- Kategori
- Haber
Hala sineğe kelebek, uçuşuna dans diyoruz...

Bir gün için değer mi(?)
Haber malum;
"Kelebeklerin muhteşem dansı..."
Veya benzer bir başlık.
Bu haber her yayın organında her yıl tekrarlanır.
Üstelik bu haber için yeni çekime de gerek yoktur.
Çünkü haber konusu kelebek aynıdır, dans aynıdır, mekan da aynıdır.
Bas bas yayımla, döndür döndür yayınla türünden.
Yani bedava haberdir, kısaca bedavadan haberdir...
Bu bedava haberin içindeki aslında bir de acı gerçek vardır.
Vardır görmezden gelinir, vardır ne hikmetse işlenmez...
Gelelim konunun ortasına:
Haber kahramanı şimdiye kadar hep kelebek olarak biliniyordu ya meğerse öyle değilmiş...
Ne miymiş?
Her yıl belli dönemde ortaya çıkan ve havada uçuşarak ilginç görüntüler oluşturan bu kanatlılar incelenmiş ve kamuoyunca bilinenin aksine bu kanatlıların kelebek olmadığı belirlenmiş.
İşte o kar görüntüsünü yaratan ve yıllarca kelebek dediğimiz canlıların sırrı:
Sakarya Üniversitesi, Sakarya Köprüsü ve Adapazarı sokaklarını kaplayan milyonlarca kanatlının kelebek değil, iki yıl içinde erginleşerek sudan çıkan ancak bir gün yaşayabilen 'bir gün sinekleri' olduğunu açıklamış, bu olay görüntülere de erginlerin 'çiftleşme töreni' demiş.
SAÜ ayrıca; kelebeklerin tırtıldan dönüştüğünü hatırlatarak, "milyonlarca tırtılın istilası durumunda büyük katliam olurdu ve çevrede söğüt, kavak, meşe ve fındık gibi herhangi bir tarım bitkisi yetiştirmek imkansızlaşırdı" değerlendirmesinde de bulunmuş.
SAÜ, 'Bir gün sinekleri'nin larva döneminde sudaki balıkların en önemli besin kaynağı olduğunun, son yıllarda artan kirlilik nedeniyle, bölgedeki balık popülasyonunun azaldığının, su içinde sineklerle beslenecek fazla canlı kalmadığının..." diyerek gerçek tehlikenin altını da çizmiş...
Yani kelebekler her yıl orada toplanıp dans etmiyor, 'burada ki tehlikenin farkında mısınız?' diyormuş.
"Ben bunu anladım..."
Bırakın balığı içerisinde hiçbir canlılın yaşayamadığı koskoca nehiri kirlettiğimizi sinekler, böcekler anladı bizler anlayamadık.
Hala sineğe kelebek, uçuşuna dans demenin, uğruna turlar, geziler düzenlemenin peşinde koşuyoruz.
Biz nasıl bir toplum olmuşuz?
"İşte bunu anlayamadım..."