- Kategori
- Kültür - Sanat
Güzel insanlar güzel atlara binip gittiler
GÜZEL İNSANLAR GÜZEL ATLARA BİNİP GİTTİLER
(Bu bir şiir değildir)
Onlar beddua etmezlerdi, af dilerlerdi diğerleri için…
Saldırmazlardı, dua ederlerdi…
Onlar babaydı, anneydi, evlat idiler, komşu, öğretmen, dost, sırdaş, yardımcı…
Efendi olmadılar, efendim demediler…
El etek öpmediler, hor-hakir görmediler..
Ürettiler…
Dağıttılar..
Öğrettiler..
Çoğalttılar..
Çok düşünüp çok hissettiler..
Az uyuyup az konuştular…
Çekmediler, çekiştirmediler..
Yaşamadılar, yaşattılar..
Eğilmediler, bükülmediler…
Ezildiler, üzüldüler..
Hüznü onlar keşfetti, dostu onlar destanlaştırdı…
Temizdiler, saftılar…
Alpdiler, erendiler..
Yar idiler, yaren idiler…
Can idiler, canan idiler..
Gizemdiler, sır idiler..
Sırrın keşfinde can’ı arayanlardı onlar..
Gönül eriydiler..
Gönül dostlarıydılar..
Yalan nedir bilmezlerdi..
Tembellik bilmezlerdi..
Güneş doğmadı üzerlerine hiç…
Güneş batarken uyanıktılar hep…
Sabır doluydular..
Şükürlüydüler..
Dualıydı ağızları hep..
Tertemizdi kalpleri..
Tertemizdi evleri..
Tertemizdi üzerleri…
….
Onlar bir gün..Güzel atlara binip uçmağa vardılar…
O gün bu gündür atla it karıştı birbirine..
Akla kara…
Çağdaşla gerici…
Aydınla karanlık…
Derinle sığ..
Domuz ve kurt…
…
Onlar bir gün geri dönecekler..
Son akşam vaktinden önce, son kez gitmek üzere..
Tarihin yazdığı olarak ama,
Tarihi yazmak için bu kez…
Duyuyor musunuz?
Sesini atların…