya'ya, Kuzey Amerika'ya ve Avustralya'ya üretim yapıldığı vurgulanıyor.

Endekste yer alan Afganistan, Irak, Libya, Somali, Suriye ve Yemen'den ise ülke içerisindeki karışıklıklar nedeniyle sağlıklı veri alınamadığı ayrıca belirtiliyor.

Küresel Kölelik Endeksi'nde en az köle sayısı ve oranı Lüksemburg'da kaydedilmiş. Yüzde 0.018 köle oranına sahip Lüksemburg'da toplam köle sayısı ise 100 kişi ile sınırlı kalmış.  

Modern köle sayısının en az olduğu ülkelerin sosyal ve ekonomik hakların en gelişmiş olduğu Avrupa ülkeleri olması dikkat çekiyor. Lüksemburg'dan sonra en az kölenin bulunduğu ülkeler sırasıyla ABD, Almanya, Fransa, İngiltere, İspanya, Kanada, Avustralya, Belçika, İsveç, Avusturya, İsviçre, Danimarka, Norveç, İrlanda ve Yeni Zelanda olarak sıralanıyor.

Gördüğünüz gibi günümüzde kölelik hala devam ediyor ve köle kullanıcıları, variyetlerinin üzerine biraz daha koyup, öbür dünyaya heybeleri dolu gidiyorlar!

 

 

 

 
Toplam blog
: 3842
: 3093
Kayıt tarihi
: 23.03.08
 
 

Antalya'da 1956 yılında doğdum. Emekliyim, Üniversite mezunuyum. Evliyim, bir oğlum var Mimar. Gü..