Hamilelik Psikolojisi – Eş ve Aile ilişkisi – Bir Hamile ne ister?

Evliliğinizde büyük bir değişim yaratacak olan bu güzel haber beraberinde bir takım endişeleri de aklınıza getirebiliyor. Bu endişelerin varlığını başlangıçta normal bir süreç olarak kabul ediyoruz. İlk kez yaşamanız, nasıl olacağını, neler yapmanız gerektiğini tam olarak bilememeniz ve büyük sorumluluk gerektiren bu durum sizdeki endişelerin kaynağını oluşturur. Bu endişelerin varlığı sağlıklı bir hamilelik süreci için ne zaman tehlike olmaya başlar sorusunun cevabı : bu endişelerin düzeyinin arttığı zamanlardır.

Yaşanan endişeler; anne adayının günlük yaşamını olumsuz etkilemeye, eşi ve çevresi ile iletişiminin bozulmasına neden olmaya başlamışsa, duygudurumun kötüye gittiği ( kişinin zamanla mutsuzlaştığı ) veya bu mutsuzluğun uzun sürdüğü, endişe yaratan düşüncelerin sıklaştığı, bazen uyku düzeni ve iştahın bozulduğu durumlarla sıklıkla karşılaşılıyorsa bir tehlike olarak algılanmalı ve kısa zamanda ortadan kaldırmak için gerekli çaba gösterilmelidir. Bu süreçte anne adayına destek olacak ve onu rahatlatacak ilk kişi güvendiği doktorudur . Eşin ve yakın çevrenin desteği de tüm hamilelik süreci boyunca devam etmelidir.

Hem şişen vücudun yaşam kalitesini çok zorlaması hem de artan hormonların verdiği duygu dalgalanmalarından dolayı zorlu ve sıkıntılı bir süreç hamilelik. Bırakın eşinizin sizi anlamasını, daha önce hamilelik yaşamamış arkadaşlarınız bile ne durumda olduğunuzu anlamayacaktır. O nedenle bir hamile ne ister’i yazma ihtiyacı duydum. Bakalım siz de benimle aynı fikirde olacak mısınız.

Bir hamile önünde onu bekleyen zorlu sürecin farkındadır ve bu zorlu yolda yanlız olmadığını, ne olursa olsun hep yanınızda olacağınızı hissetmek ister.

Hamilelik süresince alınan kilolarla değişen vücudu onu endişeye düşürür. Ve ne olursa olsun onu her haliyle seveceğinizi bilmek ister.

Gün geçtikçe şişerek patlayacakmış gibi bir hal alan göbeği ile dalga geçmenizi değil, kendinizi onun yerine koyarak günlük hayatını ne kadar zor idame ettirdiğini anlamanızı ve yardımcı olmanızı ister.

Hem yaşadığı yorgunluk, halsizlik hissi hem de mide bulantıları yüzünden ev işleri ve yemek yapma zorunluluğu işkenceye döner. Bu hassas dönemde ona baskı yapmak yerine o talep etmeden sizin yardım etmenizi bekler.

Hormonel dalgalanmalar onda sinir, asabiyet ya da mutsuzluk, yanlızlık hissi yaratabilir. Daha fazla ilgi ve  şefkate ihtiyacı vardır.

Bebek bakımı ve bebeğin geleceği hakkında kaygı duyar. Her koşulda ona destek olacağınızı bilmek ister.

Annesini daha çok anlar ve bu süreçte annesine daha çok ihtiyaç duyar. Sizin sevginizle annesi çok farklıdır. Mümkün olduğunca aile desteği almak ister.

Aşermek psikolojik değil gerçekten fizyolojik bir ihtiyaç ve eğer giderilmezse hamile kişi buna içerlenebilir, kafayı takabilir. Bu nedenle bu tatlı ihtiyaçları eziyet olarak algılanmadan zevkle gidermenizi ister

Muhtemelen gaz problemi yaşayacaktır. Bununla mümkün olduğunca dalga geçilmesini istemez. İnanın isteyerek yapmıyor, bu bebeğinizin eseri...

Hamileliğin zor dönemlerinde ağır işler yapamaz bunu anlamanız gerekir. Naz yapmıyor, bu nedenle ya sizin destek olmanızı ya da destek olacak birilerini ayarlamanızı bekler.

Kilo ve bebeğe zarar verir endişesi ile her yaptığına her yediğine müdahale edilsin istemez, özellikle kilo muhabbetlerine çok içerleyebilir. Kibarca uyarmayı deneyin ama sürekli hale getirmeyin. Unutmayın bebeğinin sağlığını kimse ondan daha fazla düşünemez.

Sürekli olarak aman sen hamilesin oraya gitme, bunu yapma, yorulma, yat diye pipiriklenmeleriniz onu bunaltır. O hamile, hasta değil karantinaya alınması gerekmez. Aksine açık havaya çıkmak ve gezmek onu daha rahatlatacaktır.

Bebek geldikten sonra pek fırsat olmayacağı için son zamanları daha romantik takılmak ister. Bu dönemdeki önemli günleri sakın atlamayın.

Mağazada gördüğü bütün bebek ürünlerini almak ister. Buna izin vermeyin tabii ama kibarca uyarın, kavgaya ya da dırdıra lüzum yok. Bebeği için heyecanlanması en doğal hakkı.

Bu dönemde her zamankinden daha fazla özel hissetmek ister. Unutmayın size bir evlat veriyor ve bunun için sayısız eziyetler çekiyor. Ona özel hissettirin, sürprizler yapın, küçük de olsa hediyeler alın...

Değişen vucudundan dolayı özgüveni yerlebir, hormonlardan dolayı kıskançlık kat sayısı oldukça yüksektir. Onu kıskandıracak durumlardan mümkün olduğunca kaçının.

Yaşadığı sıkıntılar ve hormon dengesinden dolayı sinirli ve agresif olabilir. Bu dönem sizden daha çok anlayış bekler. Saçma sapan şeylere bile takılabilir, alttan almaya çalışın...

Heyecanının paylaşılmasını ister. Bebek hazırlıklarına mümkün olduğunca müdahil olarak ona destek olun ve en az onun kadar heyecanla beklediğinizi hissettirin. Ama kararlarına asla karışmayın...

Bebeği yaptıktan sonra kenara çekilenlerden olmayın. Bebek bakımı konusunda araştırmacı olun ve öğrendiklerinizi eşinizle paylaşın. İlginiz onu mutlu edecektir.

Huzur ve güven hem eşinizin hem de bebeğinizin en büyük ihtiyacı. Evde gerginlik yaratacak durumlardan uzak durun ve mümkün olduğunca çok kucaklayın eşinizi. Ve her gece yatmadan önce mutlaka bebeğinizi sevin, onunla konuşun... Göreceksiniz, bir süre sonra o da sevildiğini anlayarak size tepkiler verecek.

Son olarak eşinizi dinlemeyi bilin. Gergin ve mutsuz görünüyorsa sebebin ne olduğunu en iyi kendisi ifade edebilir. Problemleri büyütmeden konuşmayı deneyin.  Unutmayın eşiniz bunları dile getirmeden zaten sizin onu anlayıp bu şekilde davranmanızı bekleyecektir. Ve eğer bunları yapmıyorsanız da içine kapanacaktır.

Büyük ihtimalle bu yazıya ulaşan hamileler size mail attacaklardır. Biliyoruz sizin beyniniz farklı çalışıyor bu nedenle onu anlayabilmek için göz ardı etmeden okuyup onu empati kurmaya çalışın. İnanın ne hissettiği hakkında en ufak bir fikriniz yok!