Hamilelik süresinde durum ve davranışlar...

Ömer Tuğrul İnançer...

 

Kendisini, Mevlana törenlerinden tanıyorum. Onun ötesinde "Kimdir" diye baktığımızda, hukukçu olduğunu ve ayrıca Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Tarihi Türk Müziği Topluluğu'nda görev yaptığını biliyoruz.Ayrıca TRT için yapmış olduğu dini sohbet programları vardır.

 

Yani...

 

Sözü sohbeti dinlenir kişiliği ile biliyoruz.

 

Ancak...

 

TRT kanalında katıldığı iftar programında; "Hamileliği davul çalarak ilan etmek bizim terbiyemize aykırıdır. Böyle karınla sokakta gezilmez. Her şeyden önce estetik değildir. 7-8 aydan sonra anne adayı biraz hava almak için beyinin otomobiline biner, biraz dolaşır. Sonra akşam üstü çıkarlar... Şimdi ise maşallah, kanatlısı kanatsızı televizyonlarda uçuşuyor. Ayıptır ayıp. Bunun adı realizm değildir. Bunun adı terbiyesizliktir" demesi, kendisine bugüne kadar verilen değerleri süpürdü götürdü seviyesine erişti...

 

Aslına bakarsanız, Ömer Tuğrul İnançer'in söylemini ben çok yadırgamadım. Klasik "Bağnaz" bir tutum.

 

Böyle bir fikir beyan edip, tutum sergilerken, "Hukukçu" kimliğini bir tarafa bırakıp, katı ve nereye dayandığı belli olmayan "Dinsel dayatmayı" öne çıkarmasına da şaşırmadım doğrusu.

 

Sadece Kuran'dan bir ayet vermek istiyorum...

 

Araf Suresi 189. ayet: "O, o zattır ki sizi bir tek nefisten yarattı, eşini de ondan yarattı ki gönlü buna ısınsın. Onun için eşine yaklaşınca o hafif bir yükle hamile kaldı, bir müddet böyle geçti, derken yükü ağırlaştı. O vakit ikisi birden kendilerini yetiştiren Allah'a şöyle dua ettiler: "Bize salih yaraşıklı bir çocuk ihsan edersen, yemin ederiz ki, kesinlikle şükreden kullarından oluruz!"

 

Ayeti lütfen dikkatlice okuyup düşünün...

 

Sözünün sonundaki "... kanatlısı kanatsızı televizyonlarda uçuşuyor..." sözü de ilginç...

 

İslam anlayışında, düşüncesinde ve uygulamasında, insanların sağlı çok önemlidir. Hatta insanlar sağlıklarına o kadar çok özen göstermelidirler ki, Yüce Allah'ın kendilerine bahşettiği, emanet ettiği vücutlarının da sağlıklı olmasından sorumludurlar.

 

O televizyonlardaki "... kanatlısı kanatsızı..." uçuşanlar da kadınların sağlıklı olmaları bakımından son derce önemlidir. Eskiyi, "Enfeksiyon" gerçeği ile düşünürseniz elbette...

 

Sonuç olarak böyle bir kişinin, olayı taşıdığı boyutu onaylamak, kabul etmek mümkün değildir. Bazen insanların basireti bağlanır ya, Bay İnançer'in de bu programda basireti bağlanmış olsa gerek ki, kişisel düşüncelerini, uygun olmayan lisan ve üslup içinde ifade etmişler.

 

Umarım daha bir açıklık getirerek ve özür dileyerek bir düzeltme yapar.

 

26 TEMMUZ 2013

İBRAHİM PEKBAY